Multi: Mert
Bay Kerste...
"Allahu Ekber"
Verdiğim bu tepkinin sebebi karşımda canım, bitanecik arabama çarpan Bay Kereste 'nin olması. Ne işi vardı bu adamın burda. Aslı hanımın eşi miydi acaba. Aslı hanımdan küçük görünüyor ama. Biz (Ben ve Nisa) ona şaşkınca bakarken oda bize aynı ifade ile bakıyordu. O anda aklıma bir şey dank etti. BİZ HARAM OLANA BAKIYORDUK hemen başımı yere eydim. Nisa da aynı şekilde. Aslı hanım yanımıza geldiğinde.
"Buyrun geçin kızlar." Deyip koltukları gösterdi. Bizde geçip oturduk. Ben ve Nisa ikili koltukta, Aslı hanım ve bay kereste tekli koltuklara oturdu.
"Siz tanışıyor musunuz bakalım."dedi ve kuşkuyla baktı. Bu kadının gözünden de bi şey kaçmıyor. Gerçi tanışıyor muyduk o tartışılır.
"Bu gün arabasına çarptığım bayan bu abla." Dedi ve pisce sırıttı. Ay sanki komik bi şey var ne sırıtıyor bu. Hmm kardeşiymiş demek. Ne? Ne var? Hemen fesatlaşmayın yahu merak ettim sadece.
"Yaa öyle mi? Geçmiş olsun." Dedi Aslı hanım üzgünce.
"Saolun Aslı hanım."dedim gülümseyerek.
"Aslı hanım değil canım Aslı abla de sen." Deyip gülümsedi. Kafa salladım.
"İsterseniz masaya geçelim." Demesiyle masaya geçtik. Masada başta Aslı abla, sağında ben, benim yanımda Nisa ve karşımda bay kereste. Besmele çekerek yemeye başladım. Az sonra Aslı abla konuşmaya başladı.
"Eee kızlar hangi bölümü okuyorsunuz." Dedi. Nisa ile birbirimize bakıp gülümsedik.
"Boğaziçi üniversitesi/psikoloji bölümüne başlayacağız." Dedi. Bunu duymak bile beni mutlu ediyordu.
"Çok güzel bir bölüm." Deyip gülümsedi. Bu kadının bir çocuğu ve eşi vardı. Neredeler acaba.
"Aslı abla oğlun nerede? Mertti değil mi adı?" Dedim. Ne yapayım meraklı bir insanım ben.
"Evet Mert. Uyuyor şuan." Dedi. Gülümsedim. Bay kereste'ye baktığımda yemeğiyle adeta aşk yaşıyordu. O nasıl bir yemek yemektir öyle. Bu arada ben bay kereste diyorum ama adı Kerim'miş beyefendinin.
Herkes yemeğini yediğinde tatlıları servis etti Aslı abla. Bir yandan tatlılarımızı yiyor bir yandan sohbet ediyorduk."Söz, nişan var mı bir şeyler?" Deyip muzipçe göz kırptı. O böyle söyleyince tatlı boğazıma kaçtı.
"Öhö...öhhö...öhhö"
Yanaklarımın yandığını hissediyordum. Nisaya baktığımda oda kızarmıştı. İkimizde başımızı olumsuz yönde salladık. Aslı abla halimize bakıp kıkırdadı.
"Hayret ben sizin gibi güzel kızları kapmışlardır diye düşünmüştüm." Diye konuşunca benim rengim artık mora dönüyordu. Neden bilmiyorum ama Kerim'e baktım. Kaşları çatık bir şekilde ablasına bakıyordu. Ne oldu acaba?
Tatlılar da yenince beraber (Bayanlar olarak) mutfağı toparladık. Aslı abla bizi göndermeye çalışmıştı ama biz dinlememiştik. O sırada Kerim de salona geçmişti. Bizde işimizi bitirip salona geçtiğimizde Bay kereste koltukta oturmuş maç izliyordu. Çoğu Türk kızı gibi bende maçtan anlamıyordum ve sevmiyordum. Saçma geliyordu bana. Tabi görüşler farklı olabilir. Bizde koltuklarımıza oturduğumuzda Bey kereste'nin telefonuna mesaj geldi. Telefonunu çıkartıp mesajı okudu ve kaşları çatıldı. Kaşları düzelmeden cevap yazdı ve telefonu cebine geri koydu. Bakışlarımız buluştuğunda günah olduğu aklıma geldi ve hemen gözlerimi kaçırdım. Az sonra Mert gözlerini ovarak salona girdi. Önce uzun uzun bize baktı sonrada gidip annesinin kucağına oturdu."Anne bu ablalay kim?"dedi sevimlice galiba 'R'leri söyleyemiyordu ve bu onun daha tatli yapıyordu.
"Onlar bizim yeni komşularımız. Geçen gün gelmişlerdi hatırlamadın mi?" Dedi Asli abla.
"Hmm" gibi bir ses çıkartarak anladığını belli etti. Daha sonra annesinin kucağından indi ve yanıma geldi. Ellerimi ona doğru uzattığımda yaklaştı ve bende hemen onu kucağıma aldım.
"Ne yapıyorsun bakalım yakışıklı?"dedim gülümseyerek.
"İyiiii" dedi sevimlice. Sonra dikkatle yüzümü incelemeye başladı. Bir süre sonra.
"Ne oldu?"Diye sordum. Bir iç çekti ve
"Çok güzelsin."dedi. Bu yaşta nerden buluyordu bunları bu çocuk. Kafamı kaldırdığımda üçününde bizi izlediğini gördüm. Özelliklede Kerim çok dikkatli bakıyordu. Onun bu bakışları beni rahatsız etti. Bu yaptığı yanlıştı. Ayrıyeten yanaklarımın yandığını hissettim. Neden böyle bakıyorlardı ki.
"Teşekkür ederim. Sende çok yakışıklısın deyip güldüm.
***
Biraz daha sohbet ettikten sonra müsade isteyip kalktık. Eve girdiğimizde Nisa bana bakıp sırıttı.
"Ne oldu?" Diye sordum merakla.
"Şu Kerimin sana olan bakışları pek normal değildi sanki." Dedi ve daha çok sırıttı. Ahh Nisa yaa.
"Nisaaaaaaaa" diye bağırıp ilk bulduğum terliği ona fırlattım. Terlikten kaçarak öpücük attı ve odasına depar attı. Bu kız beni öldürecek. Okuldada böyleydi bu kız yok şu sana baktı, yok şu sana şunu diyo. Ne olursa olsun bu kızı seviyordum ben. Düşünürken odama gittim. Feracemi çıkarıp astığımda cebindeki kağıt dikkatimi çekti. Kağıdı alıp okumamla şok oldum.
"Kerim"
05*********
;)Bölüm nasıldı? Lütfen oylayin ve yorumlayin arkadaşlar.Görüşmek üzere.😊😍
Seviyorum sizi
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Bir Ömür Sev Beni
Novela JuvenilRavza Korkmaz, 19 yaşında tesettürlü bir genç kızdır. Hayatını islama göre yaşamaya çalışıyordur. Çevreden sessiz ve sakin görünsede çok hareketli ve eğlencelidir. Sinirli bir yapısı olsada genelde etrafına yansıtmaz... Kerim Karayel, 24 yaşında müs...