Boş olan bardağını bir kez daha doldurup, içmeden bekledi adam.
Daha sonra ayağa kalkıp, cüzdanından içtiği rakının parasından fazlasını masanın üstüne atmıştı.
Ceylin ona ne yaptığını anlamak istercesine bakıyordu. Bir adım atarak yanına gelip, ba...
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Zihine Kazınan Düşler
''Barlas, hadi aşkım uyan artık.''diyen kadının sesi kulağına dolduğunda yüzünde ufak bir tebessüm yaranmıştı adamın.
O melodik sesle gözlerini aralamış, sabahları böyle uyandırmasınınasılda çok sevdiğini Söylüyordu kendi kendine.
Ama beklemiş, sesin sahibinin bir kez daha onu çağırmasını duymak istemişti. Ses gelmeyince Ceylinin onu uyandırmaktan vazgeçtiğini düşünerek tekrar uykusunun tatlı kollarına dönmüştü.
Akşam içkiyi fazla kaçırınca, sabah kalkmak bilmiyordu böyle.
O kadar yorgun hissediyordu ki, neler olduğunu hatırlamaya çalışıyordu.
Boynunda hissettiğiıslaklıkla, yerinde kıpırdandı hafif. Boyun girintisine konan küçük küçük ıslak öpücükler yüzünde yarım bir tebessümün belirmesine sebep olmuştu. Sabahın işte en güzel saatleriydi onun için.
Öpücükler boynundan yukarı doğru çıkınca artık uyanmıştı bile. Ama bunu öpücüklerin sahibine bildirmeye hiç niyyeti yoktu.
''Hadi ama kime diyorum ben? Barlas, aahhhh!!''
Ani yaptığı atakla neye uğradığını şaşırmıştı sevgili karısı. Belinden kavradığı gibi kendisiyle yer değistince o an altında çırpınmakla meşguldü.
''Barlas bırak beni, bak fena olacak.'' omuzuna vurduğu küçük darbelerle debelenirken aslında oda hiç çıkmak istemiyordu bu sıcacık kollardan.
Küçük küçük sitemleriyleonu yaptığı zevkli iştendöndüreceğinisanyordu.
Zira az önce onun yaptığı gibi zarif boynuna ıslak öpücüklerini koyuyordu birer birer.
''Sen beni her sabah böyle uyandırıyorsunya Xezal'im, bırakta nasıl oluyomuş bende bir deneyeyim."dediğinde kedi gibi mırlayan kadının mayışmış sesiyle"öyle mi, nasılmış?"diye sormasını duyduğunda gülmüştü. Tekrar elmacık kemiğinin üzerine bir öpücük daha koyduğunda "Anladığım kadarıyla çok güzelmiş.''demişti.
''Düşündümde bundan sonra her sabah ben seni böyle uyandırsam, Ha ne dersin?''
Üzerinde olduğundan bu durumun el verdiğince kahkaha atmıştı olduğu yerde Ceylin Gülmek bir kadına bu kadarmı yakışırdı diye sordu içinden kendi kendine adam. Gülünce güneşi utanıyordu adeta.