~ 23. BÖLÜM ~

2.4K 154 29
                                    

Alya Koçer

" Bu defa gitmene izin vermeyeceğim! Benimle geliyorsun  " dedi dişlerin arasından. Kolumu çekiştirmeye başladı.

Poyraz bana doğru gelince umursamazca başımı salladım. Başını sallayıp adamlarımın yanına gitti. Başımı Efe'ye çevirdim. Şuan yeşilleri sinirlendiğinden dolayı koyulaşmıştı. Bu benim pek umurumda değildi. Birden bana döndüğünde göz göze geldik.

Dudağı yukarı kıvrılırken gözlerimi devirdim. Beni arabasına bindirdi. Bir şey demeden kapımı kapattı. Kendi yerine geçip arabayı çalıştırdı. Adamları gelmiyordu. Kaşlarım çatıldı.

Ormanlık bir yerde durunca bakışlarımı ona çevirdim. Bu zamana kadar hiç konuşmamıştık. Bir şey sormak için ağzımı açmışken arabadan indi. Gözlerimi devirip peşinden indim. Yanına gittiğimde yeşilleri bana döndü. Eli arkasına gitti. Silahını çıkarınca kaşlarım çatıldı. Emniyeti açıp silahı kalbine doğrulttu. Elimi alıp silahı tutmamı sağladı.

" Eğer benim olmayacaksan vur!  " dedi gülümseyerek. Onu vurmamdan korkmuyordu. Elim tetiğe gittiğinde dikkatle bana baktı. 

" Beni seviyor musun? " dedim fısıltı gibi çıkan sesimle. Gülümsedi.

" Gittiğim günden beri hiç aklımdan çıkmadın. " dediğinde içten içe gözlerimi devirdim. Senden alınacak bir intikamım vardı. Hep işime yarayacak şekilde konuşuyordu.

" Seviyorum. " dedi gözlerime bakarak. Dudaklarımı zorlayarak yukarı kıvırdım. Silahı indirip arabanın üstüne koydum. Ona döndüğüm gibi sarılmasıyla öylece durdum.
Kolları uzaklaşırken ifadesizce yüzüne baktım. Yüzümü dikkatle inceleyip bana yaklaşmaya başladı. Dişlerimi sıkarken kulağıma eğildi.

" Seni seviyorum. " deyip kulağımın altından öptü. Elleri belimdeyken uzaklaştı. Öptüğü yeri silmemek için bir süre kendimle savaştım. Belimdeki elimden biriyle elimi tuttu. Elimi kalbinin üstüne götürdü. Biraz durdum. Çok hızlı atıyordu. Gözlerimi gözlerine diktim. Dudakları yukarı kıvrılırken elimden tutup arabaya bindirdi.

Kapımı kapatıp arabanın önünden dolaştı. Silahı beline yerleştirip arabaya bindi. Arabayı çalıştırıp geri dönmeye başladı. Fazla uzaklaşmamıştık.

Deponun önüne geldiğimizde arabayı park edip indi. Bende kapıyı açıp arabadan indim. Depoya ilerledim. Efe yanıma gelip elimi tuttu. Rahatsız olsamda belli etmedim. Önüme dönüp ilerlemeye başladım. Daha fazla dayanamayıp elimi çektim.

Adamlarım anlamayan bakışlar atıyordu. Poyraz ise sırıtıyordu. Yeni kurbanım olduğunu anlamıştı. İçeri geçtiğimizde Merih ve Mert yorgun bir şekilde koltuklarda oturuyorlardı.

Yanlarına ilerlerken bakışları beni buldu. Arkama kısa bir bakıp atıp ikisininde tek kaşı havaya kalktı. Omuz silkip kendimi koltuğa bıraktım. Efe'ye baktığımda yanıma oturmuş ifadesizce onlara bakıyordu.

" Merih ve Mert " dedim elimle göstererek. Başını sallamakla yetindi. Efe'yi gösterdim.

" Efe " dedim düz çıkan sesimle. Efe bana kısa bir bakış attı.

" Sen Arat'ın oğlu değil misin? " dedi Merih'e bakarak. Merih umursamazca başını salladı. Efe bana bakınca omuz silktim. Mert'e baktığımda Efe'yi süzüyordu. Efe ayağa kalktığında ona baktım. Eğilip yanağımdan öptü.

" Ben gidiyorum sonra görüşürüz. " dedi başımı sallaakla yetindim. Merih ve Mert kaşlarını çatmış bize bakıyordu. Efe onlara dönüp başıyla selam verdi. Bana son bir bakış atıp depodan çıktı.

BEYAZ SUÇ Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin