♦️BÖLÜM 63♦️

69.6K 2.8K 969
                                    

İyi okumalar.♥️

Dışarıdaki kış mevsimine inat kendi içindeki baharın yürek ısıtan havasını yaşayan Roza,iki haftadır başlamış olduğu mesleğinde hastalığıyla ilgilendiği her bir insan ile kalbinde bir çiçeğin daha filizlendiğini hissediyordu. Hayatının bütün güzelliğinin yanı sıra bu mesleğe başlamış olmak,ruhunu canlandırmıştı kadının.

Ruhu canlanan,yüreğinde bin bir çeşit çiçek filizlenen Roza,bugün yüzünde tarifi olmayan bir tebessüm, gözlerinde daha önce hiç şahit olunmamış bir parıltıyla bakıyordu.

Sakinliğinden faydalandığı dinlenme odasında,tek kişilik bir koltuğa oturmuş fakat olduğu yer çok daha farklı bir mekanmışçasına soyutlanmıştı oradan. Dalıp gittiği düşüncesinin kaynağında her ne var ise kadın, bütün hayatının en eşsiz tebessümü dudaklarında,baktığı herkesi güzelleştirecek bakışları gözlerinde,yaşayabileceği en huzur dolu anı yaşıyor gibiydi.

Titreyen elleri usulca karnının üstünde gezindikçe kalp ritimleri değişiyor,yüzündeki gülümseme mutlulukla genişlerken gözleri,biraz heyecan biraz afallayış ve çokça hayret ile harmanlanıyordu.

Öyleki bazen heyecanı nefesini kesiyor, Roza her ne düşünüyorsa,onu bu hale ne getirmişse kalbinin bunun gerçekliğine alışamayacağını,bunun mükemmelliğine dayanamayacağını hisseder gibi olup sıkışacağını düşünüyordu.

Bir eli karnının üstünü iyice sarıp sarmalarken yine boğazına kadar dolan heyecanı ile diğer elini dudaklarına bastırmak zorunda kaldı. O an parmağının ucunda hissettiği sıcak sıvı ile gözlerinin çoktan pes ederek yaşlarını akıttığını ancak fark etti.

Roza,ilk kez gözlerinden akan bu yaşları özlenle saklamak gibi deli bir istekle doldu. Zira onların akmasına neden olan gerçeğin her bir zerresini,ona dair en ufak ayrıntıyı dahi kazımak istiyordu kalbine. Kalbinin bundan sonra o gerçek için atacağını biliyor,kendini ilk kez varolmuş gibi hissediyordu.

"Hocam hocam."

Tanıdık ses tonundan dökülen aynı kelime ile irkilerek kendine geldiği an hızla gözlerini silip, başını omzunun üstünden sesin geldiği yöne çevirdiğinde asistanını gördü ve soran bakışlarını çok bekletmeden konuştu genç kız.

"124. odaya yeni bir hasta alınmış. Kısa süreli bir kalp sıkışması yaşamış."

Duyduğu bilgiler ile kendini toparlayıp ayağa kalkan Roza,toplanmış olan üstünü düzeltti ve asistanına yaklaşıp yüzünde engel olamadığı güzel tebessümünü sunduktan sonra konuştu.

"Dosyası nerede?"

Genç kız,hocasının yüzündeki gülümsemenin güzelliğinin altında yatan sebebi merak etti,zira hocası hiçbir zaman hasta dosyası sorarken böyle gülümsemiyordu. Kısa bir şaşkınlık yaşasada nihayet kendine hakim oldu ve gülümsemesinin nedenini sormak için direnen yanını es geçerek yüzüne mahçup bir ifade yerleştirip konuştu.

"Şey hocam,dosya hastanın odasında. Ben de bu katta olduğum için vakit kaybetmeden,önce size geleyim dedim."

Asistanının,ters bir tepki görmemek umuduyla dile getirdiği sözlere başınını olumlu anlamda sallayarak cevap verdi Roza.

"Hadi gidelim."

Beraber hastane odasının önüne geldikleri sırada Roza,kapısını açan asistanına gülümseyerek içeri girdiği an görüş alanına hasta yatağına yaşlanmış ve her iki eli pantolonunun cebinde kocası girdiğinde şaşkınlıkla duraksadı.

Gözleri bir kendisini süzen kocası bir de asistanı arasında sorgularcasına gezinirken kendisine bakarak gülümseyen genç kız merakını gidermek adına konuştu.

GÜN DOĞUMUHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin