BOŞLUK

3K 264 65
                                    

Neşe evde hazırlık yapıyordu. Gece için herkes burada toplanacaktı. Mutfakta tepsiye bardakları dizerken Rüzgar usulca gelip belinden sarıldı.

"Herkese haber verdin değil mi Rüzgar?"

"Verdim bebeğim merak etme."

"Güzel. Al bakalım şimdi bu tepsiye salona götür. Bende minderleri getireyim. Yerde yayılıp otururuz."

Rüzgar Neşe'nin ensesine bir öpücük bırakıp tezgah üzerindeki bardak dolu tepsiyi aldı. Neşe de minderleri getirmek üzere odaya gitti.

Bir kaç dakikaya herşeyi ayarlamıştı. Kendisini yere dağınık şekilde bıraktığı minderin üzerine bırakıp, diz üstü bilgisayarını açtı. Rüzgar da içecekleri ayarlamak üzere dışarı çıkmıştı. Neşe gece için güzel bir şarkı listesi hazırladı.

Müzik ortamda hüküm sürerken, çalan zilin sesi melodinin ezgilerini bozmuştu. Kapıyı açmaya gitti. Açılan kapıyla beraber keyifli grup ellerindeki içki şişeleriyle eve doluşmuşlardı. Rüzgar da bu gruba dahildi tabi.

"Salona geçin millet."

"Ne haber yenge? Bugün yine güzelliğin üzerinde bakıyorum da."

"Teşekkür ederim Kabil. Sende her zaman ki gibi uzun saçlısın."

"Bu aralar kestirebilirim. Her an bir sürprize hazırlıklı olun."

Dilruba bu cümleyi ilk defa kardeşinden duyuyordu. Bu Kabil kesinlikle bildiği ikizi değildi. Normal de Dilruba'dan fazla özenirdi o saçlarına. Hatta babasıyla bu konuda kaç defa tartıştıklarını tanrı bilirdi. Ama şimdi kalkmış onları kesmekten bahsediyordu.

"Ciddi misin ikiz?"

"Evet sanırım yeni bir tarza ihtiyacım var."

"Ne o birader birini mi kestirdin yoksa gözüne?"

Kabil elini ensesine atıp ovuşturmaya başladı.

"Şimdilik sadece konuşuyoruz. Arkadaşız yani tamamen."

"İleri de neden olmasın diyorsun yani."

"Bilinmez değil mi Rüzgar?"

"Kız güzeli mi bari?"

Neşe dirseğini Rüzgar'ın karnına geçirdi. Rüzgar sahte bir acıyla karnını tutarken Neşe kıskanırcasına konuşmaya başladı.

"Sanane kızın güzel olup olmamasından Rüzgar? Ben arkadaşların yakışıklı mı diye soruyor muyum hiç?"

Rüzgar yüzüne oturttuğu ciddi ifadeyle, ses tonunu sakin tutmaya çalışarak yanıtladı onu.

"Eğer ölmelerini istiyorsan buyur de güzelim. Ama sonrasında olacaklardan ben sorumlu olmam."

"Sende ağzından çıkan kelimelere dikkat et o halde."

"Ya tamam ama cancağızlarım. Bu kadar kavga etmenize değecek bir şey olsa bari. Tamam anladık ne kadar kıskanç olduğunuzu. Hadi oturup biraz sohbet edelim artık. Daha fazla ortamda gerginlik istemiyorum."

Neşe Rüzgar'a bozulmuş bir ifadeyle bakarak mutfağa yöneldi. Rüzgar da salondakilerden müsade isteyip Neşe'nin ardından mutfağa gitti.

"Neden bana birinden hoşlandığından bahsetmedin Kabil?"

Kabil arkasına yaslanıp umursamaz bir ifadeyle Dilruba'ya baktı.

"Henüz kesin birşey yok kardeşim. Yoksa biliyorsun ilk sana söylerdim."

"Öyle mi? Nedense buna pek inanasım gelmiyor ikiz. Son zamanlar da epey bir uzaklaştın benden."

"Boş vaktim olmuyor Dilruba. Bütün gün aktivitelerle uğraşıyorum."

Karanlığın Prensleri  3 - "Şeytanın Melezi"Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin