10. bölüm

1.1K 93 74
                                    


bol yorum yapın güzellerim sizi seviyorummm

Yavuzdan;

Ben bahara az önce çilek tarlasında gibi hissediyorum mu demistim? Aklımı kaçırmış olmayım başka açıklaması olamaz.
Bahar kollarını benden ayırıp tek kasını kaldırarak baktığında zorla sırıttım "Hadi ama dostum, bu kadar duygusallaşma. Evlenmeden ölmeye niyetim yok"
Göz devirip "bir an bana yanladığını sandım" başını sağa sola sallayıp ekledi "yanlış anladim heralde"
Kaslarımı çatıp konuştum " yanlamak ne demek güzel arkadaşım, söyle de bizde bilelim"
Baş parmağıyla burnunu silip "yavşamanın sürücü modeli" dediğinde kahkaha attım.

"Ya sonunda sende kabul ettin kamyon şoförüne benzediğini" tekrar kahkaha attım "yakında senden kamyon arkası sözler de gelir mi abi?" Diye sordugumda karizmatik olduğunu düsündugu bir surat ifadesiyle bana bakarken sırtıma şaplak geçirdi.
Eli de baya ağır.
"Yollar gidişime beyler sürüşüme hasta koç"
"Git kamyonunu benden uzakta sür" dediğimde ikimizde güldük.
"E çıkar beni artık sudan" dediğimde zorlanarak beni küvetten çıkarıp banyo sandalyeme oturttu. Eline bornozumu aldığında elinden alıp "ben giyerim, sen bana kıyafet getir" dedim. Başını sallayıp banyodan çıktığında bornozumu üzerime giyip onu beklemeye başladım.

Yaklaşık bir dakika sonra banyoya elinde kıyafetlerimle girip üzerimi giydirdi, beni tekerlekli sandalyeme oturttuktan sonra banyodan dışarıya çıktık.
Kendini yatağıma attığında derin bir nefes verip ardından bana döndü "yatmak ister misin?" diye sorduğunda başımı olumlu anlamda salladım.
Gülümseyip yataktan kalktı, beni uzun uğraşlar sonucunda yatağa yatırdı "teşekkür ederim" abur cubur dolabından bir çikolata çıkarıp yanıma bagdaş kurarak oturdu "rica ederim" çikolatanın paketini açtıktan sonra ağzımın dibine tuttu "ye"
Dediğini yapıp çikolatadan bir ısırık aldığımda kendi de ısırık aldı.
"Yarın için heycanlı mısın?"
Derin bir nefes aldım "Evet, uzun zamandır dışarıya çıkmadığımı göz önüne alırsak. Oldukça heyecanliyim" diyip güldüm.
"Doğayla olma dusuncesi de seni heycanlandiriyor olmalı"
Cikolatanin hepsini bitirip çöpü de odanın ortasına firlattiktan sonra benim gibi yatağa yattı. Ikimiz de sırt üstü uzanmış birbirimize bakıyorduk.

"Evet, ama ne var biliyor musun? Onun beni değiştireceğini düşünüyorum. Iyi yada kötü yönde mi bilemeyeceğim, tek bildiğim benimde değişmek istediğim. " bir saniye bekledim "değişmeye ihtiyacım var"

Burukça gülümsedi "O zaman sen gerçek sen olmayacaksın yavuz. Seni olduğun gibi kabullenecek biriyle olmak varken, neden bunu kendine yapıyorsun"

"Aşığım" dedigimde hızla ekledi "geriye dönüp baktığında pişman olmanı istemiyorum" susup gözlerine baktım. Benim için endiseleniyordu.
"biliyorum ama doğadan vaz geçersem bir daha asla aşık olamamaktan korkuyorum. Doğa benimle ilgileniyor, hemde onun peşinden kosmadiğim hâlde bu yarim halimle benimle ilgileniyor" başımı olumsuz anlamda salladım " kusura bakma ama ben yapamadiklarim için pişmanlık duymak istemiyorum. Bunca zamanı odamda geçirmişken ayağıma gelen şansı tepemem" karnının üzerindeki elini tutup gülümsedim "senin düşüncelerin benim için çok değerli ama, bu kararım hataysa bir çeşit ders olduğunu düşünürüm" elini elimin arasından çekip acıyla güldü "malsın biliyorsun değil mi?"

Gülümseyip başımı salladım "adım gibi"
Yatakta vücudunu bana döndürüp ellerini yastığın altına soktuktan sonra gülümseyerek bakmaya devam etti "uyumaya gitmem gerek ama bu yatağa o kadar çok alıştım ki kalkıp gidesim gelmiyor"
Sırıtıp "Senden korkuyorum bahar" dedim "O yüzden odana ışınlan, yada şu bana koydurttuğun çadıra kıvrıl uyu"
Önce başını kaldırıp çadıra baktı, ardından kafasını yastığa koyup "onun daha zamanı var ve emin ol oraya tek başıma girmeyeceğim" dedi.

Baharla Gelen (YavBah)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin