89.Bölüm

1.2K 43 3
                                    

Luis'in, "Hayıy, onu almayın," uyarısından sonra, nikah şekerlerinden vazgeçtik. Bayağı sıradan olurdu yoksa. 

Luis'in yanaklarını sıkıp, "Yardımların için teşekkürler Küçük Bey," dedim. Annesinin söylediğine göre, 'Küçük Bey' lafını hiç sevmiyormuş. Hatta bunu söyleyenleri dövdüğü bile oluyormuş. En fazla beş yaşında ama her şeye de yetiyor!

Yanaklarını şişirip, "Bana öyle deme!" uyarısında bulundu. Küçücük yüzü anında kızarmıştı bile. Küçük Bey, ne olacak.

V: "Tamam tamam. Şimdi seni annene götürmeliyim. Daha bir sürü işim var. Malum, yarın evleniyoruz."

Lu: "Çok güzel gelin ol tamam mı? Koluma giydiğinde heykesin gözü üstümüzde olsun."

Ufak bir kahkaha atıp, "Sende çok yakışıklı ol. Kucağımdayken herkes bize baksın," dedim. Bu boyla, koluna girecek değildim herhalde. Düğün günümde rezil olmak istemiyorum.

Lu: "Tamam."

Yanağına kocaman bir öpücük kondurup, yolun karşısında bizi bekleyen annesine baktım. Şimdi ayrılık vaktiydi. Tanışalı bir güncük olmasına rağmen, bir parçam gibi olmuştu Luis. Kesin kararım da; kızım olursa, Luis'le ilişkilerinin olmasıydı. Tabii önce büyümesi gerek.

Yolun karşısına geçtiğimizde, Delma'yla biraz konuştuk. Yarın, o da gelecek düğünümüze. Hemde en ön sırada olacaklar. Bu gece de, Angieler geliyor. Düğünüm muhteşem olacak! 

Delma'ya ve Luis'e sarıldıktan sonra, oradan ayrıldım. 

Yürürken, çantamdaki telefonumu bulmaya çalışıyordum. Diego ve Leonel'le çok acil konuşmam lazım. Tomás'ta buraya gelecekmiş, düğünüm için. Yarın da, onunla konuşacağım. 

Nihayet telefonumu bulabildiğimde, rehberde Diego'nun adını buldum ve aradım. İşte başlıyoruz...

Birkaç çalıştan sonra açtı. "Alo, Violetta?"

V: "Diego? Merhaba."

D: "Merhaba. Ne oldu? León sana bir şey mi yaptı yoksa?!"

V: "Hayır. Sadece... seninle konuşmam lazım. Leonel'e ulaşabilirsen, çağırır mısın?"

D: "Ne konuşacaksın ki?"

V: "Telefonda olmaz. Gelebilir misin? Ve Leonel'e ulaşabilir misin?"

D: "Tabii ki. Yanımda zaten. Nereye gelelim?"

V: "Studio'nun oradaki parka."

D: "Tamam. Görüşürüz."

V: "Görüşürüz."

Telefonu kapattığımda, ne konuşacağımı unuttum! Ne konuşacaktım ben?! Ne diyebilirdim ki onlara?! 'Geçmişte aramızda bazı durumlar olmuş olabilir. Şimdi evleniyorum, yolunuza gidebilirsiniz,' mi?! Ah, çok aptalım! 

~

León'dan;

Yarın evleniyorduk işte... Yaşanan onca şeye rağmen, hala birlikteyiz. Hatta her şeyi unutup, yolumuza bakıyoruz. En çokta buna seviniyorum. Canım'la, bir ömür boyu... Umarım bir aksilik çıkmaz.

Şu an yerimde bile duramıyorum! 

Mekanı hazırlayamadık daha ve yarın evleniyoruz! Üstelik, masaların üstlerine isimler de yazılacak. Ama önce, seyirci bölümünü hazırlamamamız lazım. Yeminlerimizi ederken, bizi izleyecekler. Sonra da kutlamanın olacağı yere gidilecek, akşama kadar da eğlenilecek. 

Yatağımızı bile hazırladım! Her ne kadar, 'ayda bir kez' kuralı koysak da, yarın önemli bir gün! Evleniyoruz ya hu! Yarın olmayacakta ne zaman olacak? İstemezse de, zorla olur. O kadar.

♪ ♫ GEÇMİŞİN İZLERİ ♫ ♪ |2.KİTAP|Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin