Bölüm 22

597 63 60
                                    

*Jungkook*

Güne güzel başladığımı düşünmüşken amcam olacak heriften tehdit mesajları almam ve bunları Yoongi'ye söyleyememem huzursuzlanmama neden oluyordu.

Evet hala kurtulamamıştım ondan. Üstelik beni unuttuğunu sanmam koca bir aptal olduğumu düşündürtmüştü bana. Son olaydan sonra sessiz durmuş ve şimdi beni huzursuz edecek davranışlarda bulunmaya başlamıştı.

Tabi ki ondan bir atak bekliyordum ama bu kadar kolay değil ? Yani tehdit dolu bir mesaj atması Yoongi'den çekinmiyorum deme şekliydi. Sonuçta bunu ona göstereceğimi düşünmüştür.

İşte tam da bundan göstermiyorum attığı mesajı. O şeytan ne planlıyorsa bu planın bir parçası olmayacağım. İstemeden olsa da onun eline bir koz vereceğimi sanıyorsa yanılıyordu.

Sadece görmezden geleceğim o mesajları. Bu saatten sonra beni yıldırabileceğini zannediyorsa yanılıyordu. Ona karşı dava açma planlarımı öğrendiği içindi belki de bu göz dağı.

O zaman doğru yoldaydım çünkü beni şimdiden rahatsız etmeye başlamıştı. Bu da demek oluyor ki köşeye sıkışacağını biliyordu.

Bu komikti. Her şeyin yerinde kalacağını mı zannediyordu ? Yaptıklarının yanına kâr kalacağını falan mı öngördü ? Çok beklerdi.

Ben sussam bile Yoongi'nin susacağını hiç sanmam. Üstelik onunla baş etse etse Yoongi ederdi. Bu durumda benim yapmam gereken tek şey onun dikkatini dağıtmamak ve benim için endişelenmesine neden olmamaktı.

Tehdit mesajları ne yapabilir ki ? Görmezden gelirim. Açıp okumam bile. Umurumda olmaz. Sonunda bunların da hesabını ödeyecek ne de olsa.

"Ne düşünüyorsun öyle ?" Yoongi'nin sesiyle irkilmiştim.

"Hiç. Zorlandığım bir ders var." yalandı.

"Senin mi ? Zeka küpüsün sen." eh, biliyorum.

"Benimde zorlandığım dersler olabilir." bu da yalan.

"Yardımcı olabilirim ?" ya yerim.

"Hayır. Şey, gerek yok. Sınıftan birilerinden yardım alabilirim. Seni meşgul etmeyeyim." yada bana ders vermesine izin mi verseydim ?

"Herhangi birini bana tercih mi ediyorsun ?" bu mümkün mü diye bir sorsana.

"Hayır tabi ki de. Sadece seni meşgul etmek istemiyorum." yeteri kadar olacaksın zaten.

"Senin için her zaman, zaman yaratırım." ah bu adam...

"Peki... Hafta sonu ?" yani birlikte zaman geçirmenin zararı yok tabi ki.

"Pekala Kurabiye." demiş, minik dişlerini göstermişti.

"Aşağıya inelim. Büyükbaba gelecek." dediğini onaylamış ve beraber aşağıya inmiştik.

Yoongi etrafı çaktırmadan düzeltiyor bende bu hallerine gülmemeye çalışıyordum. Büyükbabayı takmıyordu güya ama onun evimizi beğenmesi için sabahtandır çabalıyor ve çaktırmadan temizlik yapıyordu.

Üstelik Bayan Yeon Hee yapmıştı temizliği. Yoongi inatla temizlik yapmaya devam ediyordu. Bu halleri beni delirtmeye yetiyordu tabi.

"O yastıklar yakında patlayacak elinde. Bak toz falan bırakmadın bir gıdımcık. Hadi bana yardım et. Meyve tabağı hazırlayalım." ciddiyim patlatacaktı.

"Ah peki. Sadece onun temizlikle ilgili konferans yapmasına katlanamazdım o yüzden." Min Yoongi bir çocuk. 

"Tabi tabi. Hadi Bay Min adımlayın." dediğimle küçük bir çocuk gibi önüme düşmüş ve hemen dolaba yönelmişti.

IMPASSE | vminHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin