Ravza Korkmaz, 19 yaşında tesettürlü bir genç kızdır. Hayatını islama göre yaşamaya çalışıyordur. Çevreden sessiz ve sakin görünsede çok hareketli ve eğlencelidir. Sinirli bir yapısı olsada genelde etrafına yansıtmaz...
Kerim Karayel, 24 yaşında müs...
Kusura bakmayın beklettim ama bu aralar biraz yoğunum.
Anlayış gösterecağinizi umuyorum ve iyi okumalar dileyerek sizi bölümle baş başa bırakıyorum.😊
💜💜💜💜💜
Yüzük
Kerimin güzel sürprizinden sonra kapıda beklediğini düşündüğüm Aslı abla ve Nisayı, kapıda göremeyince şaşırdım. Şaşkınlığımı gören Kerim bana bakıp gülümsedi.
"Onların görevi seni buraya getirmekti. Görevlerini yapıp gittiler. Bundan sonrası sana ve bana ait."deyip göz kırptı. Onun bu davranışıyla ne yapacağımı bilemeyip başımı usulca eğdim. Bir kaç saniye sonra Kerimin parmaklarını çenemde hissettim. Çeneme çok hafif bir baskı uygulayıp başımı kaldırdı. Bakışlarıma parlayan bakışkarla karşılık verip tebessüm etti.
"Eğme öyle başını Gül Yüzlüm. Bundan sonra sen benimsin, bende senin."diye fısıldadı. Heyecanlı bir nefes alıp gülümsedim ve başımı salladım usulca. Kerim benden usulca ayrılıp elini cebine uzattı. Bu ufacık ayrılık bile canımı yakmıştı sanki. Ona bir defa kavuşmuşken kaybedilen saniyelere bile tahammülüm yoktu.
Cebinden çıkarttığı asker yeşili kadife kutuyu açıp yavaşça bana döndürdü.
Bu yüzük harikaydı ve insana sımsıcak duygular hissettiriyordu.
Ben yüzüğün güzelliğine dalmışken Kerim konuşmaya başladı.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Yüzük
"Senin arabana çarptığım günü hatırlıyor musun?"diye sordu. Kocaman gülümsedim.
"O anı unutmak ne mümkün. Seninle tanıştığımız gün..."dedim.
"O gün sen lafını söyleyip gittikten sonra o sinirle arkadaşımın yanına gittim. Arkadaşımın takılar üzerine bir şirketi var ve takı tasarlıyor. Onun yanına gittiğimde bu yüzüğü çiziyordu. Henüz bitmemiş olmasına rağmen güzelliği göz alıcıydı. Şaşırtıcı bir şekilde bu yüzük aklıma seni getirmişti. Sonuçta ilk defa gördüğüm ve tartıştığım bir kız, neden aklıma gelsindi ki. Bu yüzüğü tıpkı sana benzettim. Uzaktan bakıldığında sade ve sıradan gibi görünse de, biraz yaklaşıp incelediğinde taşların yerleştiği kısımlar, parlaklığı tıpkı senin gibi eşsiz. Bu yüzüğü sana aşık olmduğumda almıştım. Dün ise senin parmağına göre ayarlattım."diye uzunca konuştu. Bu gün kaçıncı defa dolduğunu sayamadığım gözlerim, tekrar dolmaya başlarken Kerim yüzüğü alıp yavaşça parmağıma geçirdi.
