~26~ Bela

81 13 101
                                    


~Taehyung~


Mutfaktaki ölü sürü üyesini görünce Min-gwon'un da burada olabileceğini düşünmüştüm. Ki zaten de buradaydı. Diğerlerinden ayrılıp arka bahçeye gittiğimde bahçe duvarına dayanarak yerde oturan bir Min-gwon gördüm.

"Min-gwon!" diye bağırdım ve yanına koştum. Eliyle karnını tutuyordu.

Hemen yanına çömeldim ve eline bastırdım.

"Neyin var? Burada ne oldu böyle? O senin sürünün bir üyesi miydi?!" dedim telaşla.

Nefes almakta zorluk çekerek soruma yanıt vermeye çalıştı.

"E-evet! O kadın...onu o, yaraladı."

"Kadın mı?!" dedim şaşkınca. Kimden bahsediyordu bu böyle?

"Kimden bahsediyorsun Min-gwon, ne kadını?!"

Şiddetle öldürdü. Onu iyileştirebilecek biri varsa o da Jimin'di. Konuşmaya çalışıyordu.

"Tae...sen...kadın..." derken yeniden öksürdü ve, "Tehlike..." dedi ve gözleri kapandı.

"Jimin-ah! Hemen buraya gelin! Jungkook!"

Telaşla onlara seslendim ve kısa bir süre sonra Jungkook'un telaşlı sesini duydum.

"Hyung sorun ne? Ne oluyor!?"

Korku ve telaş karışımı bir şekilde gözlerini kapatan Min-gwon'a bakıyordum. Ne olur, düşündüğüm şey olmasın.

"Jimin yardım et!" dedim dolu gözlerimle. Jimin hemen yanımıza çöktü ve elimi Min-gwon'un elinin üzerinden çektim.

Ona ne olmuştu bilmiyorum ama aşırı kan kaybediyordu. Jimin, Min-gwon'un bluzunu sıyırdı ve elini yaraya bastırdı.

"Ç-çok lan kaybetmiş. Neyi var? Ne dedi sana?!"

"Bilmiyorum. Tehlike falan diyordu, bir kadından bahsetti. Arkadaşını o kadın öldürmüş."

Jungkook sorarca bir şekilde bana bakıyordu. Ben de ona baktım.

"Mutfaktaki mi?"

"Evet. Kim olduğunu bilmiyorum. Bir şeyler diyordu ama gözleri kapandı."

Ben konuşurken Jimin'in inlemesini duydum. Sonra elini Min-gwon'un yarasından çekip bize baktı. Min-gwon'un yarası kapanmıştı ve gözlerini aralamıştı.

"İyi misin!?" dedim telaşla ve Min-gwon'un kolunu tuttum.

"Taehyung-ah. Kadın hala burada. Kim olduğunu bilmiyorum ama bizi bu duruma o getirdi."

Jungkook sordu.

"Kadın normal bir insan mıydı?"

Sanki aklında bir şeyleri ölçüp biçer gibiydi Jungkook. Ve sanırım ben de az çok tahmin edebiliyordum.

"Hayır, insan değildi. O bir siren," dediği an birbirimizle bakıştık ve Jimin hemen elini başına koydu.

O an hepimiz zihin yoluyla bağlanmıştık ve Jimin'in Namjoon hyung ile olan konuşmasını duyuyorduk.

'Burada işler karıştı. Sun-yeon'un babası mühürlü kütüphaneye girmiş. Min-gwon'un sürüsünün bir üyesi malikanede öldürülmüş ve Min-gwon da yaralıydı. Ayrıca siren...o burada.'

Vampire Mansion³ : İstila {BTS}Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin