Dİ'LEMMA | Wonho |

•D'L 15•

•Görsel GuanLin•
Keyifli Okumalar diliyorum~

GuanLin öğlen özel antrenmana gidecekti.Benim dersime daha çok vardı.

GuanLin ile birlikte yüzme salonuna gidip biyere oturdum ve onu izledim.

Özel antrenman olduğu için salonda kimse yoktu.Eğer birileri olsaydı buraya giremezdim.

GuanLin kafasını havuzdan çıkarıp eliyle gel işareti yaptı.Ayağa kalkınca tereddüt ettim.

Derin havuzlardan çok korkuyordum.Korkudan ayaklarım titremeye başlamıştı.

"Korkma bebeğim."GuanLin'in ısrarları sonunda ona doğru gittim.

Elimden tuttuğunda çömeldim.
"Yaklaş."

Gülümsedi ve elini yanağıma koyup dudağımdan öptü.Anında dudaklarımız birbirinden kesildi.

Bu gerizekalının nereden çıktığını bilmiyordum.İçine mi doğmuştu?

Wonho beni kucağından indirip salonun dışına çıkardı.GuanLin havuzdan çıkıp yanımıza geldi.

"Noluyor be!"dedim Wonho'ya.Bileğimden tuttu.

"Dersine git Seula!"dediğinde elimi çektim.GuanLin beni arkasına aldı.

"Dersine daha çok var."dedi GuanLin."O buraya gelemez GuanLin!"

"Niye?"diye karşılık verdi GaunLin.Wonho sinirleniyordu.

"Yüzme bilmiyor!Başına birşey gelebilir."Wonho haklıydı.

"Ben neyim burda?Ona birşey olmasına izin vermem!"bu dediğine Wonho inanmamıştı.

"Görüyoruz senin nasıl sevdiğini."diyip GuanLin'i itti.

Kolumdan tutup arkasından sürükledi.
"Yavaş git biraz!"

Yavaşladığında ona yetiştim.Bahçeye geldiğimizde sakin bir yere götürdü.

"Ne zaman söz dinleyeceksin?"
dediğinde bileğime baktım.

Artık ne kadar sıktıysa hayvan!Morarmıştı."Bişey sordum Seula!"

"Ben artık çocuk değilim Wonho!Kendi kararlarımı verebilirim!"dememle beni duvara yapıştırdı.

"Çocuk olmayabilirsin.Ama benimsin.Anladın mı?"şaşkınca ona baktım.

"Ne saçmalıyorsun be gerizekalı!"
kaşlarını çatarak bana baktı.

"Sözümden çıkmayacaksın."
dediğinde onu ittim."Sen kimsin be!"

"Ne sanıyorsun kendini?"göğsüne vurmaya devam ettim.

Ellerimi tuttu."Sen benim!"dedi ama sustu."Ne?Ben senin ne!"

"Seula siktir git!"beni bırakıp gideceği sırada kolundan tuttum."Cevap ver."

"Kardeşimsin!Oldu mu?Şimdi siktir git."dediğinde gözlerim dolmaya başladı.

Kardeşim?Bu zaten benim bildiğim birşeydi.Başka bişey diyecekti ama demedi!

Biraz baktım ve yanından çekip gittim.Tamam kardeşi olarak görüyor olabilirdi.Ama abartıyordu!

Derse girdim ve hiçbirşeyi dinlemeden çıktım.Günün yarısına gelmiştik bile.

Günler o kadar hızlı geçiyordu ki anlamıyordum.Daha öğlen Wonho ile tartışıyordum.

"Nan Hee."yatakta oturan Nan Hee'ye seslendim."Efendim unnie?"

"Ders notlarını bana verir misin?"dedim yüzsüzce.Dersi dinlemezsem böyle olurdu!

"Ah!Tabii ki."ayağa kalktı ve çantasından notları çıkarıp bana verdi.

"Ya diyorum ki sen ben Wonho falan dışarı çıksak?"dedim.

"Gerçekten mi!Ama nasıl çıkacağız?Saat 10'u geçti."dert ettiği şeye bak.

"Sen orasını bana bırak.Hadi hazırlan."ayağa kalktım ve üzerimi giydim.

Lucas ve Wonho ile konuştuktan sonra çıkışta onları bekledik.Geldiklerinde el salladım.

"Siz çıkın ben birini daha alacağım."dediğimde Lucas durdurdu.

"GuanLin'i"dedim ve kolumu çektim."O gelirse ben yokum."

Wonho arkasını dönüp gidecekken tuttum."Tamam!Çağırmayacağım."

Okulun arkasından atlayacaktık ama Nan Hee bir türlü atlamıyordu!

"Tutacak Lucas seni!İn artık."dedim ve kolunu bıraktım.Nan Hee ayaklarını duvara koydu.

Yavaşça kaydığında Lucas onu tuttu.Ben ve Wonho'da indikten sonra koşarak uzaklaştık.

"Mantı yemeye gidelim!"üçümüzde Nan Hee'ye bakıyorduk."Ciddi misin?"

Nan Hee kafasını sallayınca Lucas'ın koluna girdim ve birlikte önden gittik.

Nan Hee ve Wonho arkamızdan geliyorlardı.Amacım Nan Hee ile Wonho'yu yakınlaştırmaktı.

Bir kafeye girdik ve masaya geçtik.Wonho yanıma oturdu."Kalk orada Lucas oturacak."

"Orada da yer var Seula."diyip eliyle sandalyeleri gösterdi."Gıcık."

Mantılarımız gelince yemeye başladık.
"Gelmemiz ne iyi oldu değil mi?"

"Evet.Hem Wonho mantıyı çok sever."dediğimde Wonho bana döndü.

Güldüm ve ağzına bir tane mantı soktum."Öyle mi?Bende çok severim!"