Flashback....10 yıl önce.
Orman, yani Karanlık Geçit tam bir katliam alanına dönmüştü. Yerde bir sürü zycon cesetleri vardı, vampirler, kurtlar, büyücüler... Ve bunca kaosa sebep olan tek bir ırk vardı. Eirene.
Eirene ırkı sadece karanlığı temsil ederdi. Şu ana kadar asla yenilmemişlerdi çünkü sahip oldukları güç inanılmazdı. Boyutlar arasındaki en tehlikeli güç olan Kan Büyüsü, bu ırka mensup herkes için sıradandı. Bu ırkta vampir, insan, kurtadam ya da büyücü yoktu. Bu ırkın kendisi iblisti. Ama bu iblis farklı bir iblislikti. Kanlı Vadi'de yaşayan iblislerin aksine Eirene, kaosun vücut bulmuş haliydi ve Tanrı olarak bilinen Zeus bile onları yenecek bir potansiyele sahip değildi.
Eirene şeytanları, kan büyüsünü zevk için yapar olmuştu. Tıpkı bunca yıkıma neden oldukları gibi. Bu şeytanlar zevk için her şeyi yapıyordu. Amaçları ise çok daha güçlü olmak ve boyutların dengesini tam anlamıyla değiştirecek Litium Kristalini ele geçirmekti. Bu kristale kutsal büyücü enerjisiyle erişebilirlerdi. Bu yüzden her yerde, nesli tükense de, kutsal büyücüyü arıyorlardı. Çünkü biliyorlardı ki bir dünyalı, yüzyıllar önce nesli tükenen bu ırkın neslini devam ettirebilecekti.
O kişiyi arama çabalarına girmişlerdi ama ormanı birbirine katmakla kalmıştı. Kutsal büyücü yoktu ya da daha ortaya çıkmamıştı. Kendi aralarında konuşmaya başladılar.
"Son büyücüyü ne pahasına olursa olsun bulmamız gerek. Bunun için dünyayı birbirine mi katmalıyız, hemen. Ama o büyücüyü bulacağız.
"Vampirler bu konuda bilgilidir. Onları yakalayalın mı? Şu üçü hala hayatta."
Üçünden kastları Namjoon, Hoseok ve Jin idi. Onlar da bu savaşta bulmuştu kendilerini. Şeytanlar onları yaralamıştı ama yaraları iyileştiği için şu an sadece halsizlerdi.
"Dursun. Vampirleri peşimde gezdirmeyeceğim. Büyücü bulalım biz."
Bu sözler üzerine geri çekildiler ama çekilemediler. Çünkü arkalarında büyük bir kabile vardı. İblisler ve melekler, yani kutsal koruyucular ilk defa birlik olmuştu. Eirene şeytanları sadece 5 kişilerdi. Gelenler sadece kutsal koruyucular olsaydı, onları da ezip geçebilirlerdi. Ama işin içine iblisler de girmişti.
"Çekilin! Daha fazla katliam yapmak istemiyoruz!" dedi Eirene şeytanlarından biri.
"Asla! Bu geçit öldürdüğünüz onca yaratığın eviydi. Siz koca bir nesli yok ettiniz!"
"Hala nesil sürüyor koruyucu! Şimdi önümüzden çekilin ki tatsızlık çıkmasın!"
Eirene şeytanları pes edecek gibi değildi. Ama koruyucu ve iblisler de onlara izin verecek değildi. Harekete geçildi. İblislerin ani saldırı bir Eirene şeytanını yaraladı ve yere serdi. İşte bu büyük bir savaşın işaretiydi. Eirene şeytanları kan büyüsünü kullanıyordu ve güçlü bir koruma oluyordu. Fakat iblislerin birleşen güçleri, kan büyüklerinin her birini geldiği yere geri gönderiyordu. Böyle bir yere varılamayacaktı. Saldırı oldukça savunma oluyordu ve kazanan olmuyordu.
Koruyucular eski çağların uyutma ve mühürleme büyüsünü hep bir ağızdan söylerken, iblisler de Eirene şeytanlarıyla kıyasıya mücadele içindeydi. İblislerin sayısının fazla olması bir avantajdı aslında. Tabi kan büyüsünü kullanana Eirene şeytanları, 20'ye yakın iblisi yok etmişti. Koruyucular, yıllardır süren kıyasıya mücadeleden sonra Eirene şeytanlarının zayıflığını bulmayı başarmıştı. İblislerin ölümü asla boşa çıkmayacaktı. Koruyucular büyüyü bitirince, 8 Eirene şeytanından geriye kalan 4 Eirene şeytanı mühürlü bir boyuta hapsedilmişti.
Diğer 4 Eirene şeytanı ölmüştü ve iblisler, bu dördü bir daha dirilemesin diye tam anlamıyla yok olduklarından emin olmuşlardı. Boyuta mühürlenen Eirene şeytanları ise, o gün bugündür kurtulma planı yapıyordu.
......
Bu kurtulma planları işe yarıyordu ya da onlar öyle sanıyordu. Soyu tam anlamıyla tükenmişti bu Eirene şeytanlarının. Geriye kalan 4 Eirene şeytanı nesli devam ettirse de, hepsinin yok olması an meselesiydi. Kurtuluş planlarından birini gerçekleştirmişkerdi. Fakat plan istenilmeyen bir sonuç doğurunca, 1 Eirene şeytanı acıyla bağırarak yok olmuştu. Geriye 3 tane kalmıştı.
İspatı olmayan bu planlar 1 Eirene şeytanının daha yok olmasına neden olmuştu. Irktan sadece 2 kişi kalınca bir süreliğine pes etmişlerdi. Ama bu da kısa sürmüştü. Yıllar sonra, yani günümüzde, bir güç ansızın çıkagelmiş ve Eirene şeytanlarına kurtuluşu ümit etmişti. Bu kişinin amacı, kalan tüm şeytanları kurtarmak değildi. Sadece birini istiyordu ve o birini almak için kaç kişiyi öldürmesi gerektiği umurunda değildi.
Bilinmeyen güç, geriye kalan 2 Eirene şeytanından birini gözünü kırpmadan yok ettiğinde, hatta parçaladığında, amacına ulaşmıştı. Neslinin devam ettirebilecek tek kişi O'ydu ve o da ne gerekiyorsa yapmaya hazırdı...
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Vampire Mansion³ : İstila {BTS}
Vampire~~~~~ Neden kalbimdeki boşluk hissini kontrol edemiyordum. Önümde açılan kapı da neydi? Kendimi bir anda malikanede buldum. Diğerlerinin arasındaydım. Şu an Jimin ve Jin-kyong unnie'nin konuşmasını görüyor ve duyuyordum. 'Zorlama işte. İlk başta da...