TÖRE -Töre Serisi 1-

İNTİKAM

TÖRE 1 MİLYON OKUYUCUYA ULAŞTI. HEPİNİZE ÇOK TEŞEKKÜR EDERİM. ZAMAN AYIRIP OKUDUĞUNUZ İÇİN HEPİNİZE MİNNETTARIM.

TÖRE BAŞLIĞI ALTINDA BİRİNCİLİĞİMİZ DEVAM EDİYOR VE KİMSEYE KAPTIRMAYA NİYETİM YOK.

GELEN MESAJLARA CEVAP ATAMADIĞIM İÇİN ÇOK ÖZÜR DİLERİM AMA HALA DİYARBAKIR'DA OLDUĞUM İÇİN SIK SIK GİREMİYORUM BU YÜZDEN AFFINIZA SIĞINIYORUM.ANKARA'YA GİTTİĞİM AN HERKESİN MESAJLARINA CEVAP YAZACAĞIM.BENİ BUGÜNE KADAR YANLIZ BIRAKMAYAN DESTEK OLAN HERKESE SONSUZ TEŞEKKÜRLER.

BİR MİLYONA ÖZEL YENİ KAPAK TASARLAYAN @tooceee YE SONSUZ TEŞEKKÜRLER.MEDYADA YENİ KAPAK VAR.

Canım bir şeyler çekiyordu ama ne çektiğini bilmiyordum.Merdivenlerden yavaşça inecekken kayınvalidemin "Burada kalacağım." Demesi gözlerimin önüne geldi.Bu kadın ne kadar yüzsüzdü böyle.

Yekta'nın tepkisinden korkuyordum ama korksamda geri adım atmayacaktım. Mert'e bir şey anlatamazdım sonuçta onun hayatını yerle bir etmeye hakkım yoktu.

Mutfağa girdiğimde dolabı açtım.Ama hiç birini canım istemiyordu.Sıkıntıyla iç çekerken konağın kapısı büyük bir gürültüyle açılırken bir an sıçrasam da büyük ihtimalle Mert büveye kayınbabamdı.Sakince mutfaktan çıktığımda öfkeli gözlerle bana bakan Mert ve Yekta'yla karşılaştım.Bir saniye Yekta bana niye öfkeyle bakıyordu.Yoksa o da mı kızmıştı.

"Yenge sen ne yaptığını sanıyorsun?Ahırda kalıcaksın ne demek?O kadar kişinin önünde itibarımızı iki paralık ettin!" Diye bağırdığında içimden geçirdim 'Annenin katili olduğunu bilseydin Mardin'den sürerdin.' Derin bir nefes alıp bakışlarımı Yekta'dan ayırıp Mert'e çevirdim.

"Bana tokat attı yetmedi erkek çocuk doğurmayacaksan hiç doğurma dedi o da yetmedi düşük tehlikem olduğunu bile bile üstüme kuma getirildiğini iddaa etti.Her insan yaptığı hatanın bedelini öder.Şimdi sıra da ondaydı." Dediğimde Mert sinirle ellerini saçına geçirip

"Bütün Mardin'e rezil etmen gerekmezdi.Ben seni böyle tanımadım.Sen bu kadar vicdan.." Cümlesini tamamlayamadan Yekta,Mert'in yakasına yapışıp "Karımın vicdanını eleştirmek sana kalmadı.Lafını bil de konuş." Diyip hızla yakasını bıraktığında Mert yakasını düzeltip abisine baktı.Hedefinde bu defa Yekta vardı.

"Karına laf söz geçiremez oldun.Hamile diye yapmadığın kalmadı yakında Mardin'i al dese alıcaksın ama o annene bile saygı göstermiyor.Bu kadarı fazla abi eğer karınla baş edemiyorsan söyle ben onun hakkından gelirim." Dediği an Yekta,Mert'in suratına yumruk geçirdiğinde paniğe kapılmıştım.

"Sen kimsin ki karımın hakkından geleceksin.Ettiğin lafı bil Mert.Ben de Buke haklı demiyorum ama onun verdiği hükmünün üstüne bir tek ben hüküm veririm.Bunun da anlamını bilirsin.Anlayacağın ben Buke'nin verdiği hükmü çiğnemem." Dediğinde Mert bir bana bir Yekta'ya bakıyordu.

"Abla!" Diye bağıran Roz'a döndüm.Merdivenlerden hızlıca inerken elindeki poşet ve iki çanta dikkatimi çekti.Bir tanesi benim çantamdı ama onda ne işi vardı.Hızla yanıma gelip "Babam bugün bizde kalsın dedi." Diyip koluma girdiğinde Yekta hızlıca Roz'un kolunu kavrayıp "Buke hiç bir yere gitmiyor.Madem bir hüküm verdi o zaman arkasında duracak. Babana aynen bunu söylersin." Dediğinde Roz'a baktım.

O sıra da Mert yavaşça ayağa kalkıp ahırını kapısına doğru gidiyordu büyük ihtimalle Asya hanımın yanına gidiyordu.

Yekta sinirlenince ne yapacağını bilmiyordu.Yekta'nın kolunu tutup "Bırak." Dediğimde bir süre bana ve Roz'un koluna baktı.

Yekta,Roz'un kolunu bırakıp merdivenlerden yavaşça çıkarken "Son sözümü söyledim." Diyip merdivenlerden çıkarken bende Roz'un yanına gidip "Sende kalsan bugün.Yarın bir şeyler yaparız." Dediğimde Roz omuz silkip elime çantamı verdikten sonra "Yarın bize uğra.Detaylıca konuşalım bir de davatliye bakalım." Dedikten sonra ona sarıldım.Birbirimizden ayrıldığımızda konağın kapısına doğru yürüyecekken