SAVAŞIN LORDLARI 10. BÖLÜM
"Bu adamı bulmanı istiyorum. Kısa zamanda bana getir."
Kim Sa A, KangTa'nın önüne koyduğu kağıda baktıktan sonra "Charmander mi? Ne biçim isim böyle? Pokemon topundan çıkmış gibi" dedi, profili verilen kişi yirmilerinin ortasında genç bir adamdı.
"Altı yedi yıl önce ülkedeki hastaneler hariç ülkedeki tüm kamu kurumlarının bilgisayarlarına siber saldırı düzenlemiş ve bilgisayar ekranlarında dakikalarca anime karakteri Charmander'in resmi kalmasına sebep olmuştu. Bilgisayar uzmanları anında müdahale etmeye çalıştı ama onlar için o resmi kaldırmak çok zor olmuştu. Charmander lakabı da oradan geliyor. O günden sonra ülkenin en ünlü hackerlarından"
KangTa'nın verdiği bilgiler üzerine Sa A dudağını büktü "İlginç" diye sayıklandı. Charmanderin bulunabileceği adreslere bakarken "Patron, Kore'de yeniyim biliyorsun. Bulmam biraz zaman alabilir"
"Önemli değil" dedi KangTa. Aslında Charmander'in bulunması önemliydi ama Sa A'nın çok zamanını almayacağını biliyordu. Kim Sa A asla kaybolmazdı ilk defa gittiği bir yerde bile yolunu bulurdu. Bu konuda genç kızın içgüdülerine güveniyordu içi rahattı. Cebinden KIA Sportage anahtarı çıkarıp kıza uzattıktan sonra, "Adresler navigasyona yüklendi" dedi. "Gerisi sende genç bayan"
Sa A gülümseyip "Lordum, siz bir şey istersiniz de ikiletir miyim?" diyerek anahtarları aldı. Son lokmasını da ağzına atıp geceden hazırladığı sırt çantasını kaptığı gibi çıktı. Anahtarı cebine koyduktan sonra asansörün çağrı düğmesine basıp çantasındakileri yokladı. Şapka, gözlük, akıllı saat, susturucu ve birkaç ıvır zıvır daha, her şey tamamdı. Tedbirsiz dışarı çıkmamaya özen gösterirdi, bu yüzden sırt çantası hep yanındaydı. Asansöre bindiğinde kıyafetini kontrol etti, belindeki, koyu yeşil pantolonun kemerine sabitlenmiş silahın ve ayak bileğine taktığı bıçağın görünmediğine emin oldu. Siyah spor atletinin üstüne giydiği kahverengi kareli gömlek dışarıda dolaşan sıradan insanlara karışması için kolay bir yol olacaktı. Gece görevleri veya kırsal alana çıkılması gerekmedikçe tamamen siyah giyinmekten kaçınıyordu. Çünkü bazen siyah, diğer tüm renklerden daha fazla göz alıcı olabiliyordu ve yüz hatlarının daha çok akılda kalmasını istemezdi. Gizliliği ve fark edilmeden hareket etmeyi esas aldığından kıyafet seçimine hep dikkat ediyordu.
Aracına bindiğinde bir süre navigasyon cihazıyla oyalandı. KangTa'nın kendisine verdiği kağıtta Charmander'in bulunmasının olası olduğu üç adres yazılıydı. Sa A adreslerden şehrin kenar mahallelerinden birinde olan bir depoyu seçerken "İlk baktığım yerde olursan iyi olur ufaklık" diye söylendi. Ardından motoru çalıştırıp yola çıktı. Bir bilgisayar faresiyle köşe kapmaca oynayarak kaybedecek zamanı yoktu.
Şehirde yeni olduğu için hangi yolların kapalı olduğunu, trafiğin nerelerde yoğun olabileceğini kestiremiyordu ama yine de beklediğinden hızlı varmıştı adrese. Arabasını birkaç sokak arkaya park edip çantasını açtı. Şapkasını kafasına geçirdikten sonra silahının susturucusunu cebine koyup araçtan çıktı. Çatışmaya girmeye ihtimal vermiyordu ama yine de yerleşim yerinde oldukları için tedbir amaçlı susturucusunu almıştı. Depoya yaklaşırken temkinliydi, "Lanet sanal kafalar! Her yeri de kamerayla donatmışlardır" diye söylenirken yakındaki bir binanın gölgesinde kamufle olup gelen gideni izlemeye koyuldu.
Dakikalar sonra deponun kepenklerinin hafifçe yukarı kalktığını ve geleni aldıktan sonra tekrar kapandığını gördü. Önden giriş zor olacaktı, arka kapı ihtimaline de olanak vermiyordu muhtemelen kilitli ve önüne eşyalar yığılarak kullanılamaz hale getirilmişti. Bulunduğu yerden çıkıp çevredeki binaların arkasından dolaşmaya başladı. Sanayi bölgesi olan bu yer çoğunlukla terk edilmiş gibiydi. Yapılar eski, bakımsız ve çok sessiz görünüyordu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Savaşın Lordları
AcciónSiyah Porsche'un hızı 200'ü bulmuşken 89. otoyolun batısındaki eski köprüye yöneltmişti. Sürücü koltuğundaki kadın, köprünün sonunda kendisini bekleyen tehlikenin farkındaydı ama girmekten başka seçeneği yoktu. Yaklaşık 250-300 metre arkasında, kend...