Bölüm 43

38 0 2
                                    

Yavuz ile konuşmak bana o kadar iyi gelmişti ki, haftalardır içimde sakladığım tüm duyguların yükünden arınmıştım.

Yavuz arabayı park ederken bende evin bahçesinde hava alıyordum. Ağlamaktan dolayı başım ağrıyordu ancak içim o kadar hafiflemişti ki bu ağrıyı yok sayıyordum.

Yavaş adımlarla eve doğru ilerliyordum ki Yavuz'un sesi, gecenin sessizliğini böldü.

"Yazgı," dedi koşar adımlarla bana ilerlerken. Bende adım atmayı bırakmış, bedenimi ona doğru çevirmiştim.

"Efendim," dedim gözlerimiz buluştuğunda. Yanıma çoktan gelmişti.

Kolları bedenimi sarmalarken hafifçe gülümsedim ve yüzümü onun gövdesine gömdüm.

"Burası sadece senindi. Hep öyle olacak," diye fısıldadı. Dudaklarını saçlarımda hissedebiliyordum.

"Kalbim senin evin, hep öyleydi. Hepte öyle olacak," dedi ve alnımı öptü hafifçe.

Sadece gülümsedim. Bir kelime bile söyleyecek bulacak enerjim yoktu, benimde kollarım onun bedenine dolanırken, ona daha çok yaklaştım. Kokusu bile beni sakinleştirmeye yetiyordu.

Birkaç dakika birbirimize sarılmış vaziyette kalmıştık ki bu defa geceyi Selim'in alaycı sesi böldü.

"Oo aile var burada," demişti alayla gülerek.

Yavuz ile birbirimizden uzaklaşırken ikimizde hafifçe gülümsüyorduk.

"Nerelerdeydiniz bakalım?" diye sordu Selim de bizimle beraber eve doğru yürürken.

"Hiç," dedi Yavuz. Ona uzun uzun laf anlatacak enerjisi yokmuş gibiydi.

Benim de şu anda tek istediğim sıcak yorganın altına girmek ve sabaha değin uyumaktı.

Evin içine adım attığımızda ortalık sessizdi. Herkes odasına çekilmiş olmalıydı ki saate bakılırsa bu çok normaldi.

"İyi geceler," dedim ve Yavuz'a göz ucuyla bakıp onlardan uzaklaştım. Merdivenleri koşar adım çıkıp kendi odamın kapısını açtım ve içeriye girdim.

Günlerdir Yavuz ile beraber uyusam da artık o iyileştiğinden buna gerek olmadığını biliyordum ve doğrusunu yapmam gerekiyordu.

Artık kendi odamda uyuyacaktım.

Kıyafetlerimi hızlıca çıkardım ve kısa bir duşun ardından pijamalarımı giyip yatağıma uzandım.

Duygularımı serbest bıraktığımdan dolayı olacaktı ki, iç hesaplaşmaları bile yapmadan gözlerimi kapattım ve kısa bir süre sonra uykunun derin kollarındaydım.

Sabah evdeki seslere uyandığımda hafifçe gülümsedim. Bu evdeki herkes giderek benim ailem oluyordu ve ben ilk defa bir yuvanın nasıl hissettirdiğini deneyimliyordum.

"Günaydın," diye tam yanımdan gelen bir ses duyduğumda bakışlarımı sol tarafımda hafifçe uzanmış, beni seyretmekte olan Yavuz'a çevirmiştim.

Şaşkın bakışlarla ona baktım.

"Sen burada mı uyudun?" diye sordum. Bir yandan da yerimden kalkmak için hamle yapmıştım.

"Sayılır," dedi Yavuz ayaklarını birbirinin üstüne atarken.

"Sabaha kadar kendi odamdaydım, sensiz uyuyamadım.." dedi ve muzip bir bakış attı.

"Sonra senin yanına geldim ve seni izlerken biraz uyuklamışım," dedi suçlu bir çocuk gibiydi. Tepkimi bekliyordu.

Yavaşça ona yaklaştım ve yanağından hafifçe öptüm.

Gecenin MürekkebiHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin