51.Bölüm: Bazı Gerçekler Can Yakar

853 134 226
                                    

Toprak ile uğraşmak ruhunuzu besler. Ruhunuza ve bedeninize enerji verir, daha iyi hissetmenizi sağlar. Toprak hayat demektir.

Kendimi kötü hissettiğim, yalnız kaldığım bu zamanlar kendimi iyi hissetmek için edindiğim bir alışkanlık, düşüncelerden uzaklaşmak için bir kaçış yolu olmuştu benim için toprak.

Yalnız geçirdiğim iki ay boyunca kendimi eve, evin işlerine adamıştım. Han dedesinin evinde daha güvenli olacağımı,  kendisi gelene kadar orada kalmamı istemişti ama kendisinin geldiği yoktu. Gelmediği gibi neler yaptığı konusunda da beni bilgilendirmiyordu. Aradığı zaman bu işlerden uzaklaşmak için aradım diyip sorduğum soruları da cevapsız bırakıyordu.

Gazi dededen bahçe konusunda yardım istemem ile başlamıştı bu yeni hobim. Birlikte boş bahçeye bir sürü çiçek, ağaç, hatta sebze bile ekmiştik.

Aslında bu bahçenin her zaman bu halde olmadığını, eskiden çok canlı ve cıvıl cıvıl olduğunu da yine Gazi dededen öğrenmiştim. Han geçmiş hakkında konuşmuyordu, o yüzden geçmişi hakkında çoğu bilgiyi Gazi dededen öğreniyorum. Han alfa olunca evdeki her şeyden kurtulduğu gibi bahçedeki her şeyi söküp atmış. Ağaçları kesmiş, çiçeklerin hepsini kendi elleriyle koparmış... Anne babasına dair hiçbir iz bırakmamaya çalışmış bu evde.

Bahçeye yeni bir çardak alıp eski çardağı attım, tabi bunu yaparken Han'a da söylemiştim. Çardağın direklerini, etrafını Ediz ile birlikte süslemiştik. Ediz'in isteği üzerine, çardağa led ışıklar bağlamıştık. Arka bahçe içinde güzel bir masa almıştık.

Diktiğimiz ağaçlar henüz çok küçüklerdi ama çiçekler bahçeyi anında renklendirmişlerdi. Görüntü hoşuma gidince daha çok çiçek dikmiştim, özellikle de beyaz lale dikmiştim her yere.

Sadece bahçe için değil, evin boş odaları ve ihtiyacımız olan tüm eşyaları almamda da yardımcı olmuştu Gazi dede. Ediz bebek için bir şeyler de alma konusunda diretmişti, çok zor vazgeçirmiştik onu.

Artık eve girince ne kadar boş olduğunu düşünmüyordum. Han'ın geldiği akşamlar birlikte eşya seçmiştik; Han'ın dediği tek şey 'sen hangisinin beğendiyse o olsun' olmuştu ama neyse. Temizlik için iki kadın, eşyaları yerleştirmek için de korumalar yardım etmişlerdi sağ olsunlar. Şu an evde boş olan tek yer çocuk odasıydı.

Olan sebzeleri toplayan Gazi dedeye yardım etmek için yanına giderken birden adımlarımı durdurdum. Yine aynı his yavaş yavaş bedenimi sarıyordu. Bunun ardından gelecek acıyı ve bulantıyı bildiğim için hemen arkamı döndüm. Eve doğru ilerlerken artmıştı bu his. Bahçeye kusmak istemediğim için adımlarımı hızlandırdım, hatta koştum. Anında telefonum çalmaya başladı ancak şu an telefona bakacak halim yoktu.

Evde televizyon izleyen Ediz benim koşarak tuvalete koştuğumu fark edip hemen peşime takıldı. İçeriye girmesin diye kapıyı kapatıp ardından kilitledim. Kustuğumu görsün istememiştim.

Kusmalar, karnıma giren anlamsız kramplar ikinci aya girdiğimden beri başlamıştı. Bebek vurulduğumdan beri, o gün beni iyileştirdikten sonra bir daha asla ne acımı almış ne de en ufak bir yaramı iyileştirmişti.

NARYAHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin