Mecburiyet

288K 6.9K 695
                                    

Mutfağa girdiğimde Zuhal teyze kahveleri elime tutuşturdu.

"İçeridekiler bekler kızım . Ağanın kahvesine tuz dökmek ister misin?"

"Kezzap döksem yeni bir gelenek olur." dedim homurdanarak.

Cevabını beklemeden mutfaktan çıktım . Yoksa bir saat vaaz verecekti bana.

Büyük salona girip ağalara kahveleri dağıttıktan sonra kendimi dışarı attım . O ağa bozuntusunun üzerimdeki bakışı tüylerimi ürpertmişti . Aklımı dağıtmaya ihtiyacım vardı . Telefonu kapatıp ahıra gittim.

Deli kızı gördüğümde onu nasıl özlediğimi farkettim .Babam 18 yaşına girdiğimde Deli Kız'ı almıştı , doğum günü hediyesi diye. Safkan Arap atıydı. Deli kızı biraz sevdikten sonra eyerleri koyup ahırdan dışarı çıkardım . Sadece unutmak ve uzaklaşmak istiyordum.

Deli Kız'ın üstüne cikip yelesini okşadım. İyi huylu bir kısraktı. Üstelik beni özlemişti. Ya da ben öyle düşünmek istemiştim.

İçimde fırtınalar kopuyordu. Kabullenmenin acısını , sesini, rengi hissediyor , duyuyor ve görüyordum. Onlar beni böyle sanıyordu .  Ancak göreceklerdi neler olacağını.

Derin bir soluk alıp verdim. Deli Kız hissederdi ne hissettiğimi . Beni anlamıştı her zaman ki gibi.. . Uzaklaşmak istediğimin komutunu verdim. İplerini kendime çektim.

Bağ evi aklıma geldi, konağa gitmek içimden gelmiyordu. Anahtar kapının üstündeki saksının içinde olurdu genelde. Yazın kalırdık bağ evinde . Oranın kokusu bana hep dinginlik verirdi.

Konaktan uzaklaştıkça bağ evinin yaklaştığını hissediyor, seviniyordum.

Ufak bir zaman diliminden sonra ahşaptan yapılmış ev gözlerimin önüne serilmişti.

Anahtarı bulup içeri girdim. Eskisi gibiydi her şey, hiç değişmemişti.

Salondaki koltuğun üstündeki örtüyü kaldırıp oturdum.

Düşünmeye ihtiyacım vard ı. Kaan'a ne diyecektim ki? Parmağımdaki yüzüğe baktım burukça.

Kaan'ın evlenme teklifi etmek için yaptırdığı özel yüzüktü.

Gece boyunca ne olacağını düşündüm , ne yapmam gerektiği bilerek pes etmiş izlenimi vermiştim. Zaman kazanmak için insanların güvenini kazanacak , yarı yolda bırakmak için ağa bozuntusunu nikah masasında terk edecektim.

Planım buydu . Kaçtıktan sonra yakalanırsam sonu ölümdü . Ancak izlemesi keyifli olacaktı. Her halükarda rezil olacak diye düşünüp gülmeye başladım . Suratının alacağı ifadeyi çok merak ediyordum.

Gün doğarken bağ evini kilitleyip anahtarı eski yerine koydum.

Deli Kız'ı bağladığım yerden kurtardım ve üstüne bindim.

Burda geçirebileceğim son zamanların kıymetini bilmeliydim . Sabaha doğru konağa gittim , kahvaltı için hazırlıklar başlanıyordu.

Zuhal teyze beni görünce,"Kızım nerden geliyorsun, nereye gittin, sabahın 6 sında?" diye sordu.

"Bağ evinde kaldım Zuhal teyze" diyip merdivenlere yöneldim.

Şu an tek ihtiyacım olan soğuk bir duştu . Odama çıkıp bir duş aldım . Yanımda getirdiğim küçük çantadan ve eski kıyafetlerimden bir şeyler ayarlayıp saçlarımı kuruttum.

Bütün gece uyumamıştım biraz kestirsem iyi olacaktı yatağa tam yatacakken içeri Roz girdi.

"Abla seni kahvaltıya bekliyoruz. İki saat sonra Berfin ve senin için çarşıya çeyiz bakmaya gidecekler." Dudaklarını büzüp,

TÖRE  -Töre Serisi 1-Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin