Multi de Lee Hwan :)
"Bunun gelmesi şart mıydı?"
Violet Kabil'in boynuna sarılıp yanağına bir öpücük kondurdu.
"Torunumun bir adı var Kabil. Hem ailen bile kabul etmişken sende ki neyin inatçılığı bu?"
"Onlar kabul etse de ben kardeşimin başına bir iş gelebilme ihtimalinden dolayı rahatsızlık duyuyorum. Kusura bakma Violet ama Jin'e kolay kolay güvenebileceğini zannetmiyorum. Bu durum umarım aramızdaki ilişkiyi etkilemez."
"Fazla abartmadığın sürece bir problem yaratmayacağına dair seni temin ederim. Ama bu halinize üzülmediğimi söyleyemeyeceğim. Keşke ikiniz daha iyi anlaşabilseydiniz."
"Boşver sen bunları şimdi. Burada önemli olan sadece sen ve ben varız anladın mı?"
Violet gülümseyerek kollarını daha fazla sardı Kabil'in boynuna.
••••••
"Biliyor musun bu duruma hala alışamıyorum."
"Neye güzelim?"
"Senin babaannenin benim erkek kardeşimle olmasına. Bu çok garip hissettiriyor."
"Vampir dünyasında gariplik zaten oluşumun kendisidir. Normal olan birşey yok ki."
"Haklısın. Yine de neden senin akrabalarından biri olmak zorundaydı ki?"
"Violet'in Kabil gibi bir çocuktan nasıl hoşlanmış olabileceğine bende akıl erdiremiyorum aslında."
"Hey kardeşimi kötülemeye kalkma sakın. Kabil özünde iyi biridir. Tek endişesi ikizinin başına birşey gelebilme ihtimali."
Jin uzandığı yerden kımıldanıp Dilruba'ya çevirdi yüzünü.
"O konuda bende endişeliyim. Ama gel gör ki sana bir türlü anlatamadım bunu."
"Ne yapabilirim ben kalın kafalının tekiyim. Anlayışım kıt ve hatta bir kaç tahtam eksik oldu mu? Şimdi sus."
Jin gülümseyerek baktı bu kez. Sonra elini uzatıp Dilruba'nın yanağına dokundu. Dilruba yanağına değen elin üzerine koydu elini. Gözlerini kapatıp bu anın tadını çıkarttı. Kimin aklına gelirdi ki bir gün onunla ateşin başında bu şekilde olacakları?
Onunla hep böyle kalsa, o hep yanında olsa...
"Selam."
Kardelen gelip Dilruba'nın yanına yerleşti.
"Nerelerdeydin? Bir sorun var mıymış?"
"Evet ama halloldu."
"İyi sevindim."
"İçecek birşey almadınız mı?"
Kardelen etrafına bakınırken Dilruba'nın yanındaki bira şişesini farkedip ona doğru uzandı ve hiç düşünmeden kafasına dikti.
"Herşey yolunda mı kuzen?"
"Evet evet bir sorun yok."
"Öyle mi? Normalde sen pek içmezsin de."
"Ağzım kurudu biraz."
Kendisine itiraf edemiyordu ama farkında olmadan Lee'nin kanına ihtiyaç duymaya başlamıştı ve bu hiç iyiye işaret değildi. Acaba o şuan da ne yapıyordu? Aptal herif vampir kampına gelmekle nasıl büyük bir yanlış yaptığını anlayamıyordu bile. Ya birinin saldırısına uğrayacak olursa?
Aman banane ya! Kendi kaşındı derim.
Ardından içkiden bir yudum daha aldı.
