Özlem...
...Onun burada ne işi vardı?
Yıllar sonra onu tekrar görmek kalbimin hem burkulmasına hemde ferahlamasına neden olmuştu. Doğru mu görüyorum diye oraya doğru ilerledim. Kafasını çevirdiğinde göz göze geldik ve o an onunda benimde hareketlerimiz durmuştu. Abim buradaydı. Tam karşımda. Tevafuk muydu bu? Yoksa beni görmeye mi gelmişti? Bu düşünce kalbimin daha hızlı atmasına sebep olmuştu. Orada ne kadar öyle bakıştık bilmiyorum ama Abim bana doğru ilerlemeye başladığında şaşkınlığım daha da arttı.
Tam karşımda durduğunda yüzüne domunmak istemiştim ama cesaretim yoktu. Abimin yüzü biraz değişsede bakışları aynıydı. Tek fark bende olduğu gibi onunda gözlerinde bir burukluk vardı. Elini yüzüme çıkardı ama dokunmadı. Şimdi gözlerinde birde özlem vardı. Yavaşca"Ravza" diye fısıldadı. Daha fazla dayanamadım ve boynuna atladım.
"ABİM!" deyip daha çok sarıldım oda bana sarılıyordu.
"Kardeşim! Senç çok özledim." Dedi oda. Bende özlemiştim ve bunu dile getirdim.
"Bende abim bende."diye mırıldandım ayrılırken. Abim gözlerini yere indirip.
"Özür dilerim. Yemin ederim o an aklım durdu yoksa ben sana güvenmez miyim." Dedi suçlulıkla.
"Biliyorum abi ben de özür dilerim. Seni dinlemeliydim." Dedim bende aynı suçlulukla. Kafasını iki yana salladı.
"Boşverelim şimdi bunları. Ne yaptın alıştın mı İstanbula?"dedi gülümseyerek.
"Yani. Alıştım da denebilir." Dedim ve ekledim. "Hadi gel bize gidelim. Orada konuşuruz." Dedim.
"Sen şu arkadaşın Nisa ile kalmıyor musun? Şimdi benim gelmem doğru olmaz."dedi olgunlukla. Her zaman olgun bir insan olmuştu zaten. Dudak büzdüm.
"Bu kadar kısa mı?"dedim mutsuzlukla. Gülümseyip kafasını sağa-sola salladı.
"Hayır değil. Çünkü burada bir otelde kalıyorum ve daha bir haftam var."dedi. Bu morelimi düzeltmişti işte. Abime tekrar sarıldım ve onu bizim apartmana doğru sürükledim.
"Hadi gel beni eve bırak."dedim şımarıklıkla. Onu özlemiştim ve eskisi gibi ona şımarıklık yapıp onunla zaman geçirmek istiyordum.
"Seni cimcime hiç değişmemişsin."dedi burnumu sıkarak. Gülümsedim ve
"Sende" dedim.
Apartmanın önüne geldiğimizde anahtarımla kapıyı açtım ve beraber apartmana girdik. Asansöre ilerleyip bindik ve bizim kata bastık.
Dairemizin önüne geldiğimizde zili çaldım. Nisa kapıyı kaşları çatık bir şekilde açtı."Neredesin sen? İki saattir seni arıyor..." abimi gördüğünde azarı yarım kalmıştı. Abime şaşkınca baktı. Tanımaya çalışıyor gibiydi. Eee görmeyeli 2 yıl olmuştu. Hatırlamasa şaşırmazdım ama o beni yanılttı.
"Mustafa abi?"dedi aynı şaşkınlıkla. Daha sonra abime gözlerini diktiğini fark etti ve gözlerini yere indirdi. Abimde gözlerini kaçırmıştı. O ların bu haline gülümsedim. Nisa
"Buyrun, geçin." Diyerek bizi daha doğrusu abimi içeri buyur etti.
"Yok ben girmeyeceğim sadece Ravza'yı bırakmaya geldim."dedi ve bana dönüp sarıldı.
"Hadi Allaha emanet. Bir şey olursa ararsın."dedi ve elime telefon numarası yazan bir kağıt turuşturdu. Daha ben cevap veremeden merdivenlerden indi. Arkasından sessizce.
"Allaha emanet."diye mırıldandım. Nisaya baktığımda oda merdivenlere bakıyordu. Ona gülümseyip ayakkabılarımı çıkarttım ve içeri girdim. Hayret sesi çıkmıyordu. Ben feracemi çıkartır çıkartmaz beni laşırtmadı ve kolumdan çekerek salona soktu. Bir yandan da.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Bir Ömür Sev Beni
Novela JuvenilRavza Korkmaz, 19 yaşında tesettürlü bir genç kızdır. Hayatını islama göre yaşamaya çalışıyordur. Çevreden sessiz ve sakin görünsede çok hareketli ve eğlencelidir. Sinirli bir yapısı olsada genelde etrafına yansıtmaz... Kerim Karayel, 24 yaşında müs...