Sen Anlat Karadeniz

73.Bölüm Gitme Kal

Uzun bekleyişin ardından Asiyeden haber alırlar...

Nefes-Doktor bey eltim nasıl?

Doktor-Merak etmeyin Asiye hanımın durumu gayet iyi...
Saniye-Peki ya bebek?

O an doktor biraz susar... Ardından cümlesine başlar-

Bakın, belliki Asiye hanım kendini fazla yoruyor ama bu doğru değil... Diğer çocuğu ölü doğmuş, yani bu çpcuktata aynı risk söz konusu...Şuan 5 ayında ve önümüzde 4 ay var... Bu 4 ay içinde kendisine çok dikkat etmesi gerek... Elini hiçbir işe sürmemeli,sadece dinlenmeli... Birde sıksık doğada yürüyüş yaparsa, oksijen alırsa bebeği için iyi olur çünki diğer bebeği oksijensiz kaldığı için ölmüştü...
Nefes-Merak etmeyin doktor bey, biz dikkat ederiz Asiye ablama... Teşekkürler..
Doktor-Rica ederim... Bir sorunuz olursa odamda olacağım..
Nefes-Peki tekrar teşekkür ederiz..

Asiyenin ve bebeğin iyi olduğunu öğrenen aile derinden bir oh çeker...

Nefes-Anne, ben bir konuşayım Asiye ablayla..
Saniye-Konuş kızım konuş, deki dert etmesun ha biz buradayuk...
Nefes Saniye'nin elini sıkar ve "Peki" deyip içeri, eltisinin yanına girer.. Asiye gözleri yaşlı bir şekilde pencereye bakıyordur..

-Eltum...
Nefes-Canım...

Nefes Asiye'nin yanında oturup ellerinden tutar..

Nefes-İyi misin? Bir istediğin var mı?
Asiye-Ben eyiyimde bebeğim... Bebeğim gerçekten eyi değil mi? Bak eğer benden birşey saklıysanız Nefes ömür billah konuşmam sizinle...
Nefes-Bebeğin iyi... Sadece olarak iş görmemen gerekiyor be abla..
Asiye-Napayum sıkılıydim... Nereye kadar ye, iç, yat, kalk... Dedum bir işin ucundan tutayum, tutmaz olaydum.. Mıstafam geldi mi?
Nefes-Hayır hiçbirine ulaşamıyoruz..
Abla buradan çıkalım, sen bir güzel dinlen, sonrada doktor dediki ara-sıra yürüyüş etsin doğada, bebeğede iyi gelir, oksijen almış olur...
Asiye-Diğer oğlum gibi,oksijensiz kalma riski var demi.... Ben kendimi herşeye hazurladım be Nefes, herşeye ama işte ne kadarda hazırlasam evladum o benim canımdan bir can... Ona birşey olursa..

Nefes sözünü keser ve ellerini sıkarak-

Ona hiç bir şey olmayacak Allahın izniyle... Sağ-salim kucağına alacaksın.. Balım seni çok merak etti, dur getireyim..
Asiye-Getir...

Batan gemiyi farkeden bir kaptan sahil güvenliğe haber verir... Kalelilerden ise ne bir haber vardır, ne de bir iz... Ama yaşıyorlardır... Gözlerini açtıklarında ise kendilerini bir kulübede bulurlar...

Mustafa-Ula burası neresi? Tahir, yangazlar! Uyanun da!

Az sonra Tahir ve yangazlarda uyanır...

Tahir-Abi noluyi?
Mustafa-Bende onu diyrim noluyi?
Murat-Cehennem değil..
Mustafa-Ne?
Murat-Diyrım ki eğer öldüysek cehennem değil ama cennet gibide durmuyi...

Mustafa Murat'ın kafasına tokat atar..

Mustafa-Ula kes zevzekliyi... Belli biri bulup getirmiş bizi buraya.. Ula! Cemal kaptan nereyedur da?

Az sonra Cemal kaptan içeri girer..

-Burayayum da burayayum..
Mustafa-Oh bende sandım ki..
-Sende sandın Cemal kaptan olmuç tahtalı köyün kaptanı ha?
Yangazlar ve Tahir güler..
Fatih-Vallah bizi bulmasalardu essah olurdi ha deduğun kaptan...

Cemal-Farketmeduniz mi daha?
Mustafa-Neyi?
Cemal-Sen bir bak bakayum ellerine..

Mustafa bakar ve ellerinin kelepçeli olduklarını anlar...