Hikayem sonunda bittiğinde göz yaşlarımı tutarak Sasuke'ye baktım. Biraz şaşırmış görünüyordu.
''O Uchiha öldü mü? Onu tanıyor muydun? Uchiha Shisui'yi?'' Sormamın yanlış olduğunu biliyordum ama yine de sormak zorunda hissediyordum kendimi. Çünkü bana yardım edenlerden bir tek onun ismini biliyordum.
''Evet, tanıyordum. Abimin en yakın arkadaşıydı. Ve öldü.''
Bu gerçekten kötüydü. Sasuke biraz rahatsız olmuş gibiydi. Soğuk bakışlarından nefret akıyordu.
''Abin için zor olmuş olmalı.'' Sesim kısık çıkmıştı. Her ne kadar konuyu kapatmak istesemde sanki bunu söylemek zorundaymış gibi hissediyordum.
Sasuke uzun süredir karşıda tuttuğu bakışlarını yavaşça bana yöneltti. Derin bir nefes aldı. Sanki bir şeyler söylemeye kendini hazırlıyordu.
''Shisui'yi öldüren abimdi. Abim Uchiha İtachi, clanımızı katleden kişi.''
O anda iliklerime kadar titredim. Sasuke'nin abisi miydi tüm bunları yapan? Konaha'nın en güçlü clanını yok eden, Sasuke'nin sevdiklerini, arkadaşlarını ve en önemlisi ailesini katleden... Bunu kendi anne ve babasına nasıl yapmıştı? Neden Sasuke hayattaydı?
Bende bir clanı yok etmiştim. Sasuke beni abisi gibi görüyor muydu? Abisinin geçerli nedenleri var mıydı? Kendimi İtachi'yi anlarken bulduğumda hızlıca kafamı iki yana salladım ve bunun aynı şey olamayacağını düşündüm. Hangi sebepten insan en yakın arkadaşını öldürürdü?
Bu sefer kendimi Sasuke'nin yerine koydum. Kendi öz abimin bunu yaptığını düşündüm. Ne hissetmeliydim? Perişan, nefret dolu?
Bir şey söyleyemeyeceğimi anladığında ayaklandı. Ben hala şoku üstümden atamazken elini bana uzatıp dikkatimi dağıttı.
''İkimizin de kötü anıları var ha?'' Yüzünde çok çok ufak bir tebessüm oluşup söndü. Bu buruk bir tebessümdü.
Bana uzatılmış eli tutup ayağa kalktım. Yemekten kalanları sepete doldurdum ve beni bekleyen Sasuke'nin yanına gittim.
Biraz yürdükten sonra sonunda cesaretimi topladım ve sordum.
''Beni de abin gibi mi görüyorsun?''
''Seni neden abim olarak göreyim sen bir kızsın.''
Elimi alnıma götürdüm, ''Bunu demek istemediğimi biliyorsun.''
''Öyleyse açık konuş,'' dedi beni delip geçen bakışlarıyla.
''Bir clanı yok ettiğimi biliyorsun. Nedenlerim olsun ya da olmasın. Abinde bunu yaptı. Onunla benzediğimizi düşünüyor musun ya da hiç düşündün mü?''
Ellerini cebine attı. Ben soruyu sorup sormamakta bu kadar kararsızken onun sanki her zaman duyduğu şeylermiş gibi davranması açıkçası beni rahatlatmıştı.
''Benzediğinizi düşündüm fakat artık senin neden bunu yaptığını biliyorum. Bu seni onunla aynı yere koymaz.''
''Nedenini bildiğin için beni ayırıyorsun. Ya abinin de bir sebebi varsa-'' Neler söylediğim aklıma sonradan dank edince başımı bir yerlere vurasım gelmişti, ''B-ben ö-özür dilerim. Ah! Gelmişiz!''
Göz göze gelmemek için adımlarımı hızlandırdım. Kesinlikle bir aptaldım. O, bana bunları anlatıyordu ve benim söylediğim şey abisinin köklerini kurutmasının bir sebebi olabileceğiydi. Tam bir aptaldım.
Naruto ve Sakura dışarıdayken bizi görünce yanımıza gelmişlerdi. Sakura'nın bu yapışık halleri ilk defa işime yarıyordu. Gelir gelmez Sasuke'yi kolundan çekip içeri almış ve bana da öldürücü bakışlarını fırlatmayı unutmamıştı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Düşman
FanfictionEğer 7. takımın bir üyesi daha olsa nasıl olurdu? ''Hokage-sama kararınıza sonuna kadar saygılıyım fakat Team 7 biraz şey... Naruto ve Sasuke zaten anlaşamıyor biliyorsunuz, ayrıca Sakura onları idare edebilecek biri değil. Üstelik Misaki... Yani bi...