75. Bölüm

11.7K 793 89
                                    

Yeni bölüm geldi.

Bölüm düzenlendi.

♟️♟️♟️

Nikahımızın üzerinden on gün geçmiş, ve tabiri caizse deli gibi hem görevlere hem de düğün telaşına koşturmuştuk.

Düğün Ankara'da olacağı için herhangi bir zorluk bize kalmamış, Alp'in ve benim ailem orada her şeyi hazırlamıştı.

Hal böyle olunca bize sadece gelinlik ve damatlık seçmek kalmıştı. Ama öyleyken bile canımız çıkmıştı.

Nikahimda balık elbise giymemin yani sıra düğünümde prenses model zarif bir gelinlik istemiş, salonda olacağını bildiğim için kuyruksuz bir gelinlik tercih etmiştim.

Sonuçta bilmem kaç tane askerin içinde oynayacaktım ve bu beni elbette yoracaktı. Her basanın arkasından kuyruk çekmek istemezdim.

Bu gün o büyük gündü. Dün gece kolaylık olsun diye helikopterle Ankara askeriyesine babam sayesinde sevk edilmiş, ordan da karşılanıp evlere bırakılmıştık.

Bu günde öğleden sonra Alp'ler gelin almaya gelecek, ardından da konvoyla şehrin biraz dışında kalan büyük bir salonda düğün yapacaktık.

Düğüne Genelkurmay'dan misafirlerin olacağını ve üst düzey koruma önlemleri alınıp neredeyse yirmi metrede bir keskin nişancı yerleştireceklerini bu yüzden rahat bir ortam seçildiğini öğrenmiştim.

Benim için her türlü hava hoştu.

Aslında düğün olmasa bile olurdu, fakat Alp ve annemler çok istiyordu ve ben bu hakkı onlardan alamazdım.

Sabah erkenden kalktım dersem yalan olurdu.

Annem dün gece o kadar çok uyuman için, rahat bir uyku için diyerek bir şeyler içirmişti ki, bu kadar uyku anca içtiğim bir sürahi papatya çayından olurdu.

Öğleye doğru uykudan uyanmış, birkaç lokma bir şeyler atıştırıp önce önemli akrabalarımla tanışmış, sonra Atalan timi sayesinde akraba denilen gereksiz topluluktan kurtulup abimin odasına çıkartılmış ve kuaförün orada beni hazır beklemesinin ardından güzelce hazırlanmıştım.

Bana yapacak pek iş kalmayınca kendimi pek gelin gibi hissettiğim söylenemezdi.

Gerçi gelin olmaktan pek bir şey bildiğim de yoktu ya.

Önümde birkaç bukle bırakılarak yapılan topuzun ardından altın renkli simli bir makyaj yapılmış, ardından gelinliğimi kızlar giymeme yardım etmiş ve tacım takılıp duvakta topuzun altından sabitlenmişti.

Benim hazır olmamın ardından annem odaya gelmiş ve beni görmüş, ardından dayanamayıp ağlamaya başlamıştı.

Kısa sürede herkes bizi yanlız bırakmış, annem de beni abimin yatağının üzerine oturtup kendi de yanıma oturup elimi tutmuştu.

"Bizi kabul edip bana bu duyguları yaşattığın için sana minnettarım güzel kızım. Sana ne desem ne yapsam boş. Biliyorum birçok şeye geç kaldık, yarım kaldın yada yarım kaldık. Ama geçmişi unutup yeni ve bembeyaz bir sayfa açamaz mıyız annecim? Bize bir şans verdiğinin farkındayım, ama hakkını da helal et olur mu güzel kızım?."dedi annem ve elimin üzerini öptü.

Ardından bende annemin eline uzanıp elini öptüm ve ona döndüm.

"Ben size hakkımı helal ettim, sizde bana helal edin."dedim gülümseyerek.

"Helal annecim, helal güzel kızım, helal."dedi annem bana sarılıp ve omzuma bir öpücük kondurup geriye çekildi.

"Yatağı sim ettik, abin bizi oyacak."dedi annem gözlerini silip ve kahkaha attı.

ATALAN TİMİ (TAMAMLANDI)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin