BEYAZ SUÇ

~ 63. BÖLÜM ~

Genç adam karşısındaki locaya gözlerini dikmiş bakıyordu. Kadının onu fark ettiğini bilmiyordu ve gözlerini bir saniye bile üzerinden çekmiyordu. Kadınla göz göze geldiği an duraksadı. Kadın kaşlarını çattığında ifadesiz bir şekilde yanındaki kıza döndü. Yanındaki kız ağzını yayarak bir şeyler anlatıyordu ama onu dinlediği söylenemezdi.

" Defol. "

Adamın sert sesiyle kız irkilsede bir şey söylemeden yavaş adımlarla uzaklaştı. Genç adam izlendiğini fark ettiğinde bakışlarını etrafta gezdirdi. Korumalardan bir çoğu ona bakıyordu. Genç kadının ayaklandığını gördüğünde içkisinden bir yudum daha aldı. Kadın bardan çıktığında iki adamı genç adama yaklaşmaya başladı. Genç adam içinden küfür ederken ifadesizce adamlara baktı.

" Zorluk çıkarmadan bizimle gel patron bekliyor. " dedi sertçe. Genç adam derin bir nefes verirken yavaşça ayağa kalktı. Kadının adamı ilerlemesi için bekledi. Önden de diğer adamı gidiyordu. Bardan çıkıp patronun ofisine girdiler. Bir adamı dışarıda kalırken diğeri genç adamla içeri girmişti. Kadın ifadesizce gözlerini genç adamın üzerinde gezdirdi. 

" Çıkabilirsin. " Genç kadının adamı dışarı çıkarken genç adam önündeki koltuklardan birine oturdu. Kadın kaşlarını çatarak ona baktı. 

" Babanı öldürdüğüm için mi etrafımdasın? " dedi umursamaz bir ses tonuyla. Genç adam yerinde yayılırken kaşlarını çatmıştı. 

" Kim bilir? " dedi alaycıl bir ses tonuyla. Onu öldürmek istiyordu. Acı çektirmek istiyordu ama acı çekmeyeceğini de biliyordu.

Urza Keskin

Kaşlarımı çattığımda yüzünde eğlenen bir ifade oluştu. Elimin altındaki dosyada gözümü gezdirdim. Sınırlarımı zorluyordu.

" Söylesene babanın öldüğünü duyduğunda ne yaptın? " dedim yüzünü incelerken. Gözlerinde ifadeden sinirlendiğini anlamıştım. Koltuğumda biraz daha yayıldım.

" Duymak istediğine emin misin?! " Dişlerinin arasından konuşmasıyla sırıttım. Onun hayal ettiği şeyleri başkasına yaptığıma emindim. Peki onun midesi kaldırır mıydı? 

" Duymak istemeseydim sormazdım. " dedim sert bir ses tonuyla. Hırıltılı bir nefes aldığında kapı açıldı. Mesih'in bakışları beni bulurken karşımdaki adama da kaymıştı. Kaşlarını çatarken ona bakmaya devam ettim. İki gündür onu görmemiştim. En son kardeşiyle ilgileniyordu. Bakışlarım ikisi arasında gidip geldiğinde Mesih'e baktım. 

" Bir şey mi oldu? " diye sorduğumda sert bakışları adamdan bana döndü. 

" Konuşacağız. " dediğinde başımı sallamakla yetindim. Demir ayağa kalkarken sırıtarak Mesih'e bakmaya başladı. Kaşlarım çatılırken bana döndü.

" Konuşuruz kaçtım yok. " deyip göz kırptığında ifadesizce suratına baktım. 

" Senin o gözünü sikerim! " diye bağırıp kafa atan Mesihle ayağa kalktım. Demir iki adım gerilemişti. Sinirli bir şekilde Mesih'e yumruk attığında Mesih etkilenmemiş gibiydi. Karşılık olarak Mesih yumruklarını suratına indirdi.

Mesih'i kolundan tutmaya çalıştığımda beni itip yumruklarını Demir'e indirmeye devam etti. Mesih'in küfrederek ona vurmaya devam etmesiyle Poyraz ve Cenk içeri girdi. Mesih'i tutmaya çalıştılar. Mesih ayağa kalkıp karnına tekme attığında Demir iki büklüm olmuştu. İfadesizce onları izliyordum. Mesih sakinleşirken Demir gülerek karnını tutmaya çalışıyordu.

" Bir de gülüyor suratını siktiğim! " Tekrar karnına tekme attığında Poyraz'a Demir'i işaret ettim. Hızla Cenkle beraber Demir'i kaldırdılar. Ofisten çıktıklarında Mesih'e ilerledim kapıya bakıyordu. Yanına yaklaştığımda bakışları bana döndü.