Bir zaman sonra-
"Daha 1 günlük kız çocuklarına bile tek bir gün;8 mart ait iken, dünyada bazı kadınlara hergün haram ediliyor! Peki ya siz bugün o kadınlar için ne yaptınız? Gazatelerde okudunuz, televizyonda gördünüz, peki ya onların yardım çığlığını duydunuz mu? Onlar zaten sessiz bırakıldı, şimdi sizde onları nefessiz mi bırakacaksınız? Hakkını savunurken ölen kadınlar,hiç mi vicdanınızı sızlatmıyor?
Peki ya "Allah, ölüyü hayata yeniden döndüremez mi?" -
Kıyamet Suresi 40
Bu sureyi ilk Osman babamdan duymuştum... Kıyamet gününde o ölen kadınlar dirilecek ve sizden hesap soracak. Peki ya siz o hesap gününde ne yapacaksınız?
Unutmayın o kadınları sessiz bıraka bilirsiniz ama vicdanınızı asla! Elbet birgün susturduğunuz o vicdanınız dile gelecek!
"İnsan vicdanının kınayan sesini tanıklığa çağırırım!"
Kıyamet 2 "
Nefes konuşmasını yaptıktan sonra ayağa kalkar.. Ve bir ses duyulur-
Harikaydın Nefes!
Nefes-Ben birşey yapmadım, sadece bazı insanların görmezden gelmeye çalıştığı ama ne olursa olsun gördüğü olaylar hakkınta konuştum. Ben konuştum, ama bunu hala bir yerde yaşayıp, sevdikleri için, çocuğu için, susanlar var.. İstersem bir videoda değil bin videoda anlatayım bunları, gerçekler değişmeyecek.. Ama bu durumların olasılık ihtimali azala bilir..Nefes'in anlatırken gözleri dolar.
-Gelecek hafta büyük konuşma günü.. Heyecanlı mısın?
Nefes-Hemde çook..Nefes'in sevinci gözlerinden bellidir.. Ve az önceden beri konuştuğu kadından tedirgin bir soru gelir-
-O hala dışardayken, bu konuşmayı yapmak tehlikeli değil mi? Yani..
Nefes kızın söyleyemediklerini söyler-
Yani, korkmuyor muyum? Bunu mu demek istedin? Doğru mu anladım?
-Evet.. Hiç korkmuyor musun?
Nefes-8.yıllık bir cehennemden sonra, o cehennemden artı kalan bir zerreden niye korkayım ki? O gün oraya geleceğine eminim, ve bunu bile-bile o sahneye çıkıp, tüm kadınlara umut olacağım!(Bölüm başında böyle sahneler olacak, şimdi ise kaldığımız yerden devam edeceğiz)
Şimdi-
Nefes son kez bağırır ve ardından bayılır. Nefes'in baylldığını gören Tuncay telaşlanır ve uyandırmaya çalışır.
-Nefes, iyi misin? Uyan hadi nolur! Uyan! Yalvarırım yapma bunu bana!
Tahir ise Yiğit'in yanına gider-
Sakın basma,oğlum.
Tahir Yiğit'i kucağına alıp kenara koyar.Saçlarını okşayarak-
Hayde, sen kardeşinun camları ben temizlerum.
Tahir ortalığı temizlerken bir yandan da aklı Nefestedir. Ve Nefes'i ziyarete gelen Eceye çocukları emanet edip Nefes'i bıraktığı kafeye gider. Ama kafe kapalıdır. O sırada orada oturan bir dilençi-
Kime bakaysun uşağum?
Tahir-Emice, karumu bıraktum 1 saat önce buraya ama kapalıymış. Sen gördün mi?
-Sizi gördüydüm gelirken.Sen gittikten sonra yanındaki adamla arabaya binip gittiler.Tahir dahada tedirginleşir-
Başka birşey gördün mi?
-Sabah, sabah erkenden bir uşak gelip burayı kapattırdı. Bende dedum karusuna sürpriz edecek herhalde. Sonra o kız geldiğinde kafe kapalıymış bende yeni gördüm dedu. Yalan söyledu, şaşurdum vallaha.
Tahir-Tamam emice sağolasun!
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Sen Anlat Karadeniz
FanfictionGeçmişte para karşılığı satıldığı adamın zulmünden kaçıp çocuğuyla birlikte Karadeniz'e sığınan Nefes'le, onu koruduğu için ailesinin büyük tepkisiyle karşılaşan Tahir'in imkansız aşkını ele alıyor kitapımız... -Sen Anlat Karadeniz... Ben Anlatınc...