~ 62.BÖLÜM ~

1.2K 72 11
                                    

Urza Keskin

Arabama bindiğimde Mesih kendi arabasına binmiş ve gitmişti. Arabamı hızla çalıştırıp peşine takıldım. Benim peşimden Merih gelirken bardan uzaklaştım. Kaya'nın kim olduğunu elbet öğrenecektim. Gaza biraz daha yüklenirken telefonum çaldı. Mesih arıyordu. İleride onu görüyordum.

" Urza adamlarına gerek yok. Seninde gelmene gerek yok. " Gözlerimi devirdim. Benim işlerine karışmamı istemiyordu. Karışmak hoşuma gitmiyordu zaten! Kendi kendime sinirlenirken gaza biraz daha yüklendim. Arabam yüksek bir ses çıkardığında elimde olmadan sırıttım.

" Tamam ama yine de geleceğim. " Telefonu kapatıp Poyraz'a ve adamlarıma geri dönmesini söylediğim bir mesaj yolladım. Telefonu yan koltuğa tekrar atıp gözlerimi önüme diktim. Artık Mesih'in tam arkasındaydım. Elimde olmadan bu işin sonunu düşündüm.

İkimizde kötüydük. Belki de kötü demek yanında az kalıyordur. Benim öyle olmak için çok nedenim vardı. Onun da benim gibi nedenleri vardı. Aslında her şey yeni başlıyordu. Daha yapacak çok şey vardı. İlk önce barımda gezen ve şuanda da peşimde olan kişinin kim olduğunu bulacaktım. Gözlerimiz kesiştiğinde kaşlarımı çattım. Hızla yanımdan geçtiğinde gözlerimi devirmeden edemedim. Onun da kim olduğunu öğrenecektim ama şuan Mesih'i bu kadar endişelendiren kişiyi öğrenmeliyim. Telefonum tekrar çaldığında bir küfür mırıldandım. Yan koltuktaki telefonumu alıp kim olduğuna bakmadan açtım. Uraz'ın sesini duyduğumda çatılan kaşlarım normal haline döndü.

" Urza neredesin güzelim? Bardayım seni almaya gelmiştim. " Soldan devam ederken derin bir nefes aldım.

" Neden beni almaya geldin? " Şuan gözlerini devirdiğine eminim. Sırıtırken Mesih'in barının önüne gelmiştik. Yavaşlarken Uraz'ı dinledim.

" Kardeşimle zaman geçirmek istiyorum. Hem seni biriyle tanıştıracağım. " Arabayı kapının önünde durdurduğumda kaşlarımı çatıp arabadan indim.

" Kimle? " diye sorarken Mesih'in peşinden içeriye girdim. Çatışma sesleri gelirken silahımı belimden çıkardım. Silahımın emniyet yerini pantolonuma bastırıp ittirdim. Emniyeti açtığımda Uraz konuştu.

" Nerdesin sen? Silah sesleri geliyor. Bende bunu kime diyorsam. " Son cümlesini mırıldanarak söylemişti. Sırıttığımda biri Mesih'e silah tutmuştu. Ben koridorda olduğum için beni görmüyordu. Silahımı kaldırıp nişan aldım. Kulağının tam üstünden giren mermiyle yeri boyladı.

" Abi işim bittiğinde ararım. " Telefonu kapatıp ceketimin cebine yerleştirdim. Mesih bara girdiğinde peşinden bende girdim. Mesih önüne gelen herkese sıktığında gözlerimi devirdim. Bu kadar sinirli olmasını kime borçluyduk? İki adamıda ben vurduğumda barda Mesih'in adamları dışında kimse kalmamıştı.

" Kim bunlar? Sadece piyon mu? " diye soran Mesih'e baktım. Yanındaki adamına söylüyordu.

" Sadece piyondu abi. Kaya da yukarıda , kardeşinizin yanında. "

Mesih bir şey demeden bana döndüğünde bakışlarımız birleşti. Kolumdan tutup ilerlediğinde peşinden ilerlemek zorunda kaldım. Bar kısmından çıkıp yukarıya çıkan demir kapıya ulaştık. Kapıyı cebinden çıkardığı anahtarıyla açarken silahımı belime yerleştirdim. Kapı açıldığında geçmem için bana baktı. Bir şey demeden içeriye geçip kalan merdivenleri tamamladım.

Elis'in sesini duyduğumda ilerideki aralık kapıya ilerledim. Mesih benden önce davranıp içeri girdiğinde yavaş adımlarla peşinden girdim. Elis kendinden geçmiş bir şekilde duvarın kenarında oturuyordu. Mesih odanın ortasında durduğunda Elis'i tekrar inceledim. Bir şeyler mırıldanıp kafasını iki yana sallıyordu. İki metre uzandığında biri yere eğilmiş onunla konuşmaya çalıyordu. Adamın bakışları Mesih'e kaydığında ayağa kalkıp dışarı çıktı. Mesih yere eğildiğinde Elis bağırmaya başladı.

BEYAZ SUÇ Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin