54
Saat 3 dü ve ben hala uyuyamamıştım, midem bulanıyordu ama hastalıktan ya da yediğim bir şeyin dokunmasından değildi düşüncelerim midemi bulandırıyordu. Kusmak istiyordum, midemdeki her şeyi çıkarmak istiyordum temizlenmek istiyordum. Beynimdeki düşüncelerden kurtulmak istiyordum uyumak istiyordum en azından. Belki böyle şekilde atlatabilirim bu akşamı ama hayır yapamıyorum.
O an aklıma geldikçe nefesim daralıyordu, her şeyim dediğim adam meğersem hiç bir şeyimiş en çok ta bu yakıyordu canımı...
Gelen seslerle kaşlarım çatılırken gözlerimi açıp çıplak ayaklarla sesicve yürümeye başladım, ışıkları açmayıp duvarın kenarında durup kapıya baktığımda cam kapıda gördüğüm yüzle karnıma ağrılar girdi.
Beni bulmuştu.
"Mia!" Bağırışı bütün mahalleyi inletecek kadar yüksekti, gözlerimin içi yanarken gözlerimi tavana dikip yaşları geri itmeye çalıştım.
" aç kapıyı n'olur dinle beni." Dedi yalvaran bir ses tonuyla. Yüzünü dahi görmek istemiyordum canım yanıyorduno kadar çok yanıyordu ki en çok bu kadar yandığı için kalbimden nefret ediyordum.
" yok işte burada Baran! " Enes'in sesiyle kaşlarım çatıldı tekrar karanlıktan yararlanarak kafamı hafifce duvardan çıkardığımda Baran öfkeli gözlerle Enes'e döndü. Hala üzerindeki kırmızı ruj izli gömleği ile duruyordu.
" nerede?!"
" bundan sana ne onu götüreceğim çekil git şuradan." Dedi Enes sinirli bir sesle ,Baran'nın gözlerinin içini görmezsem bile şu an nasıl baktığımı tahmin ettim. Birden kapının önünden çekilen bedeni saniyeler içerisinde Enes'in dibinde biterken korkuyla bir adım attım ancak hemen geri gittim. Ona dokunmamıştı.
"Dua et Mia var yoksa seni öldürürdüm! "
"Aldatığın birisini fazla umursuyorsun." Dedi Enes ondan korkmayıp bir adım ona atarak, Baran'nın elleri yumruk şeklini alırken kendini sıktığı o kadar belliydi li anlındaki damar hiç olmadığı kadar belirginleşmişti.
" komutanım burada değil yarın sakin bir şekilde konuşun." Dedi Yankı, bir kaç adımda Baran'a yaklaşırken. Hemen arkasından Aslan görüş açıma girdiğinde elini Baran'ın göğsüne koyup onu Enes'ten uzaklaştırdı.
" bunu yaparsan seni o kadından dolayı değil Enes'e dokunduğunda dolayı affetmez sakin ol."
" kontrolü bana öğretme amber." Dedi Baran göğsündeki elleri iterken gözleri mekana döndüğünde karanlığa rağmen gözleri bana döndü, beni nasıl gördüğünü anlamazken çatılan kaşları düzeldi kapıya hızlıca yaklaşıp vurdu.
" Mia beni dinle güzelim lütfen hiç bir şey sandığın gibi değil." Dedi, benden habersiz gözümden bir damla aktı, hızlıca onu silip onlara doğru bir adım attım.
Gözlerimin içine baka baka kadın onu öpmüştü ,o da itmemişti bu mu sandığım gibi değildi?
"Ben seni aldatır mıyım hiç bir vatanıma bir sana ihanet etmem Mia beni dinle." Dedi gözlerine bakmadım, bakarsam çünkü inanırdım aptal olmak istemiyordum. Kapının üstündeki anahtarı çevirip demir kapıyı açtım hemen ardından cam kapıyı açtığımda bana doğru bir adım atmıştı ki havaya kaldırdığım elimle durdu.
" Mia yalvarırım böyle yapma." Dedi Sesi ağlama isteğimi artırmaktan başka bir şey yapmıyordu Enes 'e baktığımda geri çekildim. Enes ne dediğimi anlayıp içeri girerken gözlerim hala Baran'ın üstündeydi.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Komutanım =texting=
Teen FictionTAMAMLANDI Ben : ilk olarak merhabalar efendim nasılsınız iyi misiniz ? Sağlığınız, sıhatiniz yerinde mi ? Benim yerimde vallaha sormanıza hiç ama hiç gerek yok . Ne kadar sıhhat ne bilmesem de . Öküz : kimsiniz ? Ben: o kadar şey söyledim insan bi...