44.Bölüm-"AYRILIK"
"-Elini ver oğlum bana..
Yiğit-Baba ama bu uçurumun mesafesi çok gelirsem düşerim...
Yiğit'le Tahir'in arasında uçurum vardır..
Yiğit-Baba nolursun kurtar beni! Çok korkuyorum!
-Merak etme aslanum seni oradan kurtaracağum!
Az sonra bir kadın gelir.. Gelen Nefes'tir... Nefes Tahir'in elinden tutar ve birlikte Yiğit'i uçurumdan çekerler... "
Tüm bunlar kalbi duran anda Yiğit'in gördüğü rüyadır.. Rüyada Tahirle Nefes birlikte Yiğit'i uçurumdan çektiği anda Yiğit gözlerini açar..
Asiye-Neden herkes odaya girdi? Noliyi ki? Mıstafam da gitti!
Doktor gelir..
Asiye-Doktor bey noldi?
Doktor-Çocuğun kalbi durmuştu, merak etmeyin şimdi iyi... Benim gitmem gerek..
Doktor acil odaya girer..
Asiye'nin gözleri dolar ne diyeceğini ne konuşacağını bilmez sadece oturur...
Tahir Nefes'in elini sımsıkı tutup sudan çıkarır..
Tahir-Nefesim iyi misun?
Nefes düşerken kafasını sert bir şekilde çarptığı için baygındır..Tahir nefes alıp almadığına bakar ve Nefes'in nefes aldığını görür..
Tahir-Oh çok şükür yaşıysin! Sakın vazgeçme Nefesim sakın! Seni hastaneye götürecem!
Tahir sudan kurtulur... Ve Nefes kucağında onu hastaneye götürür..
Fikret onları takip ediyordur ama tamda Nefesle Tahir atlarken oraya varır... Çünki araba yolda bozulmuştur.. Emre de yanındadır..
Fikret-Gülendam sen ne ettun?!
Gülendam-İntikamımı aldım Fikret Deliçay!
Emre-Dede ya öldülerse?
Fikret-Merak etma Tahir Karadeniz uşağudur bir şekilde kurtulmuşlardur..
Emre-İnşAllah.. Yeter! Artık yeter oğlun yetmedi şimdi sen mi mahvedeceksin hayatımızı?! Çık git!
Gülendam-Ama oğlum...
Emre-Bana oğlum deme ben senin hiç birşeyin değilim! Anneme kötülük yapanın annesine de sevgi gösterecekte değilim! Dede gidelim hadi!
Fikret-Gideıum evlat..
Gülendam-Alıcam.. İkinizi de bu dolduruşçuların elinden kurtaracağım.. Birlikte çok mutlu olacağız!
Doktor tekrar gelir..
Asiye-Noldi uşağum iyi mi?
Doktor-Asiye hanım maalesef Yiğit'i kaybettik...
Asiye-Ne? Ne diysin sen?
Asiye bir evlatını yitirdiğinde birde Yiğit'in öldüğünü duyduğunda böyle kahrolur... Dili tutulur..Ağlar...Sadece ağlar.. Höngür-höngür..
Asiye-Ne diyecem ben Nefese? Ne?
Tahirle Nefes'te hastaneye yaklaşmıştır..
Tahir-Dayan Nefes'im dayan az kaldu... İyileşeceksin... Sende iyileşeceksin... Oğlumuzda iyikeşecek...Hayallerimiz gerçekleşecek... Bizim çok güzel hayallerimiz var be Nefes benum hayallerimi sensiz nefessiz bırakma... Bir kızımuz olacak.. Tıpkı sana benzeyen.. Senin gibi iyi kalpli, saf, güzel bir kız... Belki yine 2-cide oğlumuz olur bilmiyrim ama evlatlarımızın ikisinide koruyup kollayacağız.. Onların saçının teli yansa dünyayı yakacağız.. Sen sonra okuyacaksın iyi bir psikolok olacaksın aynı hayal ettiğin gibi... Yaşayamadıklarını içinde upte kalanları seninle birlikte bende yaşayacağım Nefesim... N'olursun n'olur bırakma beni sensiz!
Hastaneye gelirler...
Tahir-Sedye, bir sedye getirun! Karım iyi değul!
Sedye gelir ve Nefes'i yukarı götürürler..
Hemşire-Beyfendi siz burada bekleyin..
Tahir yukarı Asiyenin yanına Yiğit'i sormaya çıkar....
Fikretle Emre de eve gider..
Emre-Dede biliyorum Tahir abi seni görsün istemiyorsun ama gel hastaneye gidelim Yiğit nasıl bakalım ha?
Fikret biraz düşündükten sonra kabul eder ve giderler...
Asiye'yi ağlarken gören Tahir hemen yanına gider..
Tahir-Yenge iyi misun? Noliyi?
Asiye hala ağlamaya devam eder..
Tahir-Yenge konuşsana Yiğit nasul?
Asiye Tahir'in yüzüne bakar ama birşey diyemez...
Tahir-Yoksa?Yenge?!Yiğit nasul dedim?! Söylemek bile istmeyrum ama yaşıy dimi?
Asiye-Ta-Tahir(kekeleyerek) Yiğit...
Tahir-Yenge Allah aşkına söyle Yiğit'e ne oldu?!
O sırada Yiğit'in cansız bedenini morga götürmek için çıkarırlar..
Tahir-Oğlum?!Yiğit?!
Tahir'in dünyası başına yıkılır... Yiğit'in cansız bedenini görünce deli olur... Şimdi n'apavaktır?Oğluna kavuşsun diye kurtarmıştı Nefes'i şimdi oğlu olmadan ne yapacaktı ki yaşamayı Nefes? Nefes'e bunu nasıl söyleyecekti? En önemlisi kendi içindeki kor ateşi nasıl dindirecekti?
Tahir-Götürmeyun! Oğlumu götürmeyun!
Hemşire-Beyfendi elinizi çekin!
Tahir elini sedyeye atarak onları durdurçaya çalışıyordur..
Tahir-İzin vermem! İzin vermeyrum! Oğlumu nereye götüriysiniz? Ha nereye?!
Hemşire-Morga..
Tahir-Sen ne diysin?! Ne morgu?!
Doktor-İzin verin!
Tahir yere yıkılır... Yiğit'i morga götürürler...
Asiye-Yengem galk.. Hayde galk..
Tahir-Ben ne edeceğum?! Yenge benim evlatım öldü!
Asiye küçük Erenini hatırlayıp daha da ağlar... Az sonra Mustafa gelir..
Mustafa-Tahir noluyi? Ne bu halin? Nefes nerede?
Asiye-Yiğit..
Mustafa-Noldi Yiğite?
Mustafa şakınlıkla olsa da az çok herşeyi anlar.. Yangazlar da ev yalnız kalmasın diye Saniye ve Balımla kalır..
Murat-Acaba ne ettuler?
Fatih-Bilmiyrim ama İnşAllah iyidurler..
Murat-Berrak Osman hocayla gittu demu?
Fatih-Evet...
Ve içeri Saniye girer.. Gözleri dolmuş bir şekilde..
Murat-Ana iyi musun?
Fatih-Ana noldi? İyi misun?
Saniye-Yi-Yiğit...
Murat-Noldi Yiğit'e?
Saniye-Yiğit ölmiş...
Saniye koltuğa oturur.. Kendi iradesinde olmayarak hemde... Yangazlar ise şaşırır.. Önce inançazlar inanamazlar.. Ama onlar da yıkılır...
Mustafa-Tahir galk.. Ayağa galk..
Tahir-Benum dünyam yıkıldı be abi bir daha galkamam...
Mustafa-Biliyrim çok zor.. Daha bir kez kokladığım oğlumu kaybettiğimde kahroldum ben.. Evlat işte 1 günlük de olsa 10 yıllık da olsa evlat... Yokluğunu hissettirdimi öyle bir yıkayki insanu...
Mustafa gözyaşlarını tutamaz.. Tahir ise sadece düşünür... Yiğitle Nefesle olan anılarını düşünür... Bu ölüm haberinin üzerine herkes hastaneye gelir.. Haberi duyan herkes üzülür.. Kahrolur... Herkes acı haberi bilir... Ama Nefes herşeyden habersiz odada uyuyordur.. Kafasına pansuman yaparlar.. Eve giden herkes tekrar gelir... Hemşire doktora yaklaşır..
Hemşire-Hepsi çok üzüldü..
Doktor-Senin ailenden biri hemde çocuk olan biri ölse üzülmez misin?
Hemşire-Ama o..
Doktor-Ama o ne?
Hemşire-Hiç..
Doktor-Bende öyle düşünmüştüm... Hadi işine bak..
Gülendamında olanlardan haberi vardır... Hastanenin önünde zaferini kutlar gibi beklemektetir...
Gülendam-Oğlumu çaldın benden Nefes, şimdi sıra bende!
Nefes uyanır...
Nefes-Ben neredeyim?
Hemşire-Sakin olun.. Kafanızl kayaya çarpmışsınız bayılmışsınız kafanıza pansuman yaptık..
Nefes-Evet.. Ben uçurumdan düştüm Tahir beni tuttu sonra birlikte atlatık...Sonrası,sonrası aklımta değil... Tahir burada mı?
Hemşire-Eşiniz mi? Şey..
Flashback-
Tahir-Uyandığında olanlardan bahsetmeyun sakın... Oyalayın bir şekilde idare etin.. Sakın buraya gelmesun..
Hemşire-Peki Tahir bey..
Şimdi-
Hemşire-Sizi bıraktı sonra biz dışarda bekleyin dedik ama bir bilgim yok..
Nefes ayağa kalkar..
Nefes-Benim oğlumu görmem gerek..
Hemşire-Olmaz.. Kalkamazsınız.. Başınıza yeni pansuman yaptık kalkıp gezmeniz riskli..
Nefes-Ama..
Doktor içeri girer...
Doktor-Nefes değil mi?
Nefes-Evet..
Doktor-Bak Nefes başın ciddi hasar almış aça merak etme iyileşeceksin.. Ama şimdi yeni pansuman yaptık kalkıp gezmen riskli.. Biliyorum oğlun burada yatıyor.. Ama daha uyanmamış o yüzden sende uyu...
Nefes-Uyanmamış mı? Tahir nerede?
Doktor-Tahir?
Nefes-Eşim..
Doktor-Seni buraya getiren çocuğu diyorsan yukarı katta oğlunuzun başında..
Nefes-Canım benim... Tahir, iyi ki var...
Doktor gülümser..
Ali-Devrem iyi misin?
Tahir-Ben napacam? Ne diyecem Nefes'e?
Esma-Tahir biliyorum çok zor ama bu durumda en iyisi sakin olmak.
Nefes uyuyamaz..Hemşirelerin yokluğunu fırsat bilip yukarıya çıkar.. Tam Yiğit'in kaldığı yoğun bakıma inerken herkesin orada oldunu görür..
Tahir-Ben Nefes'e Nefes oğlumuz öldü nasil diyecem?!
Nefes şok olur. O sıra "Zulmetme Karadeniz" girer!
Nefes-Ne?!
Tahir arkasına dönüp yere düşne Nefes'i görür..
Tahir-Nefes?
Nefes-Tahir oğlum öldü mü benim?
Tahir-Nefes maalesef..
Nefes bağırır-
Oğlum! Nasıl?! Nasıl?! Bırakmaz oğlum bırakmaz beni!
Asiye yanına koşar..
Asiye-Nefes sakin ol..
Nefes-Ne sakin ol? Ha ne? Benim oğlum ölmüş Asiye abla! Yiğitim ölmüş! Benim canımdan parçam, minicik kuzum o soğuk odada mı şimdi?
Doktor gelir..
Tahir-Ceset morgda mı?
Doktor-Evet..
Tahir-Son bir kez göre bilirmiyiz?
Doktor-Aslında olmaz ama madem istiyorsunuz..
İçeri giderler.. Nefes deli olmuştur.. Gözleri 1 dakikanın içinte ağlamaktan şişmiştir..
Nefes morgta Yiğit'in üzerine koşar..
Nefes-Oğlum? Oğlum uyan! Hadi uyan!
Tahir-Paşam..
Nefes Yiğit'i öpüp koklar..
Nefes-Ay ışığında uluyan kurt burası çok soğuk ama hadi kalk hasta olacaksın!
Tahir-Nefes?
Nefes-Ne Nefes Tahir.. Sonra hasta olucak biliyorsun hastalınınca kolay-kolay iyileşmiyor.. Hadi annem kalk gidelim eve hadi...
Nefes buna kendini inandırsa da ruhunu inandıramaz.. Yere oturup avcunu ellerine alıp öper ve koklar..
Nefes-Yiğit... Neden? Neden annem neden? Neden bıraktın beni sensiz? Ben herşey çok güzel oldu derken sen neden yaptın bunu? Sen hiç yaramaz bir çocuk değildin be annem.. Keşke yaramazlık yapsaytınta yaşarken bu son yaramazlığı yapmasaytın annem.. Ben nasıl giderim sensiz o eve? Ben nasıl girerim o eşikten?
Tahir-Girecez, birlikte.. Bir-birimizin yarasını saracağız..
Nefes-Hayır! Bu öyle bir yara binbir sene de geçse hep kanayacak..
Tahir susar.. Ne desin ki? Ağlama dese evladı olmaz.. Üzülme dese canından can kopmuş nasıl desin bunu Nefes'e?
Nefes Yiğit'in ellerinden tutar..
Nefes-Hadi oğlum yeter bu kadar oyun kalk. Hadi ay ışığında uluyan kurt gece oldu şidmi ulama vakti! Kurtlar bu saatte uyur mu?
Tahir-Nefesim etma da..
Tahir de ağlar..
Doktor-Hadi çıkmanız gerek..
O sıra da "gyuli çkimi" çalar..
Nefes-Hayır, olmaz! Olmaz bırakamam oğlumu burada bırakmam!
Tahir-Nefes hayde güzelum!
Nefes-Bırak Tahir! Çıkmam dedim! Çıkmam!
Nefes öyle feryad ederki dışardan herkes duyar gözyaşlarına boğulurlar..Zorla da olsa oradan çıkarırlar Nefes'i... Nefes o an babasının onu evden zorla çıkarttığı anı hatırlar.. Niye hep zorlanan taraf o olurdu ki? Hayat dönüp dolaşıp lanetini Nefes'in üzerine niye yıkıyordu ki?
Nefes-Benim oğlum üşür! İzin verin yanına gideyim nolur! İzin verin!!
Ve Tahir'in kucağında bayılır..
Tahir-Nefes?! Doktor doktor!
Asiye-Doktor çağırun çabuk!
Mustafa-Oy nenem Yarabbi.. Allahum sen yardum et bu uşaklara..
Nefes'e sakinleştirici yaparlar.. Uyur.. Tahir de başında bekler.. Elini sımsıkı tutar..
Tahir-Birlikte atlatacağuz.. Biliyrim bu kez ikimizde yaralanduk ama bu yarayu birlikte saracağuz.. Özür dilerim be Nefesim.. Özür dilerim oğlumuzu koruyamadığım için özür dilerim..
Nefes rüyasında Yiğit'le olan anılarını görür.. Ve ardından böyle bir rüya görür:
"-Anne! Buradayım!
Nefes arkasını döner-
Neredesin oğlum?
-Buradayım anne gel! Çok yakınım!
Nefes-Ama göremiyorum!
-Ben seni görüyorum!Anne işte bana bakıyorsun neden görmüyorsun?!
Beyaz dumanən arasından Osman Hoca çıkar-
Kızım bazen insan en yakınındekini görmez.. Göremez.. Allah herkese göz verir, herkes bakar ama herkes göremez.Bu hayatta görmeyi bileceksin... "
Bu rüyadan sonra Nefes uyanır.. Sakinleştirici onu sakinleştirmiştir.. Bu olayın ardından cenaze olur zorda olsa oğlunu toprağa verir NefTah..
1 Hafta Sonra, sabah-
Tahir aşağıya iner..
Tahir-Yengem bu bavullarda nedur? Nefes galkdi mi?
Asiye-Yengem.. Nefes,
Tahir-Nefes?
Asiye-Nefes gidiyi..
Tahir-Ne diysin sen yenge? Nereye nasıl gidiyi?
Asiye-İstanbula gidecekmiş orada çalışıp bir yandan da okuyacakmış.. Dedum etma ama dinlemedu... Karadeniz'e kendini sığdıramadığını söyledu...
Nefes gelir.. Tahir elinden tutup dışarı götürür..
Mustafa-Noluyi Asiyem?
Asiye-Noluyi bilmiyrim ama İnşAllah sonu hayrolur..
Tahir-Ben sana ne dedum?
Nefes-Ne dedin?
Tahir-Hiç bir yere sığamıyorsun gel göğsüme sığ!
Nefes-Demekle olmuyor işte o işler Tahir Kaleli! İçim parçalanıyor! Yapamıyorum ancak uzaklaşırsam biraz iyileşe bilirim gibime geliyor.
Tahir-Beni geçtum, Yiğit o nolacak? Onu mezarunda yalnız mı bırakacaksan? Hergün gidiydin mezarlığa şimdi nasıl gideceksun?
Nefes-Bu sabah gittim ben yokken sen gidersin. Birde şey var tabi eğer boşanmak istersende ki istemen normal.
Tahir-Gitme,gel göğsümte nefes alamazsan, yüreğime sığdırırım orası zaten sana ait..
"Gel göğsüme sığ yarim" çalar..
Nefes ağlar..
Nefes-Özür dilerim.. Senin gerçekten karın olamadığım için..
Tahir-Özür dileme yanımda dur..
Nefes-Özür dilerim sen elimi tutarken benim ellerini yarıda bıraktığım için..
Tahir-Dileme, dileme! Gel bana yüreğini ver yüreğimde sarayım yüreğindeki yaraları.. Gel bana nefes ver nefesim katayım nefesini!
Tahir Nefes'e sarılır... Gel göğsüme sığ yarim kısmı çalar bu sırada.. Nefes Tahir'in kollarında ağlasa da gitecektir.. Onun için herkesi çağırmıştır.. Onlara veda edip gidecekter.. Birazdan herkes gelir.. Nefes bir-bir herkesle helalleşir..
Nefes-Hakkınızı helal edin..
Saniye-Kızum gel vazgeç gitme ha?
Nefes-Duramıyorum Saniye hanım dışarıya bile çıkarken üstüme üstüme geliyor burası...
Mustafa-Asiye sen şu cdyi Tahir'e verdin mi?
Asiye-Şu olaylardan sonra unutmuşim dur söyleyeyumda belki önemli bir şeydir..
Tahir'in yanına gider...
Asiye-Yengem Yiğit hastanedeyken sana bir cd geldi.. Telgraf Naciyeye vermişler kapuda o da bize verdu..
Tahir-İçinde ne var?
Asiye-Bilmiyrız ki bizde önemlidur diye diyelum deduk..
Tahir-Nefes daha gitmeyi zaten..
Tahir eve gidip laptopu açar.. Videoyu açar.. Video Vedat tarafından çekilmiştir..
"Vedat-Sevgili dostum Tahir.. Bu videoyu izlediğine göre bana birşey olmuş ve video sana ulaşmış.. Beni kim öldürdü diye merak etmeyeceğim büyük ihtimalle tutuklandıysam kendim intihar etmişimtir.. Eh ne diyelim Allah taksiratımı affetsin.. Aslın da bu videoyu annem Gülendamla bugün konuştuktan sonra çekiyorum.. Her ne kadar senden nefret etsemte artık olmadığıma göre çocuğun sana emanet ve belki de şuan yanında değil.. Eğer bu videoya geç ulaşdıysan Yiğit'i ölü biliyorsundur.. Annemle konuştuğumda bana Yiğit'i sizden alacağını söylemişti.. En kısa zamanta hastaneden çıkıp yanıma geleceğini de diyordu.. Eğer öldüysem deli olmuştur ve size neler yaptığını az çom tahmin ediyorum.. Diyeceğim o ki annem dediklerini yaptıysa da bunu bilin ki Yiğit'in yaşama ihtimali var.. Senden nefrette etsem oğlumun annesiz büyümesini istemem.. Kendine iyi bak Tahir sen kazandın... Ama şunu unutma ki bu galibiyeti ölümümle ben sana lütfettim...
Vedat güler..
-Nefes'i benim için öp ve kokla.. Çünki en son hala aynı parfumu kullanıyordu...
Vedat her zaman ki kahkahasını atar ve video biter..."
Tahir-Yaşıyor! Oğlumuz yaşıyor!
Tahir hemen herkesi çağırır ve videoyu onlara da izletir.. Nefes onda gözyaşları içinde Tahir'e sarılır..
Nefes-Oğlumuz yaşıyor mu yani?
Tahir-Evet Nefesum yaşıyi! Oğlumuz yaşıyi!
Nefes-Vedat belki de yapa bileceği en büyük iyiliği yaptı bana!
Mustafa-Nolacak şimdi?
Ali-Mezarı açtıracağız..
Esma-Ceset kimin ki acaba?
Ali-Yiğit'in öldüğü gün başka bir çocuk ölmüştü güya ceseti bulunamamıştı.. Belki o çocuğun cesetini koymuşlardır Yiğit diye.. Eğer durum böyleyse o doktor ve orada çalıan görevliler, hemşireler ayvayı yedi..
Nefes-Gülendamın yanındaysa Yiğit.. Onların yerini bir tek Fikret abi bilir..
Tahir-Hayde Fikret abinin yanına gidelum biz. Devrem sende şu mezar açtırma işlerune bak.
Nazar-Çok Şükür!
Herkes birlikte şükür eder...
Osman-Ya Rabbim hikmetinten sual olmaz.. Çok Şükür..
Nefesler az sonra Fikretin evine varırlar.. İçeri girerler..
Fikret-Hoş geldunuz..
Tahir-Gülendam, Gülendam nerede?
Fikret-Gitmiş..
Tahir-Ne zaman?
Fikret-1 hafta önce Yiğit'in öldüğü günün sabahı..
Nefes-Yiğit yaşıyor! Gülendam kaçırmış!
Fikret-Ne diysin sen? Nasıl olur?
Nefesler herşeyi anlatır...
Tahir-Nereye gider bu kadın?
Fikret-5 kuruşu yoktu ben verdim biraz para.. Bileydim onunda vermezdum.. Nereye gideceğunu sormadum ama büyük ihitmalle eski evleri mi ne vardu oraya gider..
Tahir-Nerede bu ev?
Fikret-İstanbulda bir yerdedir.. Ama tam adresi bilmiyrim..
Nefes-Ben galiba biliyorum.. Eğer bu ev o evse...
Flashback-
Vedat Nefes'i yine döver..
Nefes-Neden? Neden yapıyorsun bunu? Ben sana ne yaptım?
Vedat-Eskiden (evin adresini söyler) civarlarında bir evimiz vardı.. O evin duvarları hep bu sesi duyardı..Yapma Hilmi! Neden bunu yapıyorsun? Ben ne yaptım sana? Bla bla aynı zırvalıklar.. Babam anneme ne derdi bilir misin? Sen soruyu bana değil de kendine ver.. En iyi cevap insanın içinde saklıtır.. Şimdi sende en iyi cevap sende bana mı soruyorsun?
Vedat yine kahkaha atar..
Şimdi-
Tahir-Ne duruyruk hayde gidelum!
Nefes-Peki.. Teşekkürler Fikret bey..
Fikret-Rica ederum Allaha emanet olun...
Nefes ve Tahir İstanbul'a doğru yola çıkar..
Tahir-Bugün İstanbula yalnız gidecektun ama benum içimde iyi bir hiss vardı biliy misin?
Nefes-Biliyorum.. Yani aslında gidiyordum ama hep aklımta o rüya vardı..
Flashback-1 hafta önce-
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Sen Anlat Karadeniz
FanfictionGeçmişte para karşılığı satıldığı adamın zulmünden kaçıp çocuğuyla birlikte Karadeniz'e sığınan Nefes'le, onu koruduğu için ailesinin büyük tepkisiyle karşılaşan Tahir'in imkansız aşkını ele alıyor kitapımız... -Sen Anlat Karadeniz... Ben Anlatınc...