Bölümdeki şarkı .
65
Elimdeki poşetler en hafifleri olmasına rağmen çok ağırdı benim için ama yine de bir saat sonra olacak şey sayesinde o kadar mutluydum ki buna değeceğine emindim.
" yenge bir şey soracağım?" Dedi Ateş, kafamı ona çevirdiğimde Baran elindeki dört poşetle birden bana doğru yürüyordu.
" sor."
"Biz neden bu kadar abur cunur aldık Allah aşkına ne gerek var kim yiyecek bu kadarını hayvan mı besliyoruz biz ya?" Dedi dehşetle elindekileri arabanın bagajına koyarken Baran yanımıza gelmişti.
" hayvanlar çikolata mı yiyor yarasa?"
"Çok ayıp yenge onların ne eksiği var bak mesele bir maymunun yapabildiği her şeyi keskin yapıyor fark var mı göremiyorum." Dedi omuz silkerken, Yankı diğer arabanın önde poşetin içinden aldığı çikolatayı ıskalamadan Ateş'in kafasına fırlatığında Ateş kızmak yerine gülümsedi "hatta inanamyacaksın ama maymun daha da zeki olabilir." Dedi bak dercesine kafasını salarken göz devirip elimdeki poşetleri ona bıraktım.
"Boş çene çalışıyorsun yarasa iş yap sus." Dedim arka kapıyı açarken.
" sende iyice Baran komutanıma benzedin ha! " Dedi yüzünü buruşturarak elindeki poşetlerle ona baktı Baran.
" kötü bir şey mi lan bu şerefsiz?!" Dedi birden sinirle gülüşüme engel olamazken Ateş boğazını temizledi.
" insan sevdiğine benzermiş komutanım ondan yani." Dedi vallahi masumum der gibi Baran kısa bir süre ters ters baksa da bir şey demeyip görmezden geldii. Kasası olan bir araba ödünç Almıştı birisinden eşyaları ona yerleştirip kilitledi.
" ne yapacağız şimdi bunları."
" ilk önce oyuncak alacağız." Dedim gözlerimle ilerideki büyük oyuncakcıyı işaret ederken.
" sence çok büyümedik mi bunun için?" Dedi Ateş gözlerini kısıp sır verir gibi, anlına vurdum hızlıca anlını tutup homurdandı.
"Belki beyin seviyende gelişme olur diye dedim yarasa sus!" Ters ters konuşurken oyuncakcıya girdim gözlerim etrafımda gezerken Baran yanıma bir araba alıp gelmişti. Bütün tim reyonlara dalarken aramızda tek eksik Gonca, Elmas ve Ada'ydı. Adanın bilmediğim gizli bir görevi vardı onun için çalışmaya gitmişti Gonca ve Elmas ise iş yerleri yüzünden müsait olamamıştı.
" bu nasıl?" Dedim elimdeki küçük ayıyı ona göstererek.
" güzel." Dedi Baran beni gülümseyerek izliyordu sabahtan beri ne yapsam dikkatla bakıp dinliyordu sabahtan beri bakışlarındaki şeyi anlamamıştım.
" bana neden öyle bakıyorsun?" Sonunda dayanamayarak, kafasını omuzuna yaslayıp bilmem der gibi dudak büzdü.
" ben seni hak edecek ne yaptım öğretmen?" Dedi merakla gülüşüme engel olamazken elimdeki ayıyı sepete bırakıp yanına gittim ellerini belime sarıp beni kendine yaklaştırdığında düşünüyormuş gibi tavana bakıp ona döndüm.
" bilemiyorum üsteğmenim." Dedim burnumun ucunu öptüğünde gülümsedim.
"Kalbini seviyorum senin kadın." Dedi tekrar .
"Yenge!" Yankı bağırarak biz yaklaştığında göz devirip ona döndüm, küçük bir motora binmiş uzun bacakları sığmadığı için iki ayağı havada bir şekilde arkasında onu iten Furkan'la bize doğru geliyordu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Komutanım =texting=
Teen FictionTAMAMLANDI Ben : ilk olarak merhabalar efendim nasılsınız iyi misiniz ? Sağlığınız, sıhatiniz yerinde mi ? Benim yerimde vallaha sormanıza hiç ama hiç gerek yok . Ne kadar sıhhat ne bilmesem de . Öküz : kimsiniz ? Ben: o kadar şey söyledim insan bi...