37.Bölüm "ZİFİRİ"

937 50 18
                                    

Hoşgeldiniz!

Sizleri özledik.

Zafir ve Almina için birer kalp
bırakmaya ne dersiniz?

Bu kalp onlardan sizlere geldi 🤍

Kalplerinizi,yorumlarınızı ve yıldızları
parlatmanızı bekliyoruz.

İyi okumalar canlarım.

***

"Pastamız geldi!" Asu'nun ayaklı masada sürüyerek getirdiği pasta Zafir ile aramızda durdu. Kenara bırakılan bıçağa ikimiz de aynı anda uzandık,benim tutmama izin verirken elini elimin üzerine koydu.

Utanç bir tebessüm ile gözlerine baktıktan hemen sonra gözlerimi pastaya çevirdim.

Onun gözleri tüm gece olduğu gibi yine üzerimdeydi.

"Ya durun bari bunda yapayım! Bırakın beni ah!" Ellerini başına vura vura oradan oraya koşturan Alp bu gecenin ana konularından olmuş gergin ortamı türlü şakaları ile şenlendirmişti. Nişan kurdelemiz kesilirken makas kesmiyor diye bağırmayı unuttuğu için ikide bir bir şeylerin kesmediğini söyleyip ansızın bağırıyor,herkesi korkutuyordu.

"Gel,Allah için gel;yap,sus." Diyen Kaan,Alp'i tutup bizim yanımıza çekti.

"Aa makas kesmiyormuş damat bey,tüh! Nasıl pasta yiyeceğiz şimdi?" Eğilmiş alttan alttan Zafir'e doğru imalı ve nazlı bir edayla bakıyordu.

"Ablacığım sen bizim taraftansın ya hani." Leyla ablanın sözüyle herkes yüzündeki gülüşü bastırmaya çalışırken yüzümüze flaşlar patlıyordu,elimde bıçak ve elimi tutan Zafir ile Alp'e bakıyorduk. Zafir o gerginliği üzerinden hâlâ atamamıştı bu yüzden Alp'e hep ters ters bakıyordu. Gerçi o da çok gülmüştü de... Karizmasını çizdirmeyelim şimdi çünkü bu gece oldukça yakışıklı ve karizmatikti.

"Yok, yanlışınız var hanımefendi. Ben gelinin erkek biraderiyim." Demiş hemen koşa koşa arkamızdan dolanıp benim yanımda bitmişti. Yüzümdeki tebessüm ile başımı ona doğru yatırdım ve gülümsedim.

"Yok bacanağısın,biraderi ne lan?!" Yanımdaki adamın sözleriyle kıkırdadım,annemler de gülüyordu.

"Ayıp oluyor ama damat bey,aile içinde hiç hoş değil. Kardeşim,yol yakınken gel vazgeç bu işten hem ben sana daha ne doktorlar ne mühendisler bulurum. Boşver sen bu beyefendiyi..." Bu sözleri havalı havalı söyledikten sonra üzerimize doğru eğildi ve fısıldar gibi yapıp devam etti. "Kibarlığımı örnek al,örnek!" Dediğinde yine herkes gülmüştü.

"E hadi kesin de yiyelim artık." Diyen Selin,hemileliğin etkisiyle de gözlerini pastadan alamıyordu.

"Kıyamam hemen keselim dur." Tam bıçağın ucunu pastaya değdirmişken...

"DURUN..!"

Alp o kadar yüksek sesle bağırdı ki herkes yerinden hopladı.

"Bu evlilik gerçekleşe-" durdu ve sağ elini kaldırıp alnına dokundu ve cümleleri toparladı.

"O burada değildi,heh! Bıçak kesmiyor biricik eniştem." Diyerek Zafir'e döndü.

"Ay Alp aklımı aldın, bırak çocuklar kessin pastayı!" Mihriban annem Alp'e kızınca iç çeken adama döndüm.

"Buyur kardeşim al bunu da sus artık." Dişlerini sıkıp konuşan Zafir,Alp'in cebine bir miktar para koydu.

Gözleri büyüyen ve ışıldayan Alp "Kuzen,vay be bu günleri de mi görecektim demek evleniyorsun he? Gelin de bu muydu,vallahi güzelmiş. Ee hadi pasta yemiyor muyuz?" Dedi ve geçip kendi yerine oturdu.

SAVRULAN KÜLLERHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin