♦️BÖLÜM 73♦️

49.8K 1.9K 615
                                    

İyi okumalar.❤

Gün doğumunun bir kez daha Baran ve Roza'yı mühürlediği o günün üzerinden uzun bir zaman geçmişti. O günün akşamında eve dönecekleri zaman akıllarındaki fikri gerçekleştirip en başta annelerini olmak üzere herkesi mutlu etmek isteyen çift,Ahmet bey ve Gülazer hanımı da ikna edip bavullarını toplayarak kendileriyle birlikte şehre götürmüşlerdi.

O akşam konak,Rojbin hanımın giderilen hasretinin sevincine ortak olmuştu.Yaşlı adam ve kadın çok içten bir şekilde karşılanmış,onlar için rahat edecekleri bir oda hazırlanmıştı. İlk başta çok kalmaya çekinen çifti Roza ve Rojbin hanım başta olmak üzere herkes doğumuna kadar burada kalmaları için ikna etmişti onları.

Yade Hervin'e dost olarak gelen Gülazer hanım ile birlikte ikisinin ilişkisiyle konağa yeni bir eğlence gelmişti. Nihayetinde güzel geçen günler,ailenin büyümesiyle birlikte daha da neşeli bir hale bürünmüştü.

Roza hamileliğinin beşinci ayının sonlarında olduğu bu dönemlerde artık epey bir yüklü hale gelmesiyle üstündeki dikkatlerde kat kat artmıştı. En nihayetinde ise kocasının,merdivenleri çıkarken zorlandığını düşünerek dert yanması ile Gülazer hanım ortaya yeni bir fikir atmış ve odaları en üst kattan geçici bir süreliğine giriş katta düzenlenen bir odaya taşınmıştı.

Böylece yolu hem mutfağa hem salonda hem de çıkışa yakınlaşan Roza daha az yorularak başta kocası sonra kendisi olmak üzere rahatlamıştı. Zaten kendini fazlasıyla hissettiren yaz sıcaklığı nedeniyle en çok bulundukları yerde avlu oluyordu.

Bugün yine konağın avlusunu sıcacık bir aile yuvası haline getiren konak halkı,mükemmel bir şekilde donatılmış büyük masanın çevresinde oturmuş ve güzel bir sohbetin eşliğinde yemek yiyiyorlardı.

Biraz sonra,karınlar doymak üzereyken Baran'ın çalan telefonu ile gözler onu bulduğunda adam elindeki kaşığı bırakıp masanın köşesinde duran telefonuna uzandı. Yavuz'un aradığını görünce beklemeden kulağına yerleştirdi.

"Efendim Yavuz?"

"..."

"Ne?"

Karşı taraftan duymayı beklemediği sözler ile dudaklarından dökülen sesinin yüksekliğine karşın üzerinde olan gözler merakla kısılırken Baran dinlediği sözlere cevap vermek için bir kez daha konuşurken ayaklandı.

"Tamam hemen geliyorum bende."

Telefonu kapatıp cebine yerleştirirken karısının meraklı bakışlarına endişenin düştüğünü farkettiği an hızla açıklamada bulundu.

"Su doğuruyormuş,hastaneye gitmişler. "

"Ne,doğuruyor mu?"

Kocasının dile getirdiği sözler ile şaşkınlıkla söylenen Roza,oturduğu yerden ayaklanırken içini büyük bir heyecan sarmıştı.

"Gidelim hemen. "

Masadaki diğer üyelerin,doğumun iyi geçmesi ile ilgili karışan sözleri arasında Bedirhan'da ayaklanırken Baran'ın gözleri kendisine yaklaşan karısını buldu ve üzerinde doğru eğilip ilgiyle konuştu.

"Sen gelmesen.Orada,o kargaşada nasıl bekleyeceksin? Yorulursun. Doğum gerçekleşince haber veririm ben sana."

Kocasının uysal sesine,onay bekleyen içten bakışlarına rağmen kendisini engellemek istemeyen tavrına karşın yürekten bir tebessüm peyda oldu Roza'nın dudaklarında.

"Su'yu bu anında yalnız bırakmak istemiyorum. Şimdi burada oturursam daha çok endişelenirim. En azından orada bilgi alırım."

Baran,gözlerinin içine istekle bakan karısı ile derin bir iç çekti. Dünya üzerinde asla olumsuz bir tepki veremeyeceği bakışlardı bunlar,adamı anında eritiyordu. Üstelik ne kadar şansını denemek istesede biliyordu ki karısı gerçekten evde kalırsa daha çok merak edecekti. Başını olumlu anlamda sallayarak aile üyelerine döndü.

GÜN DOĞUMUHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin