29. Bölüm(Ayça Tuvalete Beynini Düşürdü, O Yüzden Gidip Bahçede Beyin Arıcaz)

10.3K 831 117
                                    

İyi okumalar ^^
Bu bölüm @MrsDarkLight Kankama gelsin. Kandiliniz mübarek olsun! ^^

Bu arada bu bölüm sizden bir ricam olacak. Bu bölümde en sevdiğiniz pasajlara emoji falan koysanız? En çok hangi pasaj beğenilmek falan dgcdgbcffjf ister yapın ister yapmayın.
***
29. Bölüm (Ayça Tuvalete Beynini Düşürdü, O Yüzden Gidip Bahçede Beyin Arıcaz)

" Çikolatam oya oya, cipslerim doya doooyaaa! " diye evin içinde bağıran Ada'ya annemden her an terlik gelebilirdi. Ki beklenen olay gerçekleşti.

" Ya! Ne vuruyon Emine Teyze ya? Sanat bu sanat. Sanatçı ruhumu şaaptın! "  Ada bir terlik daha yemiş olacak ki bir 'ah!'  sesi duyuldu.

Gelen sesleri umursamadan telefonuma gelen mesajı açtım.

Kimden: İnsan müsveddesi

Babam İstanbul'daki işlerini bana kitledi. Bir ihaleye katılacam. Dua et benim için ;)

Yan odadaydı, mesaj atıyordu beyefendi. Aklıma gelen fikirle hemen Hande Yener 'in şarkısını son ses açtım. Aynı zamanda bağırarak eşlik etmeye başladım, " Senin için dualar edicem! Cin çık cin çık cin çık! Yallah cinler Yallah! Kış kış cinler kış kış!"

Tekrar mesaj gelmesiyle müziği kapatıp mesajı okudum.

Kimden: İnsan müsveddesi

Ha-ha-ha! Çok yardımcı oldun sahiden.

Çağatay nam-ı diğer insan müsveddesi şu iki gündür çok dengesizdi. Bir iyiydi bir kötü. Kendi içinde ikiye ayrıldı sanki. Ağzından çıkan kelimeyle gözlerinin söyledikleri örtüşmüyor. Gözler konuşur mu demeyin. Konuşuyor vallaha.

Ada'nın sesi yine kulaklarımı doldurmaya başladığında ofladım.
" Çikolatam oya oya, cipslerim dooya dooya! Çiğ köfte ayrıdııır, kokoreç başkadııır of! Midye ye ye ye doy doy dostum! "

Sesi kesilince bir oh çektim. Manyak ya!

" Abim İstanbul'daymış! "  diye bağıran Ada, eş zamanlı olarak odama dalmıştı. Kulağımın ebesini de etmişti tabi! Bana sıkıca sarılırken  bende karşılık verdim. Neden sarılıyoruz durduk yere? Ne?! Deniz abi İstanbul'da mı?

" Abim İstanbul'daymış! Gelmiş! " onun için ciddi anlamda sevinmiştim. Deniz abi üniversiteli olduğu için gelmeye pek zaman bulamıyordu. Tabi çalışıyordu da.

" Süper! Onu da buraya çağır burda kalsın, " bana çocukca  'gerçekten mi' gibi baktı. Gözlerinin içi parlıyordu. Kardeşim benim be! Beril hala osuruklu uykusundaymış demek ki, saçı başı dağınık bir şekilde odaya girdi.

" Sizin ben ta- " Ada Beril'in ağzını kapatıp, " Abim İstanbul'da! " diye bağırdı. Ardından bir kez daha bu kez fısıldayarak konuştu.

" Abim, İstanbul'da. "

***

İlkokul arkadaşım Serdar'la buluşmak için evden ayrılmıştım. Beril ve Ada'da onu tanıyorlardı, ama gelmek istemediklerini söyleyip evde kalmışlardı. Serdar'la uzun zamandır görüşmüyorduk.

Açıkcası, özlemiştim onu.

Buluşacağımız kafenin önüne gelince içeri girdim. Bir masada oturmuş etrafını inceliyordu. Beni görünce içten bir şekilde gülümsedi. Yanına gittiğimde bana sıkıca sarıldı.

" Vay, Ayça. Saç baş bir şekil olmuşsun sen. " Dedi gülümseyerek. Aklıma ilkokuldaki halim gelince kıkırdadım. Ne günlerdi be!

İçecek bir şeyler aldıktan sonra derin bir sohbete daldık. Serdar sözlüymüş. Ne ara manita yaptı da söylendi anlamadım hani. Ciddi düşünüyorlarmış falan..

Kafan Mı Güzel?Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin