9.ʙᴏ̈ʟᴜ̈ᴍ-ᴋᴀʙᴜs-

160 8 0
                                    


Minho bir anda irkildi. Gözleri aniden açıldı ve dikildi. Yatakta oturun pozisyona geldi. Kan ter içindeydi. Gözleri kocaman bir şekilde etrafı incelendi. Odasını süzdü. Bu bu hafta gördüğü 5. Kabustu. Annesini görüyordu. Ona son dediği cümleyi.

"Annem hadi biz sadece konuşacağız.
Baban bana zarar vermez.."

Minho derin bir nefes alıp verdi. Keşke dedi. O gün oradan ayrılmasaydım annem yaşar mıydı? Belki temiz bir insan olabilirdim? Ya da insanlar beni severdi. Düşmanlarımızdan çok dostlarımız olurdu. Sonrasında grup fotoğrafına gitti gözleri. Farketti. Hepsi bir kabus çocuğuydu.

Chan, sokakta büyümüş ama bir o kadar da zengin bir çocuktu mesela. Ailesi onu sevmezdi. Annesi ve babası öldüğü için dedesinin yanında kalıyordu üç kardeşiyle. Diğerleri kendini kurtarabilse de chan yapamamıştı.Dedesinden dayak yiyerek büyümüş bir çocuktu ve 17 yaşında ilk defa birini öldürmüştü. Dedesini..

Changbin, o çok zorbalığa uğramıştı. Fiziği yüzünden çok dayak yemişti. 16 yaşına kadar susup ezik bir tip olmuştu. Ailesinin umurunda olmayışı da acıtıyordu canını. Sonrasında hakkı olarak o çocukları öldürmüştü. Üç liseli genç erkek katili olmuştu. Ama itiraz etmemişti.

Hyunjin, istismar çocuğu.. tecavüzün sonucunda gelen bir çocuğu kimse sevmezdi. Annesi vardi bir tek. Kadın zorla ona tecavüz eden adamla evlenmişti. Çocuğuna her gün iğrenç varlık diye hitap eden bir anne oğlunu ne kadar sevebilirdi. Hyunjin de diğerlerinin yardımıyla ailesinden kurtulmuştu.

Jisung, o zayıftı. Kimseye karşı koyamıyordu. O bir sextoy du. İnsanlar azdığı zaman onunla öpüşür, sevişirdi. Zorla zincirlerle yatağa bağlansa da o tacize maruz kalmak zorunda olurdu. Sesini çıkartsa sus kimse duymasın baban duymasın aman diyen bir anneyle büyümüştü. Jisung da ilk olarak ona taciz eden kişileri öldürmüştü.

Felix, ağır şiddet çocuğuydu. Vücudunda hala geçmişin izlerini taşırdı. Sırtında çukurlar, kesikler, derin yara izleri, kırık ama zor kaynamış kemikler ve binlerce fobi.. felix ona şiddet gösteren üvey abisinin katiliydi.

Seungmin. O sakindi. Hala aşamamıştı. O biraz derinde saklıyordu acısını. Kimseye pek söylemese bile olayı biliyorduk. Seungminin annesi bir orospuydu. Barda erkeklere verirken hamile kalmış ve çocuğuna asla bakmamış, çocuğu babasına bırakmıştı. Babası? Babası da iğrençti. Oğlunun bedenini parayla sergiliyordu. Seungmin sanki bir striptiz sanatçısı gibi isteğiyle soyunmaz ve ses çıkartırsa o gece derisini yüzerdi babası. Gerçekten. Seungminin derisinin birkaç yerinde yanık izleri vardı. Babasının armağanı Seungmin babasını diri diri yakmıştı.

Jeongin? O üvey bir çocuktu. Ailesi ile de sorunu yoktu. O sevgilisini öldürdü. Kız onu aldatınca dayanamadı. Aldattığı kişi başka biri olsa belki sadece vururdu. Ama abisi aldattığı kişi olunca deliye dönmüştü. Onu kullanarak abisini ve parasını elde etmekti amaç. Jeongin de ilk onu öldürmüştü.

Ya meg? Onun hikayesi neydi? O neden aralarındaydı? Minho aşağı üyelerin evde olmadığını anlamıştı. Bu gün şirkette işler vardı ama chan minhonun dinlenmesi için onu evde bırakmıştı. Minho kanepeye oturduktan sonra kapının aralanmasını bir oldu. Meg içeriye girip sanki minho yokmuş gibi mutfağa gidip poşetleri bıraktı. Salına tekrar gelip minhoya merhaba diyecekken lafıyla dondu.

"Öp beni!!"

İris Çiçeği~•skz-minho•Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin