55.Bölüm Benim Nefesim

768 25 1
                                    

55.Bölüm "Benim Nefesim"

Akşam vakti gelmiştir... NefTah civra'dan eve döner... Nefes iftar sofrasını hazırlamak için Asiye,Nazar,Mercan,Esma ve Berrakla yardımlaşır.. Bugün Kaleliler'de büyük iftar sofrası kurulmuştur.. Kaleli kardeşler Osman hoca,Ali ve Salih ise birlikte sohbet ediyorlardır.. Yiğitle Balımda Kaleli kardeşlerle birlikte oturmuştur.. Osman hoca oruçun öneminden bahsediyordur...
Osman-Oruç sadece yememekten ibaret değildir.. Nefsine hakim ola bildiğini göstermeninde yoludur aslında... Ekmek var, su var ama sen onlara dokunmadanda yaşaya bilirsin.. Bunu göstere bilmektir oruç.. Ayrıca oruç sadece yemek yememem değildir, oruçlu kimse kötü söz söylememeli kötü söz söyleyene kulak vermemelidir.. Bu ağzın ve kulağın oruçudur.. Oruçlu kimse haram'a bakmamalıdır.. Buda gözün oruçudur..
Yiğit-Benim sınıf arkadaşım biraz şişko zayıflamak için oruç tutuyorum diyor. Bu günah mı Osman dede?
Osman-Tabiki günahdır.. Oruç'u zayıflamak veya başka bir sebebten tutmazlar.. Oruçlu olmak nefsine hakim olduğunu göstere bilmektir..
Yiğit-O zaman yarın ona söyleyeceğim..
Osman-Söyle tabi.. Siz oruçunuzu açtınız mı?
Balım-Evet dede açtık..
Yiğit-Evet açtık..
Osman-Aferin size...
Yiğit-Oruç tutunca günahlar affolur mu?
Osman-Allah affedendir günahlarımızı elbet affeder bilerek etmediğimiz sürece.. Oruç tutunca sevap kazanırız ve her oruç tuttuğumuzda Allah binlerce kez yaklaşırız..
Yiğit-Hmm anladım sanırım..
Yiğit Nefes'in yanına gider..
Yiğit-Anne...
Nefes-Söyle annem.
Yiğit-Osman dedem oruç tutunca sevap işliyoruz dedi..
Nefes-Evet anneciğim Osman deden doğru söylüyor.
Yiğit-Şimdi o oruç tutarsa bize yaptıklarını Allah affeder mi?

Küçük Yiğit Vedattan bahsediyordu. Küçük aklıyla büyük yüreğiyle Vedat'ın onlara yaptıklarının farkındadır. Bir şekilde onlara yaptıklarının cezasını çekmesini istiyordur Vedat'ın..
Nefes-Bunu biz bilemeyizki anneciğim o onunla Allahın arasında. Hem zaten o oruç tutmazki..
Yiğit-Tutsa bile o pis canavarın oruçu kabul olmaz!

Nefes gülümser... Yavaşça Yiğit'in şampuan kokan saçlarını öpüp yüzünü okşar.

Nefes-Sen bunları düşünme tamam mı? Hem biz accayip güçlü takım olarak soluk benizlilerden konuşmayacaktık hani?
Yiğit-Peki!
Nefes-Ha şöyle...Hadi sen Osman dedenin anlattıklarını dinle biz sofra hazır olsun sizi çağıracağız..
Yiğit koşarak Osman dedesinin yanına gider.. Asiye Nefes'in yanına gelir..
Asiye-Paşam ne diyi?
Nefes-Osman babam oruçun önemlerinden, sevaplarından konuşuyormuş Yiğitte Vedat oruç tutarsa Allah bize yaptıklarını affedermi diyor...
Asiye-Uu kuzum.. Nefes bu çocuk çok iyi yerlere gelecem biliysin demi?
Nefes-İnşAllah ablam..
Asiye-Ee sen ne dedun?
Nefes-Allahla onun arasındaki birşey sonuçta dedim ne diyeceğim..
Asiye-Doğru demişsun..
Nefes-Yiğit o zindandan tertemiz çıktıya ben hergün bunun için şükrediyorum..
Nefes-Yiğit'in o zindandan tertemiz çıkmasının en büyük sebebi sensin biliydin değul mi? Allah ettuklerinin karşuluğunu en iyi şekilde versun..
Nefes-Amin ablam..
Tahir sohbetten izin isteyerek ayrılarak bahçede sofrayı kuran Nefes'in yanına usulca yaklaşır.. Yanına yaklaşarak Nefes'e arkadan sarılır...
Nefes-Kim bu?
Tahir-Pardon? Benden başka kim ola bilir?
Tahir hafiften kıskanır..
Nefes-Güzelin talibi çok olur derlerde...
Tahir-Hele bir olsun ben o talipleri..
Nefes eliyle Tahir'in ağzını kapatır..
Nefes-Tahir.. Oruçlusun dikkat et..
Tahir-Ula Nefes sende oruçlu oruçlu konuşturtma madem...
Nefes-Sen kıskandın mı?
Tahir-Kıskandım tabi ula..
Nefes-Hödüksün biliyorsun değil mi?
Tahir-Nefes..
Nefes tüm masumiyetiyle Tahir'e bakıyordur... Tahirde onu sarıp-sarmalamıştır..
Tahir-Seni seviyrım...
Nefes-Tahir..
Tahir-Söyle Nefesim..
Nefes-Sene seviyrim...
Tahir gülümser..
Tahir-Karadeniz gelini oldun sende ha?
Nefes-Bilmem oldum mu?
Tahir-Oldun.. Hemde çok güzel oldun...
O sırada Asiye reis gelir..
Tahir-Yengem..
Asiye gözlerini kapar..
Asiye-Ben gözlerumu kapattım görmiyrim.. Allah aşkuna bozmayun bu romantik anu..
Nefes-Abla biz birşey yapmıyordukki..
Nefeste Tahirde hafiften utanır..
Tahir-Doğru hem oruçlu oruçlu.. Nefes ben içerudeyum sofra hazur olunca haber edersunuz..
Nefes-Peki..
Asiye reis bu romantik anı bozdu diye kendine kızar..
Asiye-Özür dilerum.. Zamansuz geldum..
Nefes-Abla etma.. Boğladum da boğaldum.. Özür dilenecek birşey yokki..
Asiye-Nefes bu uşak seni harbi harbi seviyi ha..
Nefes-Bende o uşağı seviyrim..
Asiye-Uu alev aldu buralar..
Nefes-Abla zaten utanıyorum yapma..
Asiye-Bak utanma aşamasınız geçtiniz siz artık.. Yarın birgün 2.ci çocuğuniz olacak ne utanmasi..
Nefes-Ben böyleyim ne yapayım?
Asiye-Sevsunler seni..
Nefes güler.. Ardından içeri gidip tabakları getirir.. Daha sonra Saniye hanım gelir..
Saniye-Gelune bak gelune çıkmuş dağun tepesine.. Bir sofra hazırlayamayi, kendune becerukli diyi...
Asiye-Gaynanaya bak gaynanaya gelunleri beyenmiyidi.. Kendusi gelun olduğu vakit gaynana nedu bilmiyidi..
Saniye-Anaya bak anaya Mıstafayı doğurdi.. Mıstafayı doğuran ana onu balla yoğurdu..
Asiye-Mıstafaya bak Mıstafaya evlendu Asiyeyle.. Dinledu karusini vermedu ödünini..
Saniye-Uyy sen şimdi oğlum bana ödün vermiyi mi diysin?
Asiye-Ben birşey demedum..
Asiye saçını savurup ıçeri geçer...
Saniye-Olacağuk dedum ama olduk bile elaleme masgara! Allahum sen bağa akul mukayat ver..
Ve birazdan sofra hazırlanır.. Ezan okunur, dualar söylenir oruçlar açılır..
Osman-İlk iftarımiz Allah kabul etsin..
Herkes Amin der..
Saniye-Sarma nasıl olmiş ben yaptum?
Herkes dolmaya övgüler yağdırır...
Asiye-Hamsili pilavuda ben yaptum.. Nasıl olmuş Mıstafam?
Mustafa-Çok güzel olmuş Asiyem.. Ellerune sağlık.. Vallah sabahtan beri hamsili pilavı yiyiyrım..
Mustafa pod kırar Asiye Saniye'ye hunharca bakarken Saniye deliye döner..
Saniye-Sarmayı beğenmedun mi Mıstafa?
Mustafa-Sarmadami var...
Fatih-Abim yandu yandu..
Saniye-Var var ama sen hamsili pilavı sevdiysen demekki...
Mustafa-Ana senun sarmanda çok güzeldur yani ne edeyum ben Allah ne verdiyse yiyeyruk işte..Şu sarmadanda alayum ben..
Saniye Mustafanın eline vurur..
Saniye-Yo alma sen bugün sadece hamsili pilav yiyeceksun!
Asiye-Ye kocacuğum ben sana sarmada yaparum sahura.. Hem bunlar pek bir kalın ben daha ince sararum..
Saniye-Gelunim olmasan inanacağum.. Ne zamandan beri sen daha ince sarma sardun?
Osman-Gızum yavas...Hem sofrada yemek yerken gonuşmak günahtır yemeği bitirelum gonuşuruk..
Mustafa-Hay yaşa baba! Babam haklu günahtur.. Vallahide günahtur..
Fatih tuza uzanmak isterken Berrakta elini uzatır ve elleri bir-birine değer..
Berrak-Sen al..
Fatih-Sen al sonra verursun bana..
Berrak-Peki..
Asiys reiste alttan alttan onları seyr etmektetir..
Ortalık durultukdan sonra Asiye reis türkü patlatır...

Sen Anlat KaradenizHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin