Deneme

949 76 28
                                    

Bu bölüm, yazarken çok eğlendiğim bölümler arasında :D Aslında dövüş falan yok ama ben eğlendim. Siz de eğlenin! ^.^

***

-Flashback-

''Bu ormanda ne işimiz var Tsunade-sama?'' 

''Sizi deneyeceğiz!''

Yanımda, Takım on, sekiz ve Sakura vardı. Toplam sekiz kişiydik ve ne yaptıkları belli omayan senseilerimiz artı Gai-sensei ile Tsunade-sama, bizi chunin sınavlarının yapıldığı ormanın başına getirmişlerdi.

''Bizi deneyecek misiniz?'' diye sordu Hinata.

''Tsunade-sama, bir hokage olarak oldukça boş zamanınız var galiba.'' Sırıtıken tam yanımdan geçen kunaiden son anda kurtulmuştum. Tsunade-sama elini yumruk yapmış, Kurenai-sensei'inin kollarından kurtulmaya çalışıyordu.

''Bunu keyfim için yapmıyorum!'' 

''Nedense bana öyle gel-'' Ağzımı kapatan ellerle sustum. Sakura bir yandan Tsunade-sama'ya gülüyor bir yandan da bana uyaran bakışlar atıyordu. Tsunade-sama ciddileşti ve kollarını birbirine kavuşturdu.

''Geçtiğimiz iki buçuk yılda ne kadar ilerlediğinizi, görev sorumluluklarınızı ve plan yapma tarzınızı merak ediyoruz,'' diye açıkladı Gai-sensei ve işaret parmağıı kaldırıp okay işareti yaptı. Aynı zamanda parlıyordu.

''TenTen ve Lee bize katılmayacak mı?'' diye sordu Kiba. Tahminimce bir jonin olduğu için Neji'yi katmamıştı.

''Maalesef onlar görevdeler,'' dedi Gai-sensei. 

''Bu jonin sınavlarında neler yapabileceğiniz hakkında bir şey.''

''Şey... ben bir geninim.''

''Girmediğin için öylesin!'' Tsunade-sama tekrar şeytani suratını takındığında sustum. ''Naruto gelince nasıl olsa gireceksin.''

Başımı sallamaktan başka çarem olmadığı için öyle yaptım.

''Size kuralları açıklıyorum. Bu chunin sınavları gibi olacak. Yani belirli bir göreviniz var. Bir oyun gibi düşünün. Oyun alanımız anladığınız üzere Ölüm Ormanı. Her takım ikişer kişiden oluşacak. Amacınız ormandan çıkmak. Yalnız şöyle bir sorununuz var; bizde olan parşömenleri almadan çıkamazsınız. Her birimizde birer parşömen var ve siz dört takım olacaksınız'' Kakashi-sensei açıklamayı yaptığında aklıma hemen bir sürü soru gelmişti.

''Peki örneğin dört takım birleşti?''

''O konuya gelirsek,'' Tsunade-sama'nın dudakları yukarı kıvrıldı, ''Her takımın kendine ait parşömeni var. Bunu bulmak zorundasınız. Eğer yanlış olanı bulursanız elenirsiniz.''

Acımasız bir oyundu. Nasıl tahmin edecektik ki? Hem mutlaka bir sensei ile dövüşmek zorundaydık. 

''Yani takımlar belli mi?'' diye sordu Shikamaru.

''Evet öyle. Aynı takımdan olanlar aynı takımda değil.''

''Garip bir cümle oldu.''

''Her neyse. Söylüyorum. Hinata ve Choji, Kiba ve İno, Sakura ve Shino. Son olarak-''

''Misaki ve ben.''

''Evet! Şimdi ormana girdikten sonra yirmi dakikanız var. Ne yapıyorsanız yapın daha sonra işin içine senseileriniz girecek.''

''Bu çok zahmetli.''

''Katılıyorum.''

''Misaki ve Shikamaru sesinizi kesiyor musunuz?''

DüşmanHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin