~ 5. BÖLÜM ~

5.9K 317 33
                                    

Alya Koçer

" Seni Seviyorum. Ve bunu kimse değiştiremeyecek. Senin için değişeceğim görürsün! " deyip depodan çıktı. Ne kadar değişebilirdi ki? Değişsede onu sevmeyecektim. Sinirle gözlerimi devirdim. Poyraz yanıma yaklaştı.

" Patron yarın dövüş var katılacak mısınız? " diye sordu. Dövüşü unuttuğumu fark ettim. Hızla başımı salladım.

" İki adam al gel " dedim etrafta gözlerimi gezdirirken. Başını sallarken deponun çıkışına ilerledim. Çıktığım gibi birine tosladım. Sinirlenirken kaşlarım çatıldı. Bunun burada ne işi vardı? Beni mi takip ediyordu?

" Burada ne işin var? " diye tısladım. Gözleri etrafta gezinirken sinirle soludum.

" Göremeyince peşinden geldim. " deyince istemsizce göz devirdim.

" Yürü! " deyip ittirmeye başladım. Timuçin'i ne kadar uzak tutmaya çalışsam da olmuyordu. Deponun önündeki arabama bindim. Timuçin yan koltuğuma geçti.

" Yine Bora mı? " diye sorduğunda bıkkınlıkla başımı salladım. Arabayı çalıştırıp hızla okula sürmeye başladım.

Okulun bahçesine girince arabayı park ettim. Timuçin arabadan indiğinde kapıyı açıp yavaşça indim. Arabayı kitleyip ilerledim. Bahçedeki banklardan birine oturdum. Irmak koşarak okuldan çıktığında gözlerim üzerindeydi. Beni görünce koşarak yanıma geldi.

O ağlıyor muydu? Yavaşça ayağa kalktım. Bu kızı kim ağlatmıştı? Bana sarıldığında bir an kasıldım. Onu kendimden ayırıp tekrar banka oturdum. Yanımı işaret ettiğimde hızla oturdu. Hıçkırarak ağlıyordu.

" Niye ağlıyorsun? " dedim soğuk bir ses tonuyla. Sinirlenmemek adına derin bir nefes aldım.

" G-Gül. Sen gittikten sonra beni sıkıştırdı. B-Birkaç kişiyle b-bana saldırdılar. " dediği anda kaşlarım çatıldı. Timuçin'in yanımıza yaklaştığını fark ettim. Gelmesi beklerken planım hazırdı.

" Telefonunu ver. " dedim hızla. Cebinden telefonunu çıkarıp elime bıraktı. Poyrazın numarasını tuşlayıp kulağıma götürdüm. İkinci çalışta açtı.

" Poyraz çantamı ve Timuçin'in arabasını okula getir. Beş dakikaya burada ol. " deyip telefonu kapattım. Telefonunu ona verip ayağa kalktım. Timuçin'e dikkatle baktım. Irmak'ı işaret ettiğimde kolundan tutup kaldırdı. Okula doğru ilerlediler.

Poyraz'ın arabası okulun önünde durduğunda bakışlarım ondaydı. Hızlı adımlarla yanıma geldi. Çantamı ve arabanın anahtarını aldım. Çantamı sırtıma taktım. Poyraz'a gitmesini söyleyip okula girdim.

Gül'ün sinirle bir yere baktığını gördüğümde sırıttım. Bakışlarını takip ettiğimde içimdeki gülme isteğini bastırdım. Timuçin'le Irmak öpüşüyordu. Daha doğrusu Irmak öylece duruyordu. Yavaşça Gül'ün yanına yaklaştım. Arkasına geçtiğimde bile beni fark etmedi. Kulağına doğru yaklaştım.

" Sensiz mutlu. Seni sevmiyor. Bak seni umursamıyor. Senden nefret ediyor. " dediğimde onlara doğru bir hamle yaptı. Kolundan tuttuğum gibi koridora çektim. Kıskançlık yüzünden okunuyordu.

" Timuçin'i istiyor musun? " dedim sırıtarak. Beni birazcık bile tanıdıysa bir şey isteyeceğimi anlamalıydı. Hızla başını salladığında daha çok sırıttım. Düşünmeden hareket etmemeliydi.

" Ne istiyorsun? "

" Akşam sana mesaj atacağım mekanda olacaksın. Timuçin sarhoş olacak. Gerisi sana kalmış. " dediğimde gözleri parlamıştı.

BEYAZ SUÇ Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin