43.Bölüm
"Yiğit Ölecek Mi?"Nefes-Oğlum! Yiğit!
Diye haykırır adeta...
Tahir-Yangazlar çabuk arabaya çabuk!
Tahir arabanın kilitini açar... Yangazlar Yiğit'i arabaya taşır..Nefes Gülendam'a bakarak-
Kendi torununu öldürdün sen! Canavar kadın!
Gülendam-İsteyerek olmadı...Ama Nefes oğlumun öldüğünü duydukta benim de ciğerim böyle yandı!
Nefes-Allah seni ıslah etsin!
Tahir-Nefes hayde!
Arabaya bindiklerinde Yiğit'in başı Nefes'in dizlerinin üstündedir..
Nefes-Ay ışığında uluyan kurt, sakın adından vazgeçme! Daha birlikte aya bakıcaktık biz! Oğlum beni sensiz, çaresiz bırakma!
Tahir-Merak etme Nefesim! Oğlumuz çok güçlü buna da dayanacaktur! Di ki Yiğit?
Yiğit'ten azda olsa ses gelir..
Yiğit-Anne..
Nefes-Annem! İyi misin?
Yiğit-Ba-babam nerede?
Tahir-Buradayum oğlum! Buradayum aslan oğlum!
Yiğit-Anne çok uykum var..
Nefes-Hayır! Uyumak yok ay ışığında uluyan kurt! Uyumak yok!
Yiğit tüm bu sözlere rağmen uykuya dalır..
Nefes-Yapma, yapma Yiğit! Nolursun kendine gel! Yiğiiit!
Tahir-Nefes bir sakin ol da! İçim parçalanıyi zaten!
Nefes-Tahir uyanmıyor!
Tahir-Uyanacak sen merak etme uyanacak!
Tahir gözyaşları içinden aynadan kanlar içinde yatan Yiğit'i izler.. Bir an Nefes vurulduğunda onu hastaneye götürdüğü an gelir gözünün önüne..
Tahir-Nefes seni hastaneye götürdüğümde arkada kanlar içinde uyuydin.. Sana dedum ki hayallerde canlıdır be Nefesim,benim hayallerimi nefessiz bırakma.. Şimdi sende içinden bunu geçir.. Oğlumuz da bizim hayallerimizi nefessiz bırakmasun..
Nefes-Oğlum...
Saniye-Uy başuma gelenler!
Mustafa-Yangazlar hayde arabaya gidiyrik bizde!
Fatih-Peki abi!
Murat-Hayde!
Asiye-Bende Nazarı arayayum madem..
Nazar-Asiye abla arıyi.. Alo..
Asiye durumu anlatır..
Nazar-Abla bizde geliyriz!
Türkan-Kız nolmiş?
Nazar-Yiğit vurulmiş!
Türkan-Ne?! Cemil hayde götür bizi de.. Allahum ya olacak iş değul...
Dağdevirenlerde hastaneye gider..
Tahirler hastaneye gelir.. Yiğit'i sedyeye koyarak ameliyathaneye alırlar..
Hemşire-Siz burada bekleyin!
Nefes çaresiz bir şekilde dizleri üzerine oturarak ağlar..
Nefes-Hiç gülmeyecek mi yüzüm? Ha Tahir? Şimdi de yaşadıkları yetmezmiş gibi oğlumun küçük kalbi nasıl dayanacak buna?
Tahir-Kendisi küçük yüreği büyük bizim oğlumuzun! Bunu da atlatacak Nefesim!
Tahir Nefes'i sarar.. Az sonra herkes gelir hastahaneye..
Kurşun Yiğit'in omzuna saplanmıştır.. Ameliyatla kurşun çıkarılsa bile Yiğit'in bu ameliyatı kaldırıp kaldıramayacağı bir bilinmezdir..
Osman-Dirayetli ol kızum! Yiğit'imiz evlatumuz o odadan "NEFES" alarak çıkacak Yüce Rabbimin izniyle..
Nefes-İnşAllah hocam.. Hepiniz dua edin nolur..
Herkes bir ağızdan edeceğiz der..
Tahir Mustafayla ayrı konuşur..
Tahir-O kadin neredur da?
Mustafa-Biz apar-topar çıktuk o kadun gitti mi kaldi mi bilemeduk ki..
Tahir-O kadını bulup ona dünyayı dar edeceğum!
Mustafa-Nereye kimi dar ediysin? Sen oğlunun başında duracaksun!
Tahir-Şimdi elbet başında duracağum ama sonrası da var bu işun!
Gülendam herşeyi Fikret'e anlatır..
Fikret-Ne ettun?! O çocik senun torunundu Gülendam!
Gülendam-Ben o çocuğu değil Nefes denen kadını vuracaktım, çocuk önüne atladı!
Fikret-Nefes'i niye vuruysin? Sana dedum senin oğlunun eceli kendusi oldu!
Gülendam-Hayır! Oğluma karılık yapsaydı böyle olmazdı! Allah şahidim olsun ben yaşadığım sürece o kadına rahat nefes aldırtmayacağım!
Fikret-Fışki aldurtmassin! O kız zaten 8 yıl çekmiş Vedat' tan çekeceğuni daha ne çekecek? Gülendam kendi işine bak!
Emre gelir-
Noluyo dede?
Fikret-Hiç evlat..
Gülendam-Emre sen misin?
Emre-Evet benim.. Siz kimsiniz?
Gülendam-Babaannen torunum..
Emre-Siz benim hiç birşeyim değilsiniz! Dede Yiğitten bahsettiyinizi duydum..
Fikret-Evet maalesef vurulmiş hastaneye kaldurilmiş..
Emre-Hangi hastane?
Fikret hastaneyi söyler.. Emre koşarak oraya gider..
Gülendam-Niye izin verdin gitmesine?
Fikret-Şimdi en çok ihtiyaci olduği zaman da gardaşunun yanunda olacak..
Gülendam(içinden) - Torunlarımı kimseye yar etmeyeceğim! Onlar bana oğlumdan kalan son yadigar.. Sana bile yar etmeyeceğim Fikret Deliçay...
Emre hastaneye varır...Tahirleri görüp yanına yaklaşır..
Emre-Tahir abi!
Tahir-Emre? Sen nasıl?
Emre-Boşver abi Yiğit, Yiğit nasıl?
Tahir-Şuan ameliyatda durumunu bilmiyoruz ki koçum...
Emre-Nefes abla... Ağlama kalkıcak Yiğit oradan..
Nefes-İnşAllah Emre, İnşAllah..
Nefes Emre'e yaklaşarak sarılır... Omzunda hönkür-hönkür ağlar... Tahir bu manzarayı izlerken içi parçalanır..
Az sonra doktor gelir..
Nefes-Doktor bey oğlum nasıl?
Tahir-İyi mi?
Doktor-Kurşun omzunda köprücük kemiğine isabet etmiş.. Ameliyatla kurşunu çıkardık.. Şuan durumu iyi ama daha müşahide altında tutmalıyız...
Nefes-Görebilir miyiz?
Doktor-Evet ama yoğun bakımda dediğim gibi daha durumu kritik uyanmadı..
Nefes-Ben annesiyim sadece 5 dakika.. Lütfen..
Doktor-Sadece 5 dakika..
Nefes sevinir ver yoğun bakıma uygun şekilde giyinip içeri girer... Yiğit'i o yatakta uyur şekilde gördükte yüreği parçalanır.. Yatağının yanına gelip sandalyede oturur..
Nefes-Oğlum.. Nefesim.. Herşeyim.. Hadi uyan be.. Bu savaşta anneni yalnız bırakma.. Ben seninle tutundum bu hayata... O şerefsiz beni nefessiz bırakmaya çalışırken ben senin kokunla nefes aldım.. Şimdi sen gidersen ben ölürüm.. Daha karnımda ilk tekmelerini hissettiğim an kazandım ben umutumu... Şimdi o umutu bana yitirtme..
Nefes ellerini öper.. Daha sonra ise "oğul ninnisi" ni okur Yiğit için.. Ninniyi okuyup bitirir..
Nefes-Ninniler çocuklar uyutulsun diye okunur biliyorum ama ben bu ninniyi sen uyan, hayata dön diye okuyorum.. Nolur beni kimsesiz, çaresiz bırakma..
Nefes içerden gözyaşları içinde çıkar..
Tahir-Nefes nasıl?
Nefes-Orada uyuyor.. Ben konuşuyorum o uyuyor... Tahir oğluma birşey olursa ben ölürüm..
Tahir-Şşt sakın hiçbirşey olmayacak oğlumuza iyi olacak.. Kalkacak o yataktan yine bize sarılacak bizde ona sarılacağız... Tahir Nefes'e sarılır..
Dağdevirenlerde hastanededir..
Murat-Ben çay içeceğum Nazar gelir musun?
Nazar-Geleyim madem..
Murat ve Nazar çay içmeye gider...
Murat-Guya bugün seni isteyecektik kavuşacaktık.. Ama şimdi yiğenum o soğuk yatakta yatıyi..
Murat gözyaşlarına hakim olamaz..
Nazar-Şşt ağlama.. Yüreğun yansa da, için parçalansada acıya acıyla değil sevincle cevap ver.. Onu şaşırt!
Murat-Nazar iyi ki varsun!
Nazar-Sende!
Herkes perperişan olmuştur..
Asiye-Nolacak şimdi böyle elimiz golimiz bağlı mi oturacağuz?
Mustafa-Napa biliruz ki? Elimizden ne gelir?
Asiye-Ula ne gelecek?! O kadini bulup alnunun çatundan vuracağuz, daha ne yapalum?!
Asiye reis yine kendini belli eder..
Mustafa-Delirdun diyecemde bu ailede deli olmayan yokki!
Asiye-Bak oni doğru dedin!
Saniye-Biraz yavaş da, hastanedeyuk!
Asiye reis Saniyeye bakış atar...
Balım Nefes'in yanına gider..
Balım-Yenge üzülme.. Yiğit iyileşecek.. Biz yine kızıldereli olup oyun oynayacağız..
Nefes-İnşAllah yengem..
Nefes Balım'a sarılır...
O sırada "Ay Ağıt" şarkısı çalar..
Asiye'de bu manzarayı izleyip duygulanır.. Az sonra Nazar ve Muratta gelir..
Nefes birden ayağa kalkıp merdivenlere doğru gider..
Tahir-Nefes nereye da?
Nefes-O kadınla yüzleşmeye!
Tahir koşup elinden tutar..
Tahir-Nerede olduğuni biliy misin?
Nefes-Hayır!
Tahir-Peki nereye gidiysin?
Nefes-Götürdüğü yere kadar!
Tahir-Götürdüğü yer ha götürdüğü yer... Bu öfke seni ancak pişmanlığa götürür haberin olsun!
Nefes-Umrumda değil, ben zaten yanmışım!
Tahir-Bende yanıyrim! Ama ses ediymiyim hayır! Nefes biz şuan oğlumizin ayağa kalkmasını beklemeliyuz böyle bir anlık öfkeyle pişman olacağımız şeyler yapmakla olmaz!
Emre-Ben biliyorum..
Nefes-Neyi?
Emre-O kadın dedemin evinde...
Tahir-Senun deden kim?
Emre-Fikret Deliçay benim dedem.
Tahir-Ne?
Nefes-Tahir sonra konuşuruz bunları Fikret beyin evi nerede?
Tahir-Uyduk sana hayde gidelum!
Mustafa Emre'nin yanına gelir..
Mustafa-Nereye gittular bunlar ula?
Emre-Gülendam denen kadının yanına..
Mustafa-Oy nenem Yarabbi!
Arabaya binip Fikretin evine giderler..
Tahir-Bana söz ver sakin olacaksun!
Nefes-Ha onu edemem işte..
Tahir arabayı durdurur..
Nefes-Niye durduk?
Tahir-Önce kendini topla..
Nefes-Tahir devam et..
Tahir-Dedum ki önce kendini topla, sakin ol sonra gidelum.
Nefes-Orada yatan benim oğlum, anladın mı benim? Benim içim yanıyor benim!
Tahir-Evet belki biolojik oğlum değul ama ben Yiğit'i kendu evladum bildim.
Nefes-Ben öyle demek istemedim.
Tahir-Neyse sakin ol ve gidelum..
Nefes söylediklerinin biraz ağır kaçtığını anlar.. Ve yola devam ederler.. Az sonra varırlar.. Nefes önden gidip kapıyı çalar..
Tahir-Nefes bir bekle da!
Koruma-Tahir bey? Buyrun..
Tahir kafasını sallar.. Artık onu tanıdıkları için içeri alırlar.. (Fikret'in emridir)
İçeri girdiklerinde Gülendam'ı koltukta arkası dönük şekilde görürler..
Fikret-Hoşgelduniz çocuklar..
Nefes-Buraya bak Gülendam hanım!
Gülendam arkasını dönüp Nefes'e bakar..
Gülendam-Ne var?
Nefes-Oğlum senin yüzünden ölüm döşeğinde! Senin boş intikam planın yüzünden! Şimdi söyle ben napayım ha ne?
Gülendam-Benim oğlumsa senin yüzünden sonsuza kadar o soğuk mezarda yatacak peki söyle ben ne yapayım?
Nefes-Senin oğluna o bile az.
Gülendan-Acımasız!
Nefes-Herşey karşılıklı Gülendan hanım. Senin oğlun beni döverken nasıl acımadısa bende ona acımıyorum! Herkes hakettiğini yaşıyor!
Gülendam-Sen önce kendini yamadığın adama bak!.
Tahir-Bir dakika büyüğümsün, herşeyden önce kadınsın saygı da kusur etmem ama kullandığın kelimelere dikkat et.
Gülendam-Yalan mı? Oğlumdan kurtuldu şimdi sana yamadı kendini.Bu kız yıkık! Sen olmasan ayakta mı dura bilirdi? Oğlu vuruldu sen varken bile yıkıldı.
Nefes-Ben 8 yıl şeytanla köşe kapmaca oynadım! 8 yıl Allahın her günü senin şerefsiz oölun bana tecavüz etmesin diye kaçtım! Anlıyor musun kaçtım!
Nefes'in yine psikolojisi bozulur bir an o anları hatırlar..
Tahir-Nefes noldi?
Nefes-Tahir ben iyi değilim..
Tahir-Nefes?
Nefes Tahir'in kucağına bayılır..
Tahir-Nefes kendune gel, Nefes..
Tahir Nefes'i uyandırmaya çalışır..
Fikret-Getir şöyle uzatalum..
Birazdan Nefes uyanır... Masanın üzerinde silah vardır.. Gülendamın silahı..
Tahir-Nefes iyi misun?
Nefes-İyiyim..
Nefes yavaşça silahı götürür...
Tahir-Nefes napıysin?
Nefes ayağa kalkar..
Nefes-Gel benimle gel..
Gülendam-Nereye?
Nefes-Soru sorma düş önüme!
Gülendam-Beni öldürecek misin Nefes?
Nefes-Gerekirse evet... Yükseklikden korkar mısın?
Gülendam-Biraz noldu ki?
Nefes-Görürsün birazdan... Düş önüme düş!
Tahir-Nefes napaysin?
Nefes-Susacaksan sende gel Deli Tahir.
Tahir-Gelelum bakalum!
Nefes kaptan ikisinide arabaya bindirir..
Nefes-Hayde vira bismillah kullan arabayı..
Tahir-Bir şartla..
Nefes-Neymiş o şart?
Tahir-Nereye gideceğuz onu söyle bari!
Nefes-Cehennemin dibine!
Tahir-Yalnız orada meleklere yer yok biliysin demi?
Nefes alttan alttan güler..
Tahir-Neyse gidelum bakalum, ha bu arada melek derken senu kastetmedum..
Nefes-Başka kimi kastede bilirsin ki?
Tahir-Kendumu...
Kaleliler ve Dağdevirenler hala hastanededir.. Doktor gelir..
Doktor-Bakın böyle beklemenin bir faydası yok.. Lütfen yakınkar kalsın digerleri gitsin.. Hasta zaten daha uyanamadı.. Nazar kızım sende aileni al git..
Nazar-Peki Selçuk bey.. Biz gidelum o zaman Yangaz haberleşuruk..
Murat-Merak etma haberleşuruk..
Fatih'le Berrak ise aşağıda kahve içiyordur..
Berrak-Merak etme Yiğit iyi olacak..
Fatih-Olacak demu?
Berrak-O çok güçlü, cesur bir çocuk bunu da atlatacak İnşAllah...
Fatih-İnşAllah..
Az sonra hastaneye Telgraf Naciye gelir..
Naciye-Geçmiş olsin Saniye..
Saniye-Sağol..
Naciye-Duyduğuma göre Nefesun ilk kocasi vurmuş ha?
Saniye-Nefes'in ilk kocasi mocasi yok, Nefes'in kendi rızası ile olan tek nikahlisi Tahirumdur! Başka da söze gerek yok!
Asiye-Uu anam doğru diyi vallah Naciye abla..
Naciye-Kızmayun canum söyledum sadece.. Aslında ben olaylardan bihaberdum.. Size geldum kapiyi çaldum yoktunuz sonra işte komşilerden sordum durumu öğrendum.. Tam çıktum kapunuzdan bir kuriye size bir cd mi ne getirmuştu imzaladum dedim onu getureyim.. Tahirle Nefeseymiş..
Mustafa-Ver bakalum o cdyi bana...
Naciye-Al...
Asiye-Mustafa bakmayacaksun değil mu?
Mustafa-Niyeymuş o?
Asiye-Mıstafa üzerinde Tahirle Nefese yazıyi.. Ayucuğa yazsaydi izlerdin...
Mustafa-Oy Asiyem oy!
Asiye-Ney Mıstafam ney! Ver bakayum o cdyi bana!
Asiye cdyi alır..
Asiye-Uşaklar gelene kadar bende kalacak sen eline golina hakim olamaz bakarsun yine! Ee eşşeğuni
Mustafa-Yavas!
Asiye-E napayum akluma ilk o geldu.. Eşşek derken şeyi kastetmiştum ama neyse..
Mustafa-Burada ki şey ben olmayayum sakın?
Asiye-Olma canum niye olasun ki olma.. Aman neyse Mıstafa ben susadum bana su al..
Mustafa-Alalum bakalum.. Ana senun bir isteğun var mi?
Saniye-Yok..
Saniye hanım da çok üzgündür..
Asiye-Ha Mıstafam.. Vakit geç oldi sen anamla Balımu eve gönderursun birazdan..
Mustafa-Ha tamam gönderurum..
Tahirler geldikleri yere varırlar..
Tahir-Nefes burasi bizim atladuğumiz uçurum.. Ama ne alak?
Nefes arabadan inip Gülendamı da indirir..
Nefes-Bu uçuruma iyi bak! Oğlun beni ve oğlumu nefessiz bırakmaya çalışırken kendimi sözde yamadığım adamın elimi tutup tek nefes atladığımız uçurum burası.. Senin oğlun beni elinde silahıyla çaresiz bıraktığı an tek çıkış yolumuzdu bu uçurum! Şimdi de ben seni çaresiz bırakıyorum... Ya seni vuracağım ya da bu uçurumdan atlayacaksın... İki yoldan birini seç!
Gülendam-Neden yapıyorsun bunu? Oğlunu vurduğum için mi?
Nefes-İnsan yaşattığını yaşatmadan ölmezmiş.. Senin oğlun yaşattıklarını yaşamadan kolay yoldan ölüp gitti.. Derler ki evlatların kefaleti ebeveynlere kalırmış.. Hadi Gülendam hanım oğlunun kefaletini öde! Ya sıkacağım ya da atlayacaksın!
Tahir-Nefes delirdun herhalde!
Nefes-Evet deliyim ama ben zaten deliydim e Deli Tahir'in karısı olmak bunu gerektirir deyil mi?
Tahir-Nefes bırak adalet versin cevapını ha?
Nefes-Adalete teslim olduğu an öldürür oğlu gibi kendini güçsüz bu kadın!
Gülendam-Anlıyorum! Seni çok iyi anlıyorum! Sözümü kesme de dinle! Vedat'ın babasıyla isteyerek evlenmedim! Daha 16 yaşındaydım babam zorla saçımdan sürükleye sürükleye attı o herifin önüne.. Hilmi bir köpekti bense onun doymayacağı kadar küçük bir kemik...Yıllar boyunca yedi bitirdi beni.. İstemedim bana tecavüz etti.. Vedatta tecavüz çocuğu! Dayanamadım kaçtım.. Fikretle kaçtım.. Hilmi bizi buldu karnımda Vedat.. Ondan önce bir kaç kezde gebe kalmıştım o kadar dövdü ki bebeklerim öldü.. Vedat'a hamileyken Fikret'e kaçtım.. Bu defa da evladımı tehlikeye atamazdım.. Fikret'ten yardım almaktı önce niyetim sonra ona sığındım aşık oldum.. Ama Hilmi peşimizi bırakmadı.. Beni vurdu.. Karnımda çocuğumla beni vurdu..
Nefes-Beni anlasaydən silahla beni vurmak için gelmezdin..
Gülendam-Kızım bilmiyordum.. Taki az önce Fikret her şeyi anlatana kadar.. Bir evladım vardı onun öldüğünü duyunca bende öldüm öldüm dirildim!
Nefes-Vedat doğduktan sonra peki Hilmi bey nasıl onu sizden aldı?
Gülendam-Ben hastanede yatarken parayı basmış hastaneye çocuğumu çalmış benden.. Ben sorduğumda herkes bilmiyoruz diye inkar etti.. Daha sonra psikolojik sebeplerden dolayı ruh ve sinir hastalıkları merkezinde yattım.. Fikret çıkarttı oradan beni..
Nefes-Oğluma birşey olursa benden merhamet beklemeyin!
Tahir-Nefes etma dedum!Yakacaksun kendunu!
Nefes-Yanacaksam ben yanacağım sana ne oluyor?
Tahir-Senin cismin yansa benim yüreğim yanar! Gel etma da?
Nefes-Tahir oğlumuz için..
Tahir-Bu cümleyi ilk deduğinde Vedat'ın saçma velayet davaları yüzünden ayrıydık ama kavuşacakdık... Şimdi ise kavuşmamızın bir yolu yok.. Etma yüreğimi yakma.. Gel vazgeç bu inattan..
Nefes-Bir sevdiğim bana demişti ki Karadenizin umudu bitince inadı başlar.. Şimdi ben nasıl vazgeçeyim bu inattan?
O an "Ben bir kadın/adam sevdim" şarkısı çalar... Şarkı boyunca Tahir'in Nefes' acı dolu bakışlarını izleriz..
Tahir-Bu uçurum bizi birleştirmişti, nasul yani şimdi ayrıymi?
Nefes höngür höngür ağlayarak-
Özür dilerim! Geç geldim, erken gittiğim için özür dilerim!
Tahir-Sen hata etmedun ki hayde vazgeç inadından vazgeç... Evet Karadenizin umudu bitince inadı başlar.. Ama bizim umudumuz daha bitmedu ki Nefesim.. Sevdamız olduğu sürece de bitmez bu umut...
Gülendam-Çok oldun ama sen!
Gülendam Nefes'i uçurumdan iter! Şarkının en güzel anı başlarken Tahir son anda Nefes'in ellerinden tutar..
Tahir-Tuttum Nefesim, tuttum ellerinden!
Nefes-Bırkma nolursun bırakma Tahir!
Tahir-Ben bu eli bir kere tuttum bırakmadum şimdi mi bırakacağum? Gülendam hanım yardum edin.. Bir yardum çağurun..
Gülendam-Sevdiğin kadın ya hani çeksene!
Tahir-Çekemem çekersem elimden kayar..
Gülendam-Sevmek böyledir.. Elinden tutarsın kendine çekmek istersin çekinirsin elinden kayıp gider diye çekinirsin..
Tahir-Nefesim sakın vazgeçme! Umutundan dönme!
Nefes-Tahir ben bir tek seni çok sevdim!
Tahir-Nefesim ben bir tek kadın sevdim, o da sensin!
Şimdi n'olacak? Sonsuz mutluluk mu? Onsuz mutluluk mu? Şarkı biter...
Nefes-Oğlum uyanınca ben olmazsam çok ağlar.. Tahir düşersem ben n'aparım?
Tahir-Merak etme düşersen arkandan atlarım.. Zaten denuze düşeceksun seni kurtarurum!
Gülendam arkasına bile bakmadan gider... Onları orada öylece bırakır..
Asiye-Allah-Allah nerede kaldular ki bunlar?
Mustafa Asiye'nin suyunu getirir..
Mustafa-Al Asiyem..
Asiye-Mıstafam Nefesler nerede aceba?
Mustafa-Bende çok merak ediyrim ama işte telefonlari kapalı..
Asiye-Allahum sen uşaklari kori..
Mustafa-Anamları götüreceğum geliy misin?
Asiye-Yok gelemem... Nefes yok Yiğit'im uyanursa başunda biri olsin.. Yerini tutamam ama ana yarusu sayılırim.. Nefes artuk benum kardeşum oldi..
Mustafa-Sen nasul merhametli bir kadunsun..
Mustafa Asiye'ye sarılır..
Saniyeyle Balım'ı eve götürür.. Gitmek istemse de Saniye Balım yalnız kalmasın diye gider..
Tahir-Tutunacak bir yerde yokki! Nefes tek çare atlamak..Kayalıklar dağılıyi seni çektiğum an ikimizde düşeruz..
Nefes-Hikayemiz burada başladı belki burada bitecek belki yine yeniden burada başlıyacak..
O günü hatırlarlar... Daha sonra Tahir-
Nefes o gün bilmiydin peki bugün bana güveniy misin?
Nefes içten bir şekilde-
Evet!
Tahir Nefes'in elinden tutar bir şekilde atlarlar! O an Gel Göğsüme Sığ Yarim çalar.. Nefesle Tahir'in denizin dibine düşmelerini görürüz... Sonra ise denizi görürüz... Ardından ise Yiğit'in bağlı olduğu makineden dıntt diye ses gelir.. Annesiyle babasının uçurumdan düştüğünü hisseder gibi küçük Yiğit'in kalbi durur...Peki Karadeniz anlattı anlattı şimdi bu hikaye burada bitti mi? Hayır.. Tahirinde dediği gibi "Daha yeni başlıyi..."43.Bölüm Sonu
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Sen Anlat Karadeniz
FanfictionGeçmişte para karşılığı satıldığı adamın zulmünden kaçıp çocuğuyla birlikte Karadeniz'e sığınan Nefes'le, onu koruduğu için ailesinin büyük tepkisiyle karşılaşan Tahir'in imkansız aşkını ele alıyor kitapımız... -Sen Anlat Karadeniz... Ben Anlatınc...