Tobi

903 66 17
                                    

Anbu'yu atlattığıma göre şimdi ne taraftan gitmeliyim? Ağacın en tepesinde çökmüş atrafa bakıyordum.

''Bu taraftan mı?'' dedim çenemi kaşırken. ''Yoksa bu taraftan mı?''

Narutoları bulmalıydım ama çoktan onları sezebileceğim yerin dışına çıkmışlardı. İç güdülerimi dinlemeliydim belki de. Hayır hayır, iyi bir fikir değildi. Nereye gideceklerini nasıl unutabildim kendime şaşıyordum. Batı mıydı? Hayır bu değil. Doğu mu yoksa?

''Hey, orada biri var!''

Aşağı bakınca bir kaç ninjanın beni işaret ettiklerini gördüm. 

''Kimsiniz siz!'' diye bağırdım aşağı.

''Asıl sen kimsin lanet olası!''

Nedense korkmuş görünüyorlardı. Zaten yaşlarıda 13-14 civarlarındaydı. Konoha'dan değillerdi.

''Size bir şey sormam lazım. Buradan geçen bir grup Konoha ninjası gördünüz mü?''

''Sorumuza cevap ver!''

Aşağı atladığımda hafifçe geri çekildiler. Yüzlerinden endişe okunuyordu.

''Bir grup ninja diyorum, gördünüz mü?''

Aralarından biri kunai çıkarınca gözlerimi devirdim. 

''Tamam söyleyeceğim, kim olduğumu bilmek istiyorsunuz değil mi? Ben bu ormanın lanetli hayaletiyim.'' Beyaz saçlarımın ve kırmızı gözlerimin yaptığı etki işe yaramış gibi görünüyordu. 

''H-hayaletlere inanmıyoruz! Ne sandın sen bizi!''

Kılıcımı çıkarınca yine gerilediler. Mührü kırıp kırmızı çakranın vücuduma yayılmasına izin verdim. Şeytani bir sırıtış dudaklarımda belirdi.

''Öyleyse sizi de lanetleyeceğim!'' 

''O-o o o taraftan gittiler!'' dedi çocuklardan biri doğuyu göstererek ve hepsi arkalarına bakmadan kaçtılar. Omuz silktim ve eski halime geri döndüm. 

Akarui'yi çağırma vaktiydi. Yükseldiğimi hissedince gülümsedim. Ama aklıma gelen şeyle kaşlarım çatıldı. Daha demin ben... Yani demek istediğim... Ne zaman böyle tiplere rastlasam, başıma hep bir şey geliyordu. Ah, kahretsin.

***

Sonunda bizim grubu bulduğumda canım çıkmıştı. Şaka yapıyorum tabii ki! Akarui bir tanedir. Hemen aşağı indim. Benim geleceğimden çoktandır haberleri vardı. Hinata, Shino, Kiba... Shikamarular son anda gelmemişlerdi ama yine de takım oldukça kalabalıktı. Aşağı indim. Akarui hala yukarıda uçuyordu.

''Sen nasıl geldin?'' diye sordu Sakura. Zafer işareti yaptım sadece.

''Bilgiler ne?'' diye sordum rastgele. Shino açıklamaya başladı. ''Sasuke'yi bulduk. Onun peşinden gidiyoruz. Gerçektende İtachi'nin peşinde,'' dedi.

Başımı salladım. 

''Yanında başkaları da var. Bunu da tahmin ettin,'' dedi Sakura. 

Suigetsu'yu alınca Sasuke'nin planını az da olsa anlamıştım. Diğerleri koştuğu için bende koşuyordum. Akarui'de tepeden takip ediyordu bizi. Kakashi-sensei el işareti çakıp bizi durdurunca önümdeki dal kırılmış aşağı atlamak zorunda kalmıştım.

''Ne olu- Akatsuki!''

Yukarıda turuncu maske takmış, Akatsuki pelerini giyen adama baktım. 

''Merhaba ben Tobi!'' dedi neşeli bir sesle. Biraz... fazla arkadaş canlısı değil mi? 

''Kitapta onun hakkında bilgi yok,'' dedi Kakashi-sensei.

DüşmanHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin