GÖKYÜZÜ ❦ Texting ✓

-Gökyüzü 58-

Sıla kafası karışmış bir ifadeyle bir Sevde'ye bir de yanındaki tanımadığı kıza baktı.

"Simge?" Dedi güçlükle.

Burada neler oluyordu?

Meriç'e döndüm. O da şaşkın bir şekilde Simge denen kıza bakıyordu.

Lan bu kim?!

Meriç'in kolunu dürttüm. Bakışlarını Simge'nin üzerinden çekip bana döndü. "Bu kim?" Diye fısıldadım kulağına eğilerek.

"Simge."

Gözlerimi devirdim. "Ay ciddi misin? Ben de Fadime sanmıştım."

Elimi tuttu. "Hatırlıyor musun?" Diye fısıldadı kulağıma. Kenetlediği ellerimize baktım. "Neyi hatırlıyor muyum?"

"Ben seninle konuştuğum zamanları tatile gitmiştim ya, o zaman da orada bir kızla tanıştığımı söylemiştim, herhalde hatırlıyorsundur?" Dedi tek kaşını kaldırarak.

Düşündüm. Evet, öyle bir kızdan bahsetmişti. Simge... Bu kız mıydı?

"Bu kız o kız Simge yani?"

Başını salladı. "Aynen öyle."

Oha rastlantının böylesi...

"Sen ne yaptığını sanıyorsun?" Dedi Sıla, Simge'nin yanına doğru yaklaşarak.

Her an ağlayacak gibiydi.

Kafam karışmış bir şekilde bakışlarım bir Sıla'nın bir Simge'nin üzerinde gidip geliyordu.

Simge ile Sıla'nın ne gibi bir bağlantısı olabilirdi ki?

"Biri artık bir açıklama yapabilir mi?" Dedi Akın, bıkmış bir ifadeyle Simge'ye bakarak. "Seni de hatırlıyorum sen o salak kızsın, otobüste yanına oturduğum salak kız."

"Kim salak tartışmayalım istersen." Dedi Simge saçlarını arkaya atarak.

"Sen kime salak diyorsun kızım! Deli etmeyin insanı." Beril masaya elini vurup birden ayağa kalkınca ortalık iyice karıştı.

"Yeter susun artık!" Diye bağırdım seslerini bastırmaya çalışarak.

Anında sustular.

Aferin adamsınız!

Sevde ve yanındakiler hariç tabii.

Onlar ne anlar adamlıktan.

"Simge misin nesin? Anlat olayı." Dedim ciddi bir ses tonuyla.

Gözlerini devirdi. "Bu yanınızdaki Sıla, benim kuzenim." Dedi. Sonra da bu cümle sanki her şeyi açılıyormuş gibi sustu.

He yani bu Sıla ve Simge kuzen miydi?

Bir kere daha rastlantının böylesi...

Sıla Simge'ye biraz daha yaklaştı. "Günlüğümü bunlara verdiğini söyleme." Dedi başını iki yana sallayarak. "Lütfen öyle bir şey yaptığını söyleme."

Simge, Sıla'nın aksine gayet sakindi. "Üzgünüm kuzen, yaptım bile." Dedi gülerek.

Şu kızdaki rahat bizde olsa keşke.

Ah ah!

Sıla ellerini yüzüne kapatıp koşarak çıktı kafeden. Arkasından gitmek için hareketlendiğimde Meriç kolumdan tutarak bu duruma engel oldu.

"Bırak, biraz yalnız kalmaya ihtiyacı var."

Başımı salladım. Haklıydı. Kafasını toparlamaya ihtiyacı vardı.

"Şimdi kavga çıkmadan burayı terk etseniz iyi olur." Dedi Beril kendinden emin bir şekilde.

Yürü be, koçum benim be!

Üç bokşörlerin hepsi birden gözlerini devirdi.

Ay şu bokşör adı çok yakışmadı mı onlara ya.

Neyse.

"Bugün hiç kavga edecek gücüm yok o yüzden iyi gününüzdesiniz." Dedi Sevde. Ardından üçü birden kafeden çıktılar.

"Tam ilkokul bebeleri gibi değiller mi?" Dedi Akın gülerek. "Kardeşim bile bunlardan daha akıllı uslu hareket ediyor lan."

Hepimiz birden gülmeye başlayınca az da olsa neşem yerine gelmişti.

"Neyse biz de kalkalım artık." Deyip ayaklanan Meriç'in kolundan tuttum. "Hayır, biraz daha oturalım. Ben bir şey içmedim." Deyip dudağımı büzdüm.

Güldü. "İyi bakalım, biraz daha oturalım."

--

Off hikaye çok saçma yerlere gidiyor 2 3 bölüm sonra final yapacağım haberiniz olsun😿

Kısa bir bölüm oldu ama okumaya değer bir bölüm oldu aynı zamanda xkznxjznxkznx bazı şeylere açıklık getirmem gerekiyordu yaptım da.

Şimdi sıraa, Sıla ve Çağan ikilisinde dmzndnzjxnz

İyi geceler♥