LoW 84

796 55 213
                                    

SAVAŞIN LORDLARI 84. BÖLÜM

"Bir evlat daha kaybedemem WooHyun, bana bunu yapma." Choi KangTa korkuyla bembeyaz kesilmişti, bir şeylerin ters gittiğini anlayıp yanına gelen Hyomin'e, "WooHyun'ın yerini tespit ettir" talimatını verdi. Kadın, ikiletmeden telefonunu eline alıp sırayla hem istihbaratı hem Charmander'i aradı.

Aynı akşam Kim Sa A fotoğraf çekmeye çıkmak için hazırlanmış, kamera çantasına geceye uygun lensini seçip koymuşken çantayı kapatmıştı. Aynanın karşısında montunu giyip müzik dinlemek için kablosuz kulaklığını taktığı sırada telefonu çaldı. Kulaklığa dokunup açtı.

"Kim Sa A her neredeysen fırla WooHyun'ı bul."

Sa A daha dinlerken kamera çantasını yere atmıştı bile, "Nerede?" Komutan'ın ses tonu Woohyun'ın tehlikede olduğunu anlamasına yetmişti. Bir yandan ayakkabısını hızlıca ayaklarına geçirmiş, dolaptan yedek silah şarjörlerini alıyordu.

"Ekipler yer tespit etmek üzere."

"Tamam çıktım." derken çoktan kapıyı çarpmış olan kısa saçlı kadın ajan, koridora geldiğinde gördüğü şeyle hızla silahına davrandı. "Evin kapısı açık kalmış" diyerek KangTa'ya bilgi verdi. Adım adım karşı daireye yaklaşırken temkini elden bırakmıyordu. "Kontrol ediyorum."

Koridorda kimsenin olmadığını ve asansörlerin uzak katlarda beklediğini görünce arkasının sağlam olduğuna kanaat getirip dikkatle kapıya yaklaştı. Endişeleniyordu ama dikkatsiz davranamazdı. Başta Woohyun için. Duvara sırtını dayayıp içeriden gelecek herhangi bir atışa karşı siper aldıktan sonra araya ayakkabı takılan kapının biraz daha aralanması için boşta olan eliyle ittirdi. Diğer elinde silahını hala sıkı sıkı tutuyordu.

Kapı hareketlendiği halde içeriden ses ve hareket tespit etmemişti. Pustuğu duvar dibinden ayrılıp içeri girdi ve girmesiyle duvar dibine yığılı kalmış Woohyun'ı fark etmesi bir oldu. Yanına koştu. "O burada." Başı duvara yaslı ve boynuna gömülmüş haline şahit olmak kalbinin korkuyla atmasına neden olmuştu.

Silahını tuttuğu eli şimdi de dairenin içine tutup gelecek herhangi bir tehlikeye karşı tetikte olurken boştaki eliyle nabzını kontrol etti. "Nabız zayıf, bilinç kapalı." Sa A dönüp dış kapıyı kapatırken, "Ortamın güvenliğini sağlıyorum" diyerek Komutan'ına kısık sesle rapor geçti. İçindeki korkuya rağmen hiçbir adımı gecikmiyordu, evin tüm odalarını gezmeye başladı. Planını çok iyi bildiği evin tüm köşelerinin boş olduğuna hızla emin oldu. "Temiz." Silahını kabzasına takıp koşarak WooHyun'ın yanına gelmişti.

İki eliyle yüzünü tutup bir iki defa seslendi. "WooHyun! WooHyun-ah." Sarsmıştı ama kıpırdanma yoktu. Elleri yakasına gitti, gevşeyen kravatını tamamen çıkardı ve gömleğinin üst düğmelerini açtı. Ayağında teki kalmış ayakkabısını da çıkardı. Dolaşımını rahatlatması için çorabını ve kemerini çıkardı. Ceketini de çıkardıktan sonra arkadan kol altlarından kavrayıp ağır bedeni evin içine çekti. Bir yandan da Komutan'a konuşuyordu. "Açık yarası yok. Darp izi kontrol ediyorum." Şimdi adamın uzun bedeni boylu boyunca zemindeydi.

"Kalp atışlarını takip et."

Komutan bunu söyler söylemez kolundaki akıllı saati çıkarıp WooHyun'ın koluna takan kısa saçlı kadın, telefonundaki sağlık uygulamasını açıp ekranı da önüne koymuştu.

KangTa hemen ofisle bağlantıda olan Hyomin'e işaret verdi. "Char'a söyle verileri takip ettirsin, hem benimle hem doktorla eş zamanlı paylaşın."

Kim Sa A nazikçe başını tuttu. Ensesini, kulak arkasını, yüzünü, boynunu, bu sefer parlak ışıkta bir defa daha kontrol etti. Eğer kaslarına bu kadar hakim olmasa içindeki korkuyla elleri zangır zangır titrerdi ama şimdi zihnine tüm gerginliği ihtimaller ve olası kurtuluş varyasyonları olarak hücum ediyordu. Dilin geriye kaçmaması için başını yan çevirip bıraktı ve gömlek düğmelerini açtı. Gövdesinde hızlıca göz gezdirdi, hafifçe yana çevirip böbrek üstlerinde bir iz olup olmadığına baktı. Yine belirgin biz iz yoktu. "Sana ne oldu böyle?" diye söylendi.

Savaşın LordlarıHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin