-TAMAMLANDI-
Jimin ve Taehyung iki düşman ailenin çocuğudur.
"Jimin: Hadi o anı yaratalım, bana gelmeni sağlayalım.
Taehyung: Bir an değil bir histir beni sana getirecek olan, gardenya kokulu çocuk."
Küçük hatırlatma: Gardenya çok fazla sevgiyi t...
Ne kadar daha beklemem gerekiyor bilmiyorum ama sabrımın sınırlarında olduğumu biliyordum. Bay Min uykusuna yenik düşmüş hafta sonu tatilimizin geç başlamasına neden olmuştu.
Hesaplarıma göre iki saat önce dağ evinde olmalıydık. Sağ olsun Bay Uykucu çomak soktu planımıza. Ve iyi haber, ona takacağım lakabı buldum. Bay Uykucu !
"Yüz asma. Hazırım işte. Hadi çıkalım." dediğiyle hemen yerimden kalkmış ve hazırladığımız seyahat çantamızı alarak çıkmıştık evden.
Yoongi bagaja yiyecekleri ve çantaları yerleştirirken bende hyunglarıma haber veriyordum. Jimin hyungu yine zorla ikna etmiştim. Derdi neydi cidden ?
"Tamamdır. Hadi gidelim." Yoongi şoför koltuğuna geçmiş, arabayı çalıştırmıştı.
Yolda Taehyung hyunglarla buluşmuş ve şimdilik Jimin hyungla aralarındaki gerilimi ve garipliği görmezden gelmiştim. Kim bilir ne için kavga etmişlerdi yine ?
Son olarak Hoseok hyunguda Jin hyunglar almış ve toplam iki arabayla şehri ardımızda bırakmıştık.
"Ya Jeon Jungkook, iyi misin ?" Jimin hyungun sesiyle dönmüş ve konuşmuştum.
"İyiyim hyung. Neden sordun durduk yere ?" yüzü rahatlamış ve yine sinmişti koltuğuna Taehyung hyungtan olabildiğince uzak durarak.
"Hiç. İyiysen sorun yok. Gerçekten iyiysen yani ?" yine şüpheli bakışlarını yönlendirmişti bana.
"İyiyim. Gerçekten iyiyim. Neden böyle dediğini biliyorum. Olanları dağ evinde anlatırım. Asıl senin, daha doğrusu sizin neyiniz var ?" bakışlarımı ikisinin arasında götürüp getirdim.
"Benim hiç bir problemim yok Kurabiye. Hem ne olabilir ki ? Jimin yine neyi kafasına taktı kim bilir." Taehyung hyungda ona uymuş ve bakışlarını kaçırmıştı.
Okulda, şu Yerin denen kızla olan olayları biliyordum Hoseok hyung sayesinde. Tae hyung Yerin"e gereken cevabı onun anladığı yoldan vermişti.
Görünen o ki bu Jimin hyungun hoşuna gitmemişti. Hala yüzünü asıyordu çünkü. Tamamen bitirmemişler miydi her şeyi ? Görünen o ki bitirememişlerdi.
Yol boyu rahatsız edici bir sessizlik eşlik etmişti bize ve sonunda kalabalık evleri ve insanları ardımızda bırakmış, ıssız bir yola sapmıştık.
Sonra görüş açımıza girmişti dağ evi. Yani benim düşündüğüm bu değildi. Dağ evleri bildiğin odundan yapılan gösterişsiz tahta parçalarıydı.
Bu gösteriş kime tanrı aşkına ? Kuşa, börtü böceğe mi ? Çok sonradan aklıma dank etti. Benim kocam zengindi yahu.
Şaşkınlığımı geri plana almış ve inmiştim arabadan. Bu ev cidden güzeldi. Geleneksel dağ evlerinin aksine bu ev gayette lükstü.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
