GÖKYÜZÜ ❦ Texting ✓

-Gökyüzü 61-

Dedim ki oha lan kitaba en son 1 ay önce bölüm atmışım -_-
Sizlerden çok özür diliyorum öncelikle. Kendimi iyi hissetmiyorum derken bir de üzerine sınav haftası gelince kitabı iyice boşlamışım😕 Sınavlarım da bitti (pazartesi günü olacak olan felsefe sınavını saymıyorum kcnfkzndns) bundan sonra her gün bölüm atmaya çalışacağım zaten kitaba final yapmama az kaldı. Diğer 3 bölümlük texting hikayeme devam edeceğim.

Neyse çok fazla konuştum fjzndkznskdizns

İyi okumalar💟

---

"Hocam, ben hala oraya neden 3 yazdığımızı anlayamadım."

Önümde oturan koca kafalı Sevde'nin iğrenç sesiyle başımı sıradan kaldırdım.

Ders, matematikti. Konunun ne olduğunu bilmiyorum ama sayılar falan filan yazıyoruz çarpıyoruz topluyoruz. Onun gibi bir şeyler işte. Anladınız siz.

Sevde'nin peruğundan uzanan saçlar görüş açımı kapattığında sinirle inledim.

Bir de bu çıkmıştı başımıza.

Sevde'nin saçlarını yolduğumuz için kızda saç bırakmamıştık. Kıza da yazık şimdi, yolunmuş saçla gelmek yerine peruk takıyordu.

Arada peruğu kafasından kayıyordu ama olsun, çaktırmayın.

"Sevde aynı şeyi daha demin Ali de sormuştu." dedi matematikçi bıkkın bir ses tonuyla.

"Hocam anlamadım ama."

"Tamam," dedi matematikçi. Ardından anlamadığım bir dille Sevde'ye oraya neden 3 yazdığını anlatmaya başladı.

Önümdeki defterimin kapağını açıp rastgele şekiller çizmeye başladım. Bir vakit sonra bundan sıkılınca oflayarak kapattım defteri.

"Ne oflayıp duruyorsun be!" Dedi Beril, önümdeki defteri alıp yavaşça(!) Kafama geçirdi. "Daha ilk dersten tüm yaşam enerjimi yok ettin."

"Sıkıldım ne yapayım." Deyip yeniden ofladım.

Şu okul bitse de gitsek...

"Alıştın sen de tabi sevgilinin seni dersten alıp sonra birlikte sıcak çikolata içmeye." 

"Hiçte bile." Dedim gözlerimi kısarak. Ardından sıramın altındaki telefonumu aldım elime. Başımı sıraya gömüp Whatsapp'tan mesaj var mı yok mu diye bir baktım. Yoktu.

Pü Allah cezanı vermesin Meriç, insan bir günaydın mesajı atar be!

Telefonu uçak moduna alıp tekrardan sıranın altına koydum ve dersi dinlemeye çalıştım. Olmadı.

Can sıkıntısından patlamak üzereyken zil çaldı. Kendimi sınıftan dışarı nasıl attığımı bir ben bir de Allah bilir size öyle söyleyeyim.

"Kızım bir beklesene sen!" Dedi Beril arkamdan koşarak yaklaşırken. Yanıma geldiğinde de koluma vurdu hafifçe.

"Lan ne istiyorsun benim minnoş bedenimden." Diye inledim. "Kendimi güç deneme tahtası gibi hissediyorum."

"Abartma be sen de." Dedi gülerek. Gözlerimi devirdim.

"Abartmıyorum ben tamam mı?"

"Benim sevgilim hiçbir şeyi abartmaz tamam mı?"
Meriç'in sesini duymamla hemen arkamı döndüm ve ona sarıldım.

"Lan gerizekalı," deyip geri çekildim. "Dünden beri sesin soluğun çıkmıyor. Hadi aramanı geçtim, mesaj bile atmıyorsun be!"

"Birtanem sakin ol." Dedi Meriç gülerek. Gözlerimi kıstım. "Ben sakinim tamam mı?"

"Tamam."

"Aferin söz dinle." Deyip arkamı döndüm. Tam gideceğim sırada kolumdan tuttu. "Kızım şöyle yapma, trip sana hiç yakışmıyor."

"Trip atmıyorum ben!"

"Hıhı kesin."

"Her neyse merak ettim seni ya. Bugün sabahtan da yoktun okulda."

"Mesaj atmak aklına gelmedi mi?" Dedi tek kaşını kaldırarak.

Valla he. Mesaj atmak neden aklıma gelmedi ki?

"Ya dalgınım ben ondan şey oldu ya, aklıma gelmedi."

"Var mıydı ki?"

"Ha ha çok komiksin sen ya."

"Ay yeter valla yeter. Gidin başka yerde tartışın vıdı vıdı susmak bilmediniz arkadaş ya. Beynimin içine ettiniz sabah sabah yemin ediyorum!" Beril yanımızdan söylene söylene ayrılırken Meriç ile gülmeye başladık.

"Sabah kahvaltı ettin mi?"

"Etmedim ama aç da değilim." Dedim. O sırada midemden gelen gök gürültüsü ile cümlemin ne kadar gerçekçi olduğunu kanıtlamış oldum.

"Gel buraya." Deyip kolunu omzuma attı. "Senin şu karnını bir güzel doyuralım."

---

Yaa ama bunlar çok tatlılar kii *-*

Eheheheheheyeheyeheyehehe

Neyse bugün ayrı bir enerjiğim nedense ben de bilmiyom.

Sefiyom sizleri💙