Hepinize yeni bir bölümden selamlar canlar! Bu bölümde üyelerin sevgilileri ve arkadaşları yani; Hei, Se-hun, Sae-ji, Chung-ae, Mie-shun, Jin-kyong ve Jae-hwa olacak.Hepsinin bir araya geldiği bir çeşit yemek daveti olacak.
Şimdiden hepinize iyi okumalar diler ve kaçarım!
( ꈍᴗꈍ)
--------------------------------------
Akşam olunca misafirlerin olacağı söylenmişti. Bu yüzden bir süredir yapılan hazırlıklara yardımda bulunuyorduk. Min-ji elini pek sürmese de, Eunji ve ben harika bir organizasyon için her şeyi yapıyorduk.
Jin, diğer kızların geleceğini söyledi. Dediğine göre, her 2 ayda bir kez bir yemek organizasyonu düzenlerlermiş. Hem onlar, hem de kızlar. Sırası gelen bu organizasyonu yapıyormuş. Aralarına giren ayrılık sonrası bu organizasyon aksamış ama şu an buna devam etmeye karar vermişlerdi.
"Evet! Bu masa bu şekilde harika oldu bence. Değil mi Sun-yeon-ah!?" diye sordu Eunji heyecanla. Onayladım.
Eunji'nin harika bir organizasyon yeteneği vardı. Bu yüzden okul hayatında neredeyse tüm organizasyonlar Eunji tarafından yapılırdı. Öğretmenler de hep gurur duyar ve olumlu geri dönüş alırlardı.
Eunji sayesinde bu yemeğin görüntüsü çok harika olacaktı. Tabi, diğerleriyle aralarında bir problem çıkmazsa. Eğer öyle olursa, bu kadar çabayla yapılan organizasyon, acı bir hal alırdı.
Birkaç düzenleme sonrası her şeyin tamamlandığına kanaat getirdi Jin. Ellerini sertçe birbirine vurduğunda Eunji sıçrayarak kolumu tuttu. Hatta Jin bile bundan korkmuş gibiydi. Ellerini birbirine vurduğunda çıkan ses cidden yiksekti.
Şaşkınca, "Oh oh-oh!" dedi ve devam etti.
"Bu kadar yüksek sesli olacağını düşünmemiştim," dedi.
"Her şey hazır mı?!" diye seslendi Hoseok ve elimde tepsiyle mutfaktan çıktı.
"Elbette!" diye yanıtladı Jin ve ardından bir hızla Eunji'nin yanına gelip, "Aramızda kalsın ama, senin bir şeyleri organize etme yeteneğin çok muazzam!" dedi.
Eunji kocaman gülümsedi.
"Elbette harikadır Jin," dedim gururlu bir şekilde.
"Kendisi eğitim hayatı boyunca tüm organizasyon işlerini planalamış bulunmakta. Öğretmenlerin başarı, benim de gurur kaynağım," diyerek sırtını sıvazladım Eunji'nin.
Utanmış olsa gerekti. Saçlarını kulağının arkasına koymaya çalışıyor ve yere bakıyordu minik gülümsemeyle. Klasik Eunji, her utandığında böyle yapardı.
Hoseok elindeki tepsiyi masadaki uygun yere koydu ve salondakilerin yanına gideceğini söyledi. Geçen sefer geldiğim yemek odasındaydık. Orada ayrıca bir de mutfak varmış. Ben bunu yeni öğreniyordum.
Eunji yanımdan ayrılınca arkasından baktım. Mutfağa gidiyordu. Ben de onun peşine düştüm. Arkasından gelmiş olduğumu anlamış olacak ki, arkasını döndü.
"Sun-yeon-ah, sana bir şey demem gerek," dedi ciddi bir tonda.
Meraklandım ve yanına yaklaştım. Kulağıma eğildi ve bana basit bir tek kelime söyledi.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Vampire Mansion³ : İstila {BTS}
Vampiro~~~~~ Neden kalbimdeki boşluk hissini kontrol edemiyordum. Önümde açılan kapı da neydi? Kendimi bir anda malikanede buldum. Diğerlerinin arasındaydım. Şu an Jimin ve Jin-kyong unnie'nin konuşmasını görüyor ve duyuyordum. 'Zorlama işte. İlk başta da...