Helooo
Yeni bölüm ile geldim ..
Bölüm sonu buluşalım..
Haydi bölüme
Bazı anlarda bizlere sorulan sorular vardır ve o soru sorulduğunda bir cevap beklenir . Ama verecek cevap olur mu bilinmez .
Çünkü cevap bazen kendimizden utanmamıza neden olur ? Geçmişimizeden, çocukluğumuzdan bizim kendi benliğimiziden utanmanıza neden olur . Peki biz utanmalıyız ?
Ben şu durumda aile demeye bin şahit isteyen anne ve baba olacak vasıfsızlardan utanıyordum. Suçum olmadığı halde , bunların hiçbirini benim istemediğim halde utanıyorum .
Ortamda halen sessizlik sürerken bu sessizliği bozan minik Barış oldu . Boynumda bıçak izi olan yere minik parmaklarını değdirip " uff olmuş " dedi .
Biz insanlar ne kadar kötüysek çocuklar ise o kadar masumdu işte . Yüzümde samimi olduğunu düşündüğüm gülümseme ile bakıp " evet uf oldu ama geçti " dedi.
Ama geçmedi . Diger yaralar gibi onun acısıda geçmedi . Diger yaralarım gibi onuda unutmadım , unutamadım . Minik barısın eli hâlâ o yaranın üzerindeydi .
Yara izini o minik parmakları ile nazikçe dokunuyordu. Deniz hanımın sesi ile deniz hanıma baktım " kızım peki o yara izi ?" Dedi . Sonlara doğru kısılan sesi ile ne demek istediğini anlamıştım.
" hayır o iz iş kazasında oldu." Dedim . Ortamda kutayın heyecanlı sesi yankılandı ardından. " Asena apla senin en sevdiğin renk ne ? Apla demem de sorun yok değil mi ? Istemezsen demem " dedi .
Sona doğru kısılan sesi ile allahım bu aile de neden sona doğru kısılıyor anlamadım . Kutaya dönüp " en sevdiğim renk değil renkler nude tonları çok severim . Onun dışında haki yeşil , mavi , kırmızı ve beyazı severim üstelik saygı ve sevgi hassas noktam eger benden küçüksenapla demen daha dogru olur "dedim .
Kutay ilk başta kocam gülümsedi tam birşey diyecekken bu sefer soruyu soran Uraz oldu " fobilerin neler ?" Dedi . Aslında şimdi dağda it öldürmek diyeceksin ama korkarlar işte .
Uraza dönüp konuştum " voleybol ve futbol oynamak , resim çizmek , kitab okumak , yazı yazmak , müzik dinlemek ve yakın dövüş " dedim .
Bu sefer ki soru da deniz hanımdan geldi " sevgilin var mı kızım ?" Dedi . Ortamda derin bir sessizlik oldu bozkurt erkekleri bir kasıldı bu açıkça belliydi deniz hanıma dönüp konuştum " hayır yok , aşka da inanmıyorum ben çünkü aşk geçici bir hevestir bir anlık olur . Ama o bir anlık heves belki sana dünyanın en büyük acısını hisettir ." Dedim ...
Yemek boyu sürekli sorular sormuşlardı . Meslegimi bir ara sormuşlardı ama sonradan bu seferde masal sayesinde soruyu unutmuşlardı.
Yemekten sonra oturma odasına geçtik . Çay içerken kapı çaldı deniz hanım kapıya bakmaya gitti . Kutay bana dönüp konuştu " apla birgün futbol oynayalım mı birlikte ?"
O kadar masum sormuştu ki bu soruyu Altan bana yavru kedi bakışı atarken hafif bir tebessüm edip kabul ettim . O sırada içeri yaşlı bir çift ve yanlarında benden tahmini bir iki yaş büyük bir adam geldi .
Onlar koltuğa yerlesince deniz hanım bizi tanıştırdı. Kadının adı neşe'ymis adamın adı ise buğra evlilermiş . Iki çocukları varmış biri kız biri erkek kız istanbulda tıp okuyormuş .
Çocuğun ise mesleğini söylemediler. Biraz oturduktan sonra müsade isteyip kalktım . İzlenimlerim iyiyi gösteriyordu .
Ama her seferde yanıldığım gibi o zaman yine yanılmıştım.
Kutaydan
Bazen insanlar çok büyük ve imkansız şeyler istemez . Yapılması o kadar kolay isteklerdir ki bu ama yapılmaz ya da yapamaz .
Ben de bu isteklerden birini istemiştim . Yapılması zor degildi hele imkansız hiç degildi . Ben hep bir aplam olsun bana apla sıcaklığını hisettirsin . Bazen saç baş birlikte kavga edelim .
Sonra hiç birşey olmamış gibi yine yan yana oturup gülelim, eğlenelim derdim . Pınar vardı evet ama bana hiç bir zaman kardeş gözü ile bakmadı ki .
Hep beni ezdi yok saydı . Sonra bir öğreniyorum meğer pınar benim öz ablam değilmiş . Ben bu yaşıma kadar boşuna apla sıcaklığını aramışım.
Sonra Asena apla geldi . Öz aplam daha yeni de tanışsak kanım hemen ısındı. Vücudundaki yaralar çocukluğumdan ve iş kazasından kalma yaralar dedi . Bu kadar çok iş kazasımı geçirdi .
Cocuklugumdan diyince o aileyi öldürmek istedim . Biz burada pınara tek bir kere bile vurmamışken onlar neler çeltirmişlerdi kim bilir ?
O kahve gözlerinde yorgunluk vardı Asena aplamın . Kollarında kolay kolay oluşmayacak kesik ve yanık izleri ve boynu boynunda da kesik izi . Nasıl bir meslekteydi ki nasıl bir işte çalışıyordu ?
Evet bölüm sonu
Biliyorum uzunbir süre yoktum ama okul kurslarına gidiyordum ve bu yüzden halamgilde kalıyordum . Orada da tablet telefon ve televizyon yasak sürekli ders çalışacaksın.
Bu yüzden bir süre ayrı kaldık . Ama geri geldim .
Umarım bölümü begenmişsinizdir .
Sonraki bölümde görüşürüz
Selametle Hazal sansar
ŞİMDİ OKUDUĞUN
ASENA | GERÇEK AİLEM
ChickLitAsena dişi kurt demek . Bağımsız , güçlü ve lider olan demek . Peki Asena kızılarslan ? O masumulara göre bir kurtarıcı her türlü askerin gibi . Düşmanın ise korkusundan titrettiği kadın bir asker . Geçmişini karanlık aşka inanmayan bir kadın Asena...