36. bölüm

913 104 57
                                    


Müzik: Chirishtina Aguilera - Hurt



Yavuzdan;

Lan! Benim sevgilime sarılıyor! Benim olanın kokusunu içine çekiyor! Allahım sen sabır ver!
Burnumdan soluyarak onlara bakarken bahar berkin kollarından sıyrılıp birkaç adım geriledi.
"Berk burada olacak iş mi bu Allah aşkına?"

"Bahar ne oluyor burda?"
Annemin şaşkın bakışlarıyla yönelttiği soru herkesin ona bakmasını sağladı.
"şey... b-bilmem." berke bakıp alt dudağını dişledi "berk burda ne işin var?"

Bahar olayları nasıl açıklayacağını bilemiyor gibiydi. Bu yüzden hemen araya girdim.
"Anne neden gidip doktora ne zaman cikabilecegimizi ve daha erken çıkabilme.ihtimalimiz var mi yokmu diye sormuyorsun"
Annem bakışlarını bana çevirip birkaç saniye yüzümü inceledi. Ne olduğunu çözmeye çalışıyor gibiydi. Üzgünüm anne şuan hiç birşey bilmemen gerek zira senin söyleyeceğin en ufak şey bütün plânlarımızı bozabilir.

"peki oğlum. Sen erken gitmek istiyorsan... bir sorayım." diyip dizlerinden destek alarak ayağa kalktıktan sonra saçlarıma öpücük kondurdu. Giderken bahar ve berke bakmayı da ihmal etmemişti tabi.

Bahar bana sen harikasın bakışları attıktan sonra berke döndü.
"burada olduğumuzu nerden öğrendin? Neden gelirken haber vermedin aşşağıya indeydim yavuzu rahatsız etmeseydik" diyip bana kısa bir bakış artik ya sonra tekrar berke döndü.
"Seni aradım ama telefonun kapalıydı, bende eve gittim. Zehra teyze hastanede olduğunuzu söyledi..." ellerini iki yana açıp dudaklarını bir çizgi haline getirdi "ve işte burdayım. Bana hastanede olduğunu, nereye gittiğini anlatmayan haber vermeyen sevgilimin karşısındayım. Sence önce benim sana hesap sormam gerekmez mi" diyip tek kasını havaya kaldırdığında sinirlenmiştim.

Hayır sinirlenmemeliyim. Bahar benim sevgilim, bu sadece bir oyun. Bunu bildiğim halde yanlış birşey yaparsam bahar beni affetmez üzerine bir güzel de döver. Baharı yeni kazanmışken böyle bir aptallikla onu kaybedemem.
Birde yiyecekmis gibi bakıyor. Ulan sen sabret hele bir kardeşinle barışın bak ben sana ne yapıyorum.

"berk gördüğün gibi burda keyif çatmıyoruz" eliyle beni işaret etti "veya yavuz burda güneşlenmiyor. Herşey bir anda oldu, yavuz bu kararı verdi. Ben onun kararlarını sorgulayamam unutma burada sadece çalışanım. Yavuza dur girme önce sevgilime haber vereyim mi demeliydim? Zaten anne ve babası oldukça endişelenmişlerdi. Biraz empati lütfen! Bize suçlu muamelesi yapma, telefonununda büyük ihtimalle sarji bitmiştir. Kasten yaptigimiz bir şey değil" dediginde berk dudaklarını birbirine bastırıp başını salladı "haklisin ama seni özledim. Beni de anla lütfen. Zaten doğru dürüst görüşmüyoruz bile, sürekli aklımdasın ve yanımda olmaman sinirimi bozuyor" baharın ellerini elleri arasına alıp gülümsedi "istersen benimle evlenebilir çalışmaktan da kurtulursun. Bu sayede sevdiğim sürekli yanimda olur, emin ol seni asla üzmem."

Lan, birde evlenme teklifi ediyor. Fazla olmaya başladı bu çocuk.

Bahar elini berkten kurtarıp zorla gülümsedi " üzgünüm ama olmaz. Ben okula yazıldım berk yapmak istediklerim var. Bu kadar erken evlenmeyi düşünmüyorum."

"iyi de evliliğe engel değil bahar. Birbirimizi seviyorsak herşey kolaylaşır. Neden olmasin? Neden evlenmeyelim?"
Çünkü o benim karım olacak!

"Bak, anlamıyorsun evlilik büyük bir karar ve ben bu kararı öyle pat diye alamam. Hem seni sevmediğimi biliyorsun, sevmediğim biriyle evlenemem." başını olumsuz anlamda salladı "yapamam" sesi çatallaşmışti.
Bunlari açıklamanın bahar için zor olduğunu biliyordum. Her ne kadar asabi birisi olsa da insanlara yardım etmeyi, mutlu etmeyi seviyordu.

Berkin yüzü bir anda düşmüştü. Cani yanıyormuş gibi yüzünü buruşturdu.
Gozlerini tavana dikip bir kaç saniye öyle kaldıktan sonra acıyla güldü.
"Senin için söylemesi ne kadar kolay değil mi? Öylece kelimeler ağzından çıkıveriyor. Berk ne hissediyor yada ne hisseder diye düşünmüyorsun. Ya bir insanın kalbini kırmak bu kadar kolay değil mi? Duygusuzca bunlari söylemek bu kadar kolay"
Şuan kendimi odada yokmuşum gibi hissediyordum.
Berk nefes nefese baharın yüzüne bakarken bahar alt dudağını dişledi.
"Beni kötü göstermeye çalışma berk, tüm bunların suçlusu sensin. Ben senden yardim istediğimde sen bunu fırsat bilip benimle sevgili olmadin mi? Ben sana mesafeli davranırken sen kendi kendine gelin güvey olmadın mı? Senin gibi erkeklerden hoşlanmadığımı anlaman için daha ne yapmalıyım? Ne yapmam gerek?
Başka biriyle mi birlikte olayım? Yada başka birini gözlerinin önünde öpeyim mi?"
birkac saniye berkin kızgın yüzünü inceledi "peki öyle olsun. Madem istediğin bu, bende yaparım" diyip vücudunu bana dondurdugunde birkaç adımda yanima ulaştı.
Yüzümü birkaç saniye inceleyip ellerini yüzüme yerleştirdikten sonra gülümsedi. kısık sesle "berkin gelmesine sevindiğimi söyleyebilirim" dedigiyle bende gülümsedim.
Deli kız.
Dudaklarımızı birlestirdiginde gozlerimi kapatıp anın tadını çıkarmaya odaklandim. O an hastanede değil de odamdaki cadirimizda bas başa olduğumuzu hayal ettim. Yakında ikimizin olacağı odada...

Bahar bir güç tarafından sertçe çekildiğinde hızla gozlerimi araladım.
Berk!
Gözleri ateş püskürürken burnundan soluyarak baharın kolunu daha çok sıktı.
Bahar ona düz bir yüz ifadesiyle bakarken hiç korkmadığı belli oluyordu.
Benim güçlü sevgilim.

"Berk bu yaptıkların bana işlemez bunu biliyorsun. Bak üzgün olduğunu biliyorum ama artık bu oyuna devam edemem. Seni sevmediğim halde yanında duramam, bana sarilmana yada öpmene izin veremem. Bunlar çok özel şeyler ve özel kişilerle yaşlanmalı." kolunu tutan elinin üzerine elini koydu "ben sana göre değilim, sende bana göre değilsin. Emin ol etrafına baksan seni seven kişiyi görebileceksin ve onu sevmeyi denersen mutlu olacaksın. Ben seni mutlu edemem"

Berkin gözünden bir damla yaş düştüğünde bahar gözlerini yumup kafasını çevirdi.
Cani yanıyordu, berki üzdüğü için üzülüyordu.
"Ben senden başkasını istemiyorum, başka kimseyi görmek istemiyorum. Kimin beni sevdiği umrumda bile değil" göz yaşını elinin tersiyle sildi "bu öpücüğü beni kendinden uzaklaştırmak için planladın. Ama umrumda değil istersen hamile ol yinede seni kabul ederim ben"

Oha lan oha, bu ne biçim bahar sevdası. Napmış bu kız berke?

"Berk sacmalama artık. Daha ne yapmalıyım bilmiyorum, beni zorlama lütfen. Burda yavuzla sevişeyim mi?" Diye sorduğunda ikimizde ona şaşkınca baktık.
Yok artık ebesinin gözü. Bu kızın ağzı neden bu kadar bozuk.

Berk başını sağa sola sallarken kapıya doğru geri geri gitmeye başladı " Seni bırakmayacağım bahar, bunu o aklına yaz. Karşıma kim çıkarsa çıksın ezer geçerim" diyip dışarıya çıktı.

Merak etme berk, o zaman geldiğinde karşında beni bulacaksın. Çünkü benimde bahardan vazgeçmeye niyetim yok!
O benim ve benim kalacak...

Baharla Gelen (YavBah)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin