. Ne kadar mütüşlü bir yazarım ben böyle. Sjsjsj. Yakında size hiç bölüm ekleyemeyecek durumda olacağım için dedim madem 40 kişi okuyup 6 kişi de oylamış ekle anasını satim dedim. Şuanda ekliyorum.
_____"İki sene önce yaptıklarım için özür dilerim. " Dedi bitkin bir sesle. Yazık ya. Çiçekte getirirmiş.
" 1 dakika bekle. Geliyorum. "
" Tamam... Beklerim. " Tedirgin bir şekilde konuşmuştu. Dur hele sen dur.
Koşa koşa yukarı çıkıp odama girdim. Odama Beril tarafından zorla sokulmuş olan ruju alıp aynanın karşısında dikKatlice sürdüm. Ardından eşofmanımın cebine bir peçete sıkıştırıp aşağı indim.Çağatay kapıda bekliyordu. Normal günlerin aksine gömlek giymişti.
Ani bir hareketle yanına varıp gömleğinin yakasına dudaklarımı bastırıp parfümünün kokusunun burnuma dolmasına izin vermeden geri çekildim.
Çağatay naptığımı anlamaya çalışır gibi kaşlarını çatıp bana baktı.
"Çiçeği versene. " diye kabaca sorup kaşlarımla çiçeği işaret ettiğimde kucağıma bıraktı.Onu aldım ve şimdilik portmantaya koydum.
" Özür dilemeye böyle mi geliyorsun?!"
"Nasıl gelmişim? Gömlek giydim kızım lan. Göm-lek. "
" Hem özür dilemeye geliyorsun, her şeye yeniden başlayalım diyorsun, ama benden önce başka bir yere uğramışsın galiba? " Tam ağzını açmış konuşacakken,
" Bak yakana, ruj izi var! Hemde kırmızı! Adi! "
" Onu sen yaptın! "
"Olabilir, seni suçlucak bir şey bulamadım." Dedim omuz silkerek.
"Git sen o ruj izini yapan kızın yanına! " sesimi olağanca yükselttim.
" O zaman senin yanında olmam gerekmiyor mu? "
Cevap vermeden portmantodaki çiçeği aldım.
" Bu ne böyle? Solmuş falan. Nasıl bir renk bu be? " Dememin hemen ardından çiçeği var gücümle ona fırlattım.
" Gömlek sana hiç yakışmıyor! "
" Saçın inek yalamış gibi olmuş! "
" Ayakkabı seçimin iğrenç! "
" Kendinde iğrençsin! "
" Pisliksin! "
" Adisin! "
" Alçaksın! "
Çağatay susmamı bekleyerek bir tepki vermedi. Ardından,
" Bitti mi? " Dedi." Son bir şey daha. Bizimle diğilsin! "
" Şimdi bitirdin mi? "
" Evet. "
" İyi günler. " Diyerek hızlı adımlarla sokağın başına ilerledi.
Gömlek sana yakışmamış dediğim için mi kırıldı?
Yoksa saçın inek yalamış gibi olmuş dediğim için mi?
Kapıyı çarparak kapattım. Onu affetmeyi her şeyden çok istiyordum. Ama kitaplardaki o yüzsüz kızlar gibi ona yapışıp kalamaz ya da affedemezdim. Her şey bedelliydi bu dünyada. O da yaptıklarının bedelini şimdi ödüyordu. Kapının arkasına yaslanmış gözyaşlarımın akmaması için uğraşıyordum. Ta ki kapı çalıncaya kadar. Karşımda Ada ve Beril'in bana endişeyle baktıklarını görünce daha fazla dayanamadım.
"Canım iyi misin, noldu? "
" Be-ben istiyorum. Onu affetmeyi İ-istiyorum. Ama.. "
Tamamlayamadığım sözümü Ada tamamladı. " Korkuyorsun. " başımla onayladım.
" Ne-neden ağladığım hakkında hiç b-bir fikrim yok. Bu-bugün özür dilemeye geldi. İki sene sonra ya! Biraz daha erken gelse nolurdu sanki?" Beril mümkünmüş gibi daha sıkı sarıldı bana.
"Geçicek tatlım... Hepsi geçer. "
" Gerçekten mi? " başını aşağı yukarı salladı.
" Beni de duygulandırıyorsunuz ya! Yapmayın şöyle. " gözleri birazcık dolmuştu. Onu da aramıza alarak birbirimize daha sıkı sarıldık.
Onlar birdi. Kimse kızların yerini tutamazdı.
Ada, bir günde buzdolabını boşaltsada,
Beril, süslenip dışarı çıkarak ona bakan erkekleri dövmeye teşvik etsede,
Bende her zaman başımıza iş açsamda işte.. Dosttuk. Dost kalacaktık."Doğruyu söyleyin kim osurdu? " Dedi Ada hemen kollarını üzerimizden çekip.
" İğrençsiniz. Hepinizden iğreniyorum. " Harbi mal ama ya. Gerizekalı! Mahvetti şu ortamı.
Ve.. Bölüm sonu!
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Kafan Mı Güzel?
ЮморAyça, Ada ve Beril'imizin komik halleri ile size güzel bir yolculuk sunarken ayriyetten Çağatay, Furkan ve Berkay da bize eşlik ediyor. Lisenin başlarından beri birbirlerine düşman kesilmiş bu iki grup. Düşmanlıkları komik bir hal almış bu altı insa...