Odaya kapıyı vurup içeri attım kendimi arkadan da kilitledim.Ağa bozuntusu kapıyı sertçe vurmaya başladı.
"Buke aç şu kapıyı az önce annemlerin yanında ne söylediysen tekrar söyle!" diye bağırıyordu.Umrumda mıydı?ASLA
Kendimi yatağa atıp ağa bozuntusunun havaalanında yaptıklarını düşünmeye başladım.Sabah yaptıkları yetmemişti sanki.Havaalanında biri yanlışlıkla bana çarptığında adamı iyice dövdü.Sonra da hiç bir şey olmamış gibi devam etti.Ona yaptığının yanlış olduğunu anlatmaya çalıştım ama beni duymamazlıktan geldi.Ben de bir süre daha konuştum sonra yorulup susutum çünkü bir faydası olmuyordu.Konağa geldiğimizde yemek masasında annemlere gitmek istediğimi söylediğimde ilk kayınvalidemden sonra da sevgili kocamdan azar işittim.Ben de dayanamayıp ona "Tam bir öküzsün." dedim.Ağa bozuntusunun o laftan sonra aldığı surat ifadesi yine gözümün önüne gelmişti aslında iyi olmuştu bugünde onunla uyumaktan yırtmıştım.
Herşey farklı olur sanmıştım ona şans verdiğimde ama olmamıştı ağa bozuntusu hala üstüme geliyordu sanki herkese,herşeye olan sinirini benden çıkarıyordu.10 gün içinde beni ne çok yormuştu.Bunları düşünürken uyuya kaldım.
Kapının vurulma sesiyle sıçradım saate baktığımda saat 02.49 du kim bu saatte kapıma dayanırdı ki üstüme sabahlık giyip kapıyı açtığımda öfkeli bir çift gözle karşılaştım üzerime doğru yürüdüğünde korkmaya başlamıştım neden bana bunu yapıyordu ki beni korkutarak eline ne geçiyordu.İçki kokusu burnuma geldiğinde midem bulanmıştı.
"Sen bana ne dedin?" diye bağırdığında korkudan hiç bir şey düşünemiyordum. Titremeye başladım ama Yekta hala üzerime geliyordu.Korkuyordum.Bir insanın tek bir cümlesiyle hayatını karartmıştı bu adam nasıl korkmazdım ki ondan.Farkında olmadan ağlıyordum.Acizdim canımı yakıyordu farkında olmadan içimde tuttuğum zehri akıtmaya başladım.Yaşadıklatımı kaldıramıyordum artık.
"Yeter!Bıktım anlıyor musun?Bıktım.Senin sürekli bana bağırıp çağırmandan şu halime bak ne kadar aciz olduğuma bir bak ben kendimi hiç böyle aciz hissetmemiştim Yekta hiç böyle çaresiz olmamıştım.Sen tek bir cümlenle benim hayatımı kararttın ama buna rağmen durmuyorsun bana yaşadığım hayatı sanki zehir ediyorsun.On gün önceki hayatımla şimdiki hayatım arasında uçurum var ve bu uçurumu yapan sensin.Ne olurdu o gün beni seçmeseydin söylesene bütün herkes seninle evlenmek için can atarken neden seni sevmeyen bir insanı seçip o insanın hayatını mahvettin.Herkes sana hayran Mardin de merhametinden bahsediyorlar.Ben niye hiç o merhameti görmedim?Sen herkese,herşeye karşı olan nefretini,öfkeni bana kusuyorsun.Bıkmadın mı beni korkutmaktan bıkmadın mı kendinden uzaklaştırmaktan benden bir şans istedin verdim ne oldu baksana yine aynı sensin hiç bir değişim yok ne öfken değişti ne de nefretin sanki sen benim değil de ben senin hayatını karartmışım gibi davranmaktan vazgeç." boğazım bağırmaktan yorulmuştu.Sustum kafamı kaldırıp Yekta'nın vereceği tepkiyi beklerken Yekta'nın yatakta sızmış olduğunu gördüm.
"Yat zıbar tasasız herif." diyip odadan çıkıcakken kapıda bizi izleyenler dikkatimi çekti.Yekta konuştuklarımın ne kadarını duydu bilemem ama kapıdakiler her şeyi duymuşlardı yaşadığım cehennemi öğrenmişlerdi.Mert bana acıyan,kayınvalidem öfke saçan gözlerle kayınbabam ise merhametle bakıyordu.Arkadakileri tanımıyordum ama biri ağlıyordu benim yaşımda gibi duruyordu.Kimseye bir şey demeden dışarı çıktım.Aslında ilk oturma odasında yatmak için çıkacaktım ama şimdi durum farklıydı merdivenlerden hızla inip konağın kapısını hızla açtığımda korumalar anlamsızca bana bakıyordu.
"Arabayı getirin hemen!" diye bağırdığımda sağda duran
"Hanım ağam bu saatte nereye gideceksiniz?"
ŞİMDİ OKUDUĞUN
TÖRE -Töre Serisi 1-
Ficción GeneralBir karar, bir insanın tüm hayatını değiştirebilir miydi? Umutlarını kurutabilir miydi? Gökkuşağının renklerini silebilir miydi gözlerinde? Bir adam, bu kadar acımasız olabilir miydi? Geride bıraktıklarını unutmaya çalışmak ne kadar doğruyd...