Ve beklenen an geldi🙇♀️ finalden önceki son bölüm. Sizleri fazla beklettim kusuruma bakmayın. İyi okumalar. Bol bol yorum ve vote bekliyorum. Hepinizi bal yanaklarından öpüyorum💜
"Ya ama bu çok güzel."
"Ayy evet o da çok güzelmiş. Sahra bunu da dene."
Sahra kendisini attığı koltuktan yorgunlukla kafasını kaldırıp dostu ve küçük kız kardeşi yerine koyduğu kıza baktı. İki gündür düğün alışverişi içindeydiler ve artık yorgunluktan bir yerde sızıp kalacaktı.
"Son. Bu son deneyeceğim sonra bir tanesini seçelim."
Bıkmış yüz ifadesi Ceren ve Eylül tarafından net bir şekilde okunurken onlar bu durumu takmadan gülümseyip Sahrayı onayladılar. Aslında herkes biliyordu ki bu son değildi.
Sahra eline uzun bordo elbiseyi alırken "annemle, Tuğba teyze nerede? Gelmediler mi hâlâ?" diyerek kabine ilerledi. Eylül dudaklarını bilmiyorum anlamında büzerken Ceren'in yüzüne bir aydınlanma geldi ve tabiri caizse pis pis gülerek "iç çamaşırı mağazasına gittiler" dedi. Sahra olduğu yerde mıhlanırken gözleri kocamam açılmıştı bile. "Ne demek oradalar! Orada ne işleri var!"
Ceren tam cevap vermek için ağzını açmıştı ki Sahra onu eliyle durdurdu. Çünkü Sahra biliyordu ki arkadaşı sapıkça bir şey deyip onu daha da çok utandıracaktı. Zaten son zamanlarda başka yaptığı bir şey yoktu.
"Konuyu kapat. Annemleri sormamışım gibi yap" diyerek kabine girdi Sahra ve elindeki kıyafeti giyinmeye koyuldu.
Sevdiği adamın annesi yani Tuğba teyze yaklaşık üç gün önce gelmiş ve birden her şeye el atmıştı. Oğlunun gerçekten mutlu olabileceği bir hayat kurmasını istiyordu. Bunu kızı için başaramamıştı ama oğlu için başaracaktı. Zaten Sahrayı ilk gördüğü anda beğenip gelin fikrini aklına koymuştu. Söz için kıyafetler bakılırken anneler düğün alışverişine de el atmayı ihmal etmemişlerdi. Yangından mal kaçırır edasıyla onlar günlerini gecirseler bile aslında ortak nokta aynıydı. Ortak nokta mutluluktu.
"Giyinemedin mi, yardım edeyim mi?"
Sahra kabinin içinde zorla bel kısmının yanında bulunan fermuarı çekti ve arkadaşının kabine girmesine olanak sağlamadan kendisini dışarıya attı. İki genç kızın gözleri aynı anda Sahraya dönerken büyük bir şölen yaşıyorlardı. Soluk tendeki kırmızının ışıltısı kendisine aşık edecek gibiydi. Elbiseye dökülen turuncu saçlar ise ortama asilik sağlarken sanki eksik parça onlarmış gibi yerlerinde harika durmuşlardı.
"Bu elbise muhteşem oldu." Işıldayan gözlerle Eylül izledi Sahrayı. Sahra utanarak çilek rengine dönmeye yaklaşırken Cerende kenardan ıslık çalıyordu.
Derin göğüs ve sırt dekolteli bir elbiseydi. İpekten yapılmasının etkisiyle Sahra'nın bedenini kucaklamıştı elbise. Uzun yerlere sürülen balık görünümü masalları anımsatıyordu. Bu da Sahra'nın masalıydı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Çıkmaz Sokak (TAMAMLANDI)
Genel KurguMutlu sonlar her zaman mutlu başlangıçların getirisi değildi. Ya da mutsuzluklar mutlulukla bitmez diye bir kural yoktu. Ağlarken gülünmez, gülerken ağlanmaz diye bir yargıda kalmamıştı. Herkes her an her şeyi yaşayabilirdi. Anlar farklı gereksiniml...