Bölüm 24

595 72 109
                                    

*Jungkook*

Saçlarımdaki baskıyla açtım gözlerimi yeni sabaha. Yoongi benden önce uyanmış, dün yaptığı gibi okşuyordu saçlarımı belli belirsiz.

"Uyandırdım mı ? Özür dilerim." hiç üzgün gibi durmuyordu. Neydi bu enerji ? Yoongi gülümsüyordu. Hemde sabahın köründe !

"Hayır. Zaten çok bile uyudum. Saat ka- tanrım 10.20 ! Neden beni uyandırmadın ? Okula geç kaldım ! Senin işin ? Ah salağım ben !" apar topar kalkarken durdurdu beni Yoongi.

"Gitme bugün. Bilerek uyandırmadım seni. Hoseok'la konuştuk sabah. Önemli değilmiş ve sana notları atacakmış." kalkmak üzere olduğum pozisyonu değiştirip sakince oturdum yatağa.

"Senin işin ?" gülümsedi ve konuşmaya başladı.

"Ben patronum ve bugün işe gitmek istemiyorum." kaşlarımı çatarak konuşmaya başladım.

"Bak, eğer dün gece yüzündense ben iyiyim tamam mı ? İşlerini aksatmanı istemiyorum." gülümsemesi büyüdü şimdi de.

"Benim için o işleri takip edecek bir ton adamım var Kurabiye. Hem attıkları her adımdan haberim var. Her saat başı beni bilgilendirmelerini söyledim. Bugün işim fazla yok ve ben seninle zaman geçirmek istiyorum. Yani bana ders vermeyi bırak ve kahvaltı yapalım. Açım ben ! Besle beni." çatılan kaşlarım düzelmiş ve onun bu hallerine gülmeden edememiştim.

"Peki peki. Ne istersin kahvaltıda ?" biraz düşündü gözlerini havaya kaldırarak ve cevapladı sorumu.

"Yumurtalı ekmek ! Ah, çoktandır yememişim. Bol ketçaplı ve yanına koca bir kupa kahve. Bir arkadaşım Jamaika'dan yolladı bize biliyor muydun ? Tadına doyum olmaz. ~" Min yoongi bugün... Nasıl desem ? Gerçekten farklıydı. Aegyomu yapmıştı o ?

"Ah peki. Şey, sen iyi misin ? Gece haberim olmadan merdivenlerden mi yuvarlandın yada başını banyo fayansına mı çarptın düşerek ?" şaşırmıştı dediğime ve konuşmaya başladı.

"Ne ? Tabi ki hayır. Sadece seninle uyumak iyi geldi. Yani sanırım ?" dediğiyle gülüşüm büyümüş ve oda kızarmaya başlamıştı. Muhtemelen dediğinin farkına daha yeni varıyordu.

"Pekala... Kahvaltıyı hazırlayalım sen yumurtaları kı- yada hayır. Bu iyi bir fikir değil. Ben yumurtaları kırayım sende onları çırp. Olur mu ? Yada bu da iyi görünme-" sözümü kesmiş ve konuşmaya başlamıştı.

"Yumurta çırpabilirim. Neyim ben sürüngen mi ? İki elim var ve parmaklarım yerinde. Yapabilirim o kadarını. Abartmasan diyorum ?" gülümsememi tutmuş ve teslim olmuşçasına kaldırmıştım ellerimi havaya.

Diyemedim tabi kızartmayı bile beceremeyen bir insan olduğunu. Yada yumurta kırmayı. Neyse altı üstü yumurta çırpacaktı. Ne kadar kötü olabilirdi ki ?

-

Pekala yanılmışım. Ben yine fena yanılmışım ! Yoongi tüm yumurtayı heba etmiş ve mutfak tezgahını berbat etmişti. Bu adam cidden iflah olmazdı.

Altı üstü kilere gitmiş ve biten ketçabın yerine yenisi almıştım oradaki buzdolabından. Ne ara dağıttı burayı bu kadar ?

"Min beceriksiz Yoongi. Konuşmayayım diyorum ama bu ne cidden ?" mahcupça önümde durmuş ve dudak büzmüştü. Bu görüntüye nasıl dayanabilirdim ki ?

"Bu kadar zor olacağını nereden bilebilirim ki ? Neden sabit durmuyor bu sarı toplar ?" ona göre suç kesinlikle yumurtadaydı.

IMPASSE | vminHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin