(Biraz uzun bir bölüm. Müsait olduğunuzda okuyun.)
*Jimin*
"Ah Tae orası, tam olarak orası."
"Canını acıtmayacağım, merak etme."
"Daha sert."
"Canını acıtmaktan korkuyorum ahmak."
"Bir şey olmaz Taehyung, daha hızlı kaşı."
Siz ne anladınız bilmiyorum ama heveslenmeyin hemen -diyene bak lol- Sadece sırtımda ulaşamayacağım bir yer kaşınmıştı ve bende soluğu; sadece benim olan, elleri sadece bana ait olan biricik, mükemmel, şaheser sevgilim Kim Taehyung'ın yanında almıştım ve buna şimdiden alışmıştım.
Çok ciddiyim. Sanki yıllarca süregelen bir ilişkimiz vardı ve yaşadığımız ilkler bizi heyecanlandırsa da sevgililiğin ilk günlerinin gerginliği yoktu üstümüzde. Çünkü birbirimizi tanıyorduk ve huylarımızı biliyorduk. Çok iyi anlaşıyorduk bu yüzden ve rahattık. Bunu, sayısı belirsiz olan öpüşme ve koklaşmalardan anlayabilirdiniz. Asla kendimizi geri çekmek yoktu. Hoş, bundan ölesiye memnunduk.
"Tamam yeter. Kıpkırmızı oldu mızmız. Daha sert diyor birde." omuz silkip yaslandım sevgilimin göğsüne.
Bu huzurun tanımını yapacak olsam bile beceremeyecektim çünkü kelimelerim kifayetsiz kalıyordu o hislerin yanında. Anlatamıyordum ve buna cesaret edemiyordum. Hakkını vermeliydim bu huzurun ama kelime hazinem asla yeterli olmayacaktı bunun için.
"Kasabaya inmeliyiz serçe parmak. Akşama bir şeyler alıp birazda dolaşmış oluruz hem." serçe parmak denilen kişi tam olarak bendim.
Oradan bakınca gangster lakabı gibi durduğunu biliyorum ama biliyorsunuz, Taehyung Beyle girdiğim bir iddia vardı. Hani şu serçe parmak hikayesi... Onu bulana kadar bana bu lakabı taktı ve... Evet, bu gittikçe hoşuna gitmişe benziyor. Minik olduğum için -ne alakaysa- bana yakışıyormuş ve tatlı duruyormuş. Buda onun fikri bu arada.
"Pekala. Hadi kalkalım ve hazırlanalım." karar vermiş olmamız rağmen ikimizden de bir hareket belirtisi göremiyordum.
Bizi anlamalıydınız. Birbirimizden ayrılmak istemiyorduk. Buraya geldiğimizden beri ayrı kaldığımız tek zaman tuvalete gittiğimiz ve duş aldığımız zaman kısmıydı. Tuvalet için bir çözüm yok ama duşu halledebiliriz diye düşünüyorum. Biraz daha beklemeliyim çünkü ehem.
"Gerçekten kalkmalıyız." sesi beni bulmasına rağmen yine bir hareket belirtisi göstermemiştik. Aksine daha sıkı sarılmıştık birbirimize.
İnadımızı kıran tek şey ise guruldayan karınlarımız olmuştu. İkimizde kıkırdamış ve aynı anda ayağa kalkarak yukarı doğru çıkmaya başlamıştık. Odaya girdiğimizde ben bavuluma yönelip pantolon çıkarırken Tae yeni yıkadığımız pantolonunu almakla meşguldü askıdan.
"Ben banyoda giyinirim." demiş ve dışarıya adımlayacakken durdurmuştum onu. Sanki görmediğimiz şeydi yani. Bileğini incittiği günde onunla ben ilgilenmiştim. Ah anılar...
"Yakın bir zamanda üstünü değiştiren benim ahmak. Geç arkama ve giyin. Bakmam söz."
"Eh, haklısın." demiş ve ilerlemişti yatağın diğer tarafına.
"Bu arada, bakadabilirsin. Senden mi saklayacağım." demiş ve kıkırdamıştı.
Ah tanrım... Dayanamıyorum, ciddiyim. Kolunu bacağını mıncırsam bir bebek gibi çok mu garip olur diye sorgulamalarımınsa sonunu getiremiyorum.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
IMPASSE | vmin
Fanfic-TAMAMLANDI- Jimin ve Taehyung iki düşman ailenin çocuğudur. "Jimin: Hadi o anı yaratalım, bana gelmeni sağlayalım. Taehyung: Bir an değil bir histir beni sana getirecek olan, gardenya kokulu çocuk." Küçük hatırlatma: Gardenya çok fazla sevgiyi t...