Mage Road

Mage Road - Bölüm 6

Genç kızın bunu duymasıyla birlikte küçük dilini yutması bir olmuştu.Büyücüler onlar için sadece efsane kitaplarında olan şeylerdi.

O sırada Felix Amca ve yeğenin ne düşündüğünü önemsemeden doğrudan bir kıyafet dükkanına girmişti ve Siyah Panterin Derisinden yapılmış uzun bir cüppe aldıktan sonra aynı üründen yapılmış bir pantolon ve sert deriye sahip bir canlının derisinden yapılmış ayakkabı aldı.

Bunları giydikten sonra cübbesinin kapşonunu kafasına attı.Aynadan kendiine baktığında artık tamamiyle bir karanlık büyücüye benziyordu.Bu his ona güzel gelmişti ve kendisini daha özgüvenli hissetmişti.

Felix farketmemiş olsada ailesinin ve bütün tanıdığı insanları bu şekilde kaybetmiş olması sahip olduğu akıl sağlının içine etmişti.Konuşması zorunlu olmadan kimseyle konuşmuyor ve insanların duygularını önemsemiyordu.

Kıyafet işini tamamladıktan sonra küçük siyah bir torba aldıktan sonra odasına geri dönmüştü.1 Haftadan sadece 1 günü kalmıştı.Bundan dolayı yeni planlarını yapması gerekliydi.

Yastığa oturduktan sonra gelişmesini düşünmeye başlamıştı.Kitabın kendisine verdiği bilgiye göre şu anda elinde olan Siyah Kürk Dev Adamından kazandığı taşı kullanarak kendisine ruhsal güç kazandırabilirdi.Fakat bunun kötü bir etkisi vardı.

"Eğer büyücü dışardan aldığı kaynaklara çok bağımlı olursa kişinin ilerideki temeli bozulur ve ilerlemesi her seviyede daha zorlaşır".

Bunun anlamı ne kadar çok eşyalar ve dışarıdan etkiler ile güçlenirse ileride o kadar fazla ve daha çok eşya kullanmak zorunda olurdu.Temelinin sağlam olmayacağı ise aşikar bir şeydi.

Felix bunları düşündüğünde önündeki seviye yani Locus 3.Seviyeye atlaması için gerekli olan şartları tekrardan aklında tekrarladı.

" 1 – Kişi yeni bir büyü modelini zihninde tasarlayacaktır."

" 2 – Yeni büyü modeline uygun bir Sembol ilk sembölün yanına koyularak birleştirilecektir"

Felix bu iki aşamayı düşündüğünda başına ağrı girmesine engel olamıyordu.Bunun çok basit bir nedeni vardı.

"2.Büyü Tasarımı olarak Acid Spray büyüsünü kullanabilirim.Fakat bu büyüyü tasarımlasam bile kullanmak çok zor olacaktır.Sadece 2 kere bu büyüyü kullanmak bile bütün enerjimin bitmesine neden oluyor.Sadece bununla kalmayıp Acid Spray büyüsüne uygun olan bir sembolü bulmamın şu anda hiç bir imkanı yok !"

Felixin önünde duran en büyük engel bilgisizlikti.Her ne kadar uygun büyü tasarımına sahip olsada ona uygun bir büyü sembolu yoktu.Büyü Sembolu ve Tasarımı birleşik olmak zorundaydı.

Felix bunu kafasında bir büyük kova ve küçük kova olarak tasarlamıştı.Büyük Kovanın içinde bulunan su yani büyü gücü Küçük kova olan yani büyü tasarımına aktarım yapıyordu.

Ne zaman bir büyü yapsa Büyük Kovadan (Sembol) den Küçük Kovaya (Büyü Tasarımına enerji gidiyordu.Bu şekilde büyü aktif oluyordu.

Aslında aradakı mantık oldukça basitti.Şu anda Felixin sahip olduğu diğer büyü olan Acid Spray Küçük bir kova yerine Orta Büyüklükte kovaydı.Bunun nedeni ise ikiye ayrılıyordu.Hem ilk sahip olduğu sembol ateş elementleri içindi.Hemde yeterli derecede gücü yoktu.

Felix bunları düşündükçe başının daha fazla ağrıdını hisetti.Sert yatağa uzandı ve uzun zamandan sonra ilk defa güzel bir uyku çekti.

Felix sabahın erken saatlerinde uyandı ve ilk yaptığı iş bir parşomen dükkanından harita almak olmuştu.Şu anda gidebileceği en yakın 2 yer vardı.

Bu yerler Macran ve Celmano olarak adlandırılmış başlarında Baron aileleri olan şehirlerdi.Bulunduğu kasabaya göre oldukça farklı olan bu şehirlerde büyücülük ve büyücüler ile ilgili farklı şeyler bulabilirdi.

Bu nedenle yolculuğa çıkması gerekiyordu.

Felix sahip olduğu gümüşlerden 2 tanesini harcayarak kendisine küçük bir at arabası kiralamıştı.Herhangi bir korumaya ihtiyacı olmadığı için zaman kaybı yaşamadan doğrudan ilerlemeye başladı.

Ortalama 1 saat sonra ise sağ ve sol yol ayrımına denk gelmişti.

Bir taraf Macran a diğer taraf ise Celmano ya gidiyordu.Felix kasabada bu iki şehir hakkında bazı şeyler okumuştu.

Macran denizcilik ile uğraşan bir şehirdi.Direk olarak kıyıda bulunduğu için ticaret açısından oldukça güçlü bir şehir olduğunu anlamak pek de zor değildi.